Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
312 syf.
10/10 puan verdi
Ayasofya Entrikaları
Ayasofya Entrikaları
Mustafa Armağan
Mustafa Armağan
Ayasofya Entrikaları, Ayasofya hakkında yapılışından itibaren kronolojik olarak iyi bir kitap... Görseller ve belgelerle desteklenmiş kitap da Ayasofya hakkında ve müze olmasıyla ilgili bir çok bilgi var. Ayasofya'ya ilgi duyanların okuması gerektiği bir eser olduğunu düşünüyorum. Bence Ayasofya konusunda kapsamlı bir kitap olmuş...
Ayasofya Entrikaları
Ayasofya EntrikalarıMustafa Armağan · Kapı Yayınları · 201785 okunma
İstanbul’un Fethini “ küçük cihad” ,medreseyi hizmete açışını ise “ büyük cihad” olarak gören bir Fatih vardır karşımızda…
Sayfa 96 - KAPI YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
Ayasofya Camii'ni biz ABD, İngiltere, Fransa, Rusya, Yunanistan, Bulgaristan ve diğer Batılı devletlerin daha Balkan Savaşı yıllarından itibaren canlanmış olan Haçlı zihniyetine rehin verdik. Baskılarına boyun eğdik. Bunu açıkça itiraf edelim. "Kilise olmayacaksa cami de yaptırmayacağız" şeklindeki İngiliz menşeli formüle 1932-35 aralığında teslim olduk ve Osmanlı'nın kutsal tebessüme âşık olduğu bir camimizi müze yaptık.
Sayfa 28
Ayasofya, ah Ayasofya! Sen ki bize Fatih'in aziz emanetisin, lâkin yaban ellere rehin verilmişsin. Yaşadığın nasıl bir trajedidir ki resmî tapunun öz sahibi olan bu devlet bile sana mâlik olduğunu gösteremiyor , aynı topraklara ayak bastığın millet bile senin mâkûs talihini 82 senedir değiştiremiyor. Sesin çıkamıyor da ağlıyor her Allah'ın günü elini, dilini, kalbini hasret korunla cayır cayır yakıyorsun.
Sayfa 13 - Kapı
312 syf.
·
Puan vermedi
Mustafa Armağan Ayasofya'nın inşasından günümüze değin geçirdiği tahribatları, tadilatları, kıymetini anlatırken "Ayasofya bizim kutsalla kurduğumuz bağın sırlı düğümlerindendir." diyerek pekala ruhunu aktarma gayreti içerisinde. Bu yolda Necip Fazıl'ın , Osman Yüksel Serdengeçti'nin, Said Nursi'nin çabalarını, yaşadıklarını anlatırken elbet cami olduğu günlerin geleceğini umutsuzluğa yer olmadığını da satırlarda dile getirmiş. O gün geldi Hocam, şimdi o mirasa o ruha vakarla, samimiyetle sahip çıkma vakti.
Ayasofya Entrikaları
Ayasofya EntrikalarıMustafa Armağan · Kapı Yayınları · 201785 okunma
Hıristiyanlık tarihinde "Ariusçuluk" (Arianism) diye bilinen mezhebin "Hz. İsa, Tanrı'nın aynı cevherden oğlu değildir." şeklindeki iddiasının Hıristiyanlığın akışını değiştiren bir darbe etkisi yaptığı pek az bilinir.
Sayfa 38 - Kapı Yayınları
Reklam
Hangi yüzle ?
Canımızı nicedir acıtan soru şudur : Ayasofya ibadete kapalıyken Istanbul' un fethini hangi yüzle kutlayabiliyoruz.
Sayfa 230
Unutmayalım ki Ayasofya Camii bizim sadece Cumhuriyetle elde ettiğimiz bir "kazanım" olmayıp Fatih Sultan Mehmed'in Konstantiniyye'yi fethiyle başlayan ve bu şehrin beş buçuk asırlık Müslümanlaşma sürecinin kopmaz bir parçasıdır. Müslümanlığımızın ve bu topraklarda egemen olduğumuzun bayrak ve ezan kadar güçlü ve manevi bir sembolüdür. Ayasofya'ya bu tarihi derinlikten bakmazsak fena halde yanılırız.
Sayfa 237Kitabı okudu
İşin aslı şudur: Bu millete açıkça bir yalan söylenmektedir. Ayasofya Camii'ni biz ABD, İngiltere, Fransa, Rusya, Yunanistan, Bulgaristan ve diğer Batılı devletlerin daha Balkan Savaşı yıllarından itibaren canlanmış olan Haçlı zihniyetine rehin verdik. Baskılarına boyun eğdik. Bunu açıkça itiraf edelim. "Kilise olmayacaksa cami de yaptırmayacağız." şeklindeki İngiliz menşeli formüle 1932-1935 aralığında teslim olduk ve Osmanlı'nın kutsal tebessümüne aşık olduğu bir camimizi müze yaptık. Çıplak görüntü bu; ve bu görüntü hepimizi ürküttüğü içindir ki, bahane kabilinden sürekli yalan söylüyoruz. " Efendim, Ayasofya esasen insanlığın veya medeniyetin malıdır vs." diye lafı eğip bükmeyin, dosdoğru söyleyin:Biz İngiliz "yeni dünya düzeni" ne uyum sağlama sürecinde Ayasofya'yı da safra olarak Batı'nın kucağına atmıştık! Bunu düzgün bir şekilde söyleyeceğimize yalanlar uydurmak ve gerçeği örtbas etmek gibi son derece tehlikeli bir yola sapıyorsunuz.
Elinizdeki kitabı, Ayasofya'nın kapatılmasını ama özellikle de camilikten çıkarılma kararını hukuki ve tarihi yönleriyle yeniden tartışmaya açmak ve Türkiye Cumhuriyeti yöneticilerini, Fatih Sultan Mehmed'in Ayasofya Vakfiyesi'ne öz eliyle koydurduğu şartların gereğini yerine getirmeye davet etmek maksadıyla kaleme aldım. Daha doğrusu ülkemizi İstanbul'un fethinin sembolü olan bir vakfın lanetinden ve İslam peygamberi (sas) tarafından övülmüş olan Sultan'ın bedduasından kurtarmaya davet etmek için... Bir de Ayasofya'nın kutsal ile silinmek üzere olan kadim bağını zihinlerde yeniden canlandırmak için... Bunun içindir ki var kuvvetimizle "Ayasofya cami olarak açılmalıdır" diye bağırıyoruz.
Reklam
Ayasofya , ah Ayasofya ! Sen ki bize Fatih' in aziz emanetisin, lakin yaban ellere rehin verilmişsin. Yaşadığın nasıl bir trajedidir ki , resmi tapunun öz sahibi olan bu devlet bile sana malik olduğunu gösteremiyor, aynı topraklara ayak bastığın millet bile senin makus talihini 82 senedir değiştiremiyor. Sesin çıkamıyor da ağlıyor, her Allah' ın günü elini , dilini, kalbini hasret korunla cayır cayır yakıyorsun.
Sayfa 13
Gezintilerimde bir hakikat keşfettim. Bu devletin iki manevi temeli vardır : Fatih'in Ayasofya minaresinden okuttuğu ezan ki hala okunuyor. Selim'in Hırka-i Saadet önünde okuttuğu Kur'an ki hala okunuyor. Eskişehir'in, Afyonkarahisar'ın, Kars'ın genç askerleri siz bu kadar güzel şey için döğüştünüz. Yahya Kemal, Aziz İstanbul
"Bu kitabı, Ayasofya' nın kapatılmasını ama özellikle de camilikten çıkarılma kararını hukuki ve tarihi yönleriyle yeniden tartışmaya açmak ve Türkiye Cumhuriyeti yöneticilerini , Fatih Sultan Mehmed ' in Ayasofya Vakfiyesi' ne öz eliyle koydurduğu şartların gereğini yerine getirmeye ve ülkemizi Istanbul' un fethinin sembolü bir vakfın lanetinden ve İslam peygamberi tarafından övülmüş olan Sultan' ın bedduasından kurtarmaya davet etmek maksadıyla kaleme aldım. Bir de Ayasofya' nın kutsal ile silinmekte olan kadim bağını zihinlerde yeniden canlandırmak için..."
239 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bu hafta Meliha Öz’ün yazdığı Nekro Porta / Ölüler Kapısı adlı kitabını okudum. Kitap, Öz’ün ilk kitabı olmasına rağmen Tahsin Yücel anısına verilen YILIN ROMAN’ı Ödülü’nü kazanmış. Bu da kitabı daha cazip hale getirdi ve umduğundan hızlı okudum. Roman, 6. Yüzyılda Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkenti Konstantinapolis’te geçiyor. Konu
Nekro Porta
Nekro PortaMeliha Öz · Şule Yayınları · 201955 okunma
Bahane bulmak kolaydır. Lakin niyet çözüm üretmek olunca bir şekilde üretilir. Önemli olan bulmaya niyet etmektir. Benim naçizane çözüm teklifim şöyledir: Ayasofya'nın üst kat galerilerinin caminin harimiyle, ibadethane kısmıyla doğrudan bir alakası yoktur. Caminin ana mekanına girmeden namaz kılınırken dahi turistler narteksten geçerek kimseyi rahatsız etmeden üst katlara çıkar ve ziyaretlerini pekala gerçekleştirebilirler. Asıl mühim olan mozaikler de zaten nartekste ve üst kattadır. Namaz kılındıktan sonra aşağıya inip ziyaretlerini tamamlayabilirler. Yani üst kat cami yapılmayabilir, ziyaret mekanı olur, aşağısı da Müslümanlara fazlasıyla yeter. Binanın giriş-çıkışı buna gayet müsaittir. Öte yandan çok mecbur kalınan yerlerde yapılacak stor perde, namaz kılınacağı zaman aşağı çekilir, suretlerin üzeri kapatılır, namaz bitince tekrar açılır. Veya siyah ışıkla namaz vakitleri resimler karartılır, cemaatle namaz kılındıktan sonra yeniden açılır. Böylece mesele suhuletle hallolunabilir. Gördüğünüz gibi hiçbir şekilde Ayasofya'nın turistlerin ziyaretlerine kapatılması diye bir şey bahis mevzuu değil.
Sayfa 236Kitabı okudu
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.