Sizin ahlak duygunuzun tanımını gerçekten çok merak ediyorum. Babası kızına tecavüz eder aylarca, hamile bırakır, sonuç; beraat. Yurtta 45 erkek çocuğuna tecavüz edilir, sonuç; ''bir kereden bir şey olmaz.'' Zihinsel engelli bir kıza tecavüz edilir, sonuç; ''bağırmadı, rızası vardı.'' Aile içinde, amca, dayı, abi, baba, dede tacizine uğranır, sonuç; ''aile içinde halledelim, kız iftira atıyor, kendi ağacımızın meyvesini yemeyelim mi?, benim kızım zaten çok namuslu değildi.'' 7 ve 10 yaşlarındaki iki çocuk anne ve üvey babası tarafından defalarca tecavüz ediliyor, satılıyor, çocuklar mahkemede yaşadıklarını resim çizerek anlatıyor, sonuç; bu insan demeye dilimin varmadığı yaratıklar serbest. Pardon, nerede sizin ahlakınız? Adalet demiyorum, çünkü sizin adaletiniz yalnızca ahlakınıza ters bir şey olduğunda çalışıyor(!) Masum insanları, haklarını korumak isteyen insanları hiçbir gerekçe göstermeden yargılarsınız, içeri atarsınız. Çünkü siz ahlaklısınız(!) ''Adaletin olmadığı yerde ahlaktan söz edilemez.''
Montaigne
Montaigne
“Ebabil kuşu falan mısın?”
1. Tek bir kelime “Git!” demişti “Öl, yaşama, nefes alma!” Gibi duymuş, anımsamıştım, o kelimeyi. Hastane odasında iyileşmesini bekleyip, yemeklerini yedirdiğim, ilaçlarını dakikasına kadar geciktirmediğim bir adam diyordu bunu. Pencerenin kenarında durup, yoldan geçen arabalara bakıyordu. Aslında beni görmemek için dönmüştü sırtını – her zaman
Reklam
#Mehmetçik# Siz oğlu şehit olan aileye acı haberi vermeye gittiniz mi hiç? Hayır mı? Dinleyin o halde; Sabah daha mesaiye başlamadan yazılı bir emir düşer önünüze. Yukarı köyden Ahmet oğlu Mehmet şehit düşmüştür. Yarabbim dersin, dağa çıksam üç gün aç susuz kalsam da şu haberi vermesem... Ama giyersin tören üniformanı, bir kaç mehmetçikle
Veli Toplantısı
Günde sekiz saat mesai. Akşam eve gelmem saat yediyi buluyor. Tüm günüm, akşam yemeğini yedikten sonra içeceğim çayın hayalini kurmakla geçiyor. Eve bir geliyorum, öğretmen bizim oğlana beş sayfa ödev vermiş. Her gün beş sayfa ödev veriyor üstelik. Hani, bakan dememiş miydi eve ödev verilmeyecek diye? Çay bardağını elime alır almaz oğlan elinde
Hani Mecnun Leyla'nın öldüğünü öğrendikten sonra bahçede ağlayarak kürekle çukur açmaya çabalarken "baba beni buraya göm." diye yalvarmıştı.Hani Ezel yeniden Eyşan'ı gördüğünde dengesini kaybetmişti. Hani Ramiz dayı "Herkesi yenerim ama seni yenemiyorum." diyip Selma'nın kapısında diz çökmüştü. Hani Keje Eşkiyayı görene kadar 35 yıl tek kelime konuşmamıştı. Hani İzzet Günay, Türkan Şoray'a "sevgi de yetmiyormuş çok eskiden rastlaşacaktık" demişti. Hani Eylül veda mektubunda Yavuz'a "Belki bir gün bir şiirin içinde rastlaşırız seninle." demişti. Böyle işte...Kalbi elinde atanlar kimseye yetmedi..
Bir baba diyor ki; "Her gün oğlum okuldan döndüğünde ona tek soru soruyorum: 🙂🕊️ "Bugün olan en güzel şey neydi?" Böylece zaman geçtikçe odak noktası hep güzel şeyler oldu. Çocuğunuza hayatındaki güzel şeyler için şükür ve minnet duygusunu aşılayın. Bu onun eğitim ve terbiyesi için çok önemlidir ve onu mutlu bir çocuk yapacaktır. 🧸🎈 #mutlu çocuk #pedagoji
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.