Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
520 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Okyanusun Sonu (Spoiler içerir)
İncelememe bir alıntı ile başlamak istiyorum. “Kitap okuyorsun ve yapayalnız buluyorsun kendini” Beni bu eserde en çok etkileyen alıntı olmuştu. Kitap okurken hiç şikayetçi olmadığım bir durumdur. Bazen anlamsız bir kalabalıktan ziyade bir kitabın içerisinde yalnızlaşmak daha anlamlı geliyor.
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,9bin okunma
"Fakirlerin yaşam şartlarında iyileşme mutluluğun artması anlamına geliyor. Yani para masaya yemek koyabilmemiz, başımızın üstünde bir çatı olması anlamına geliyor. Fakat para köpeğinizin 1000 dolarlık, rahatlatıcı bir rengi olan, ışıkları renk değiştiren ve gevşetici sakinleştirici bir müzik çalan bulutumsu bir yatağın üstünde mutluluğa süzülmesini sağlayan Dingin Köpek Kozası'na harcandığı zaman mutluluğunuzu arttırması için satın alabileceğiniz şeyleri kesinlikle tüketmişsiniz demektir. Pek çok şeyde olduğu gibi bir şeye ne kadar çok sahip olursak o şeyden alacağımız mutluluk o kadar azalır. Pastanın ilk dilimi harikadır. Beşinci dilim o kadar da iyi değildir. Ekonomistler buna azalan marjinal fayda kanunu der. İşte bazı ülkelerin ve insanlarının zenginleşmelerine rağmen daha mutlu olamamaları bu yüzdendir. "
Reklam
Aşk üzerine kusmalar
Aşk sadece bir süreçtir. Aşk: sonsuz ve sınırsız sevginin olmadığını henüz bilmeyenlerin onu arama çabasıyla tükettiği zamanın adıdır. Aşık ise bu çabayla ömür tüketen budalaya denir. Tinsel yahut tensel hiçbir arzu sonsuz değildir. Sürekli artan bir arzuyla sevemezsiniz. Sürekli ilk günkü gibi sevemezsiniz. Azalan marjinal fayda aşk için de geçerlidir. Sabah beraber uyandığınızda gördüğünüz o mahmur gözler bir süre için romantiktir. Sonrasında çevresinde çapaklar olan, şişmiş ve itici birer çukurdur sadece.  Gerçeğe ulaşanlar huzursuzdur. Siz huzursuz olmamak için budala olmayı tercih ediyorsunuz. 
Mutluluğu araştıran akademisyenler, bir ailenin geliri yılda yetmiş beş bin dolar civarında olduğunda paranın insanların mutluluğunu artırmayı bıraktığını iddia ediyorlar. Bu noktadan sonra iktisatçıların "azalan marjinal fayda" dediği şey ortaya çıkıyor. Eğer aileniz yetmiş beş bin dolar kazanıyorsa ve komşunuz yüz bin dolar kazanıyorsa, o fazladan yirmi beş bin dolar komşunuzun daha iyi bir arabaya binebileceği ve dışarıda biraz daha sık yemek yiyebileceği anlamına gelir. Ama o fark, komşunuzu sizden daha mutlu veya iyi bir ebeveyn olmayı gerektiren binlerce küçük ve büyük şeyi yapmaya daha donanımlı kılmaz.
Kusmalar... Sözde aşk uzerine
Aşk sadece bir süreçtir. Aşk: sonsuz ve sınırsız sevginin olmadığını henüz bilmeyenlerin onu arama çabasıyla tükettiği zamanın adıdır. Aşık ise bu çabayla ömür tüketen budalaya denir. Tinsel yahut tensel hiçbir arzu sonsuz değildir. Sürekli artan bir arzuyla sevemezsiniz. Sürekli ilk günkü gibi sevemezsiniz. Azalan marjinal fayda aşk için de geçerlidir. Sabah beraber uyandığınızda gördüğünüz o mahmur gözler bir süre için romantiktir. Sonrasında çevresinde çapaklar olan, şişmiş ve itici birer çukurdur sadece. Gerçeğe ulaşanlar huzursuzdur. Siz huzursuz olmamak için budala olmayı tercih ediyorsunuz.
İlk fincan kahve çok hoşuna gitmesine rağmen ikincisinin çok daha az keyif verdiğini farketti. Ekonomistlerin azalan marjinal fayda dediği bu olguyu sosyologlar hedonik kontrast etkisi olarak adlandırır. Bentham’ı anlamak için teknik terimlere ihtiyacımız yok.Bence bu basit gözlemiyle eşyada boğulma sorununu ve materyalizmin ikilemini özetlemiştir: Bir şeyin birazı iyidir ama siz iyi bir şeyin aşırısına kaçabilirsiniz.
Reklam
İlk fincan kahve çok hoşuna gitmesine rağmen ikincisinin çok daha az keyif verdiğini farketti. Ekonomistlerin azalan marjinal fayda dediği bu olguyu sosyologlar hedonik kontrast etkisi olarak adlandırır. Bentham’ı anlamak için teknik terimlere ihtiyacımız yok.Bence bu basit gözlemiyle eşyada boğulma sorununu ve materyalizmin ikilemini özetlemiştir: Bir şeyin birazı iyidir ama siz iyi bir şeyin aşırısına kaçabilirsiniz.
Malların faydalarının, giderdikleri gereksinimlerin şiddetlerine göre belirlendiklerini biliyoruz. Diğer taraftan gene biliyoruz ki, gereksinimlerin şiddetleri tatmin edildikçe azalırlar. Bu duruma göre, bir malın elimizdeki miktarı arttıkça tatmin gereksinimin şiddeti azalacağından, bir birimin faydası da azalacaktır. Fakat dikkat edilecek olursa görülür ki, azalan bu fayda malın bütün birimlerine değil, sadece son birimine ait olan faydadır. Buna, yani bir malın son biriminin faydasına marjinal fayda denir.
Şekere, kurabiyeye, keke veya dondurmaya hep aşırı düşkün olmuşsanız, ilk başta yemenin keyif verdiğini, fakat birkaç taneden sonra baştaki kadar mutluluk hissetmediğinizi bilirsiniz. Ekonomistler bu fenomene azalan marjinal fayda adını verirler.
Britanyalı ekonomist William Jevons (1835-82) “marjinal fayda” fikrini ortaya atmıştır. Bir şekerleme yediğinizi düşünün. Onu seversiniz. Bu size büyük bir tatmin ya da ekonomistlerin dediği gibi “fayda” sağlar. Ancak daha fazla şekerleme yerseniz, yediğiniz bu fazladan şekerlemeden alacağınız tat aynı oranda büyük olmayacaktır. Onuncu şekerleme iyidir; ama kesinlikle ilki kadar iyi değildir. On beş şekerleme yedikten sonra bıkmaya başlarsınız. Belki de yirminci şekerleme artık size hiçbir zevk vermeyecektir. Fazladan bir şekerlemeden alınan zevk onun marjinal faydasıdır. “Marjin” bir şeyin kenarı anlamına gelir; dolayısıyla şekerlemelerden sağladığınız faydanın “kenarı”, yediğiniz son şekerlemeden sağlanan faydadır. Marjinal faydanın, siz daha fazla tüketirken düşme eğilimi ise “azalan marjinal fayda ilkesi” olarak bilinir.
Sayfa 100Kitabı okudu
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.