Zamanı oy, sesini sakla.. Unutulmasın Tarih düşür her yazdığının altına Aynaya bak, yüzünü göm.. Unutulmasın Bir gün küllerin savrulur nasılsa. Bence sen bir günlük tutmalısın Solgun güller kurutarak yapraklarında Yağmurda yürü, izini koru.. Unutulmasın Toprağı eşeleyen çocukların avuçlarında. Şimdi şehirlerin yalınkılıç yalnızlığındasın Geçtiğin kırmızı, durduğun yeşil.. Unutulmasın Dimdik önündesin bir fotoğraf karesinin O fotoğrafta hiç sarı kullanılmasın. İyi çocuk ol, acınla büyü.. Unutulmasın.
Ahmet Erhan
Ahmet Erhan
2494 Ehl-i kemâl olanların gönüllerindeki def etme kuvveti sebebiyle Firavunların canı dalâlette kalır. 2495 Bu ve öbür dünyânın, yâni dünyâ ve âhiretin definden dolayı bu yolsuzlar, onsuz da, bunsuz da kalmışlardır. 2496 Sen Zülcelâl ve’l-ikrâm Hazretleri’nin has kullarına karşı kafa tutacak olursan onlar da senin varlığından melûl
Sayfa 244
Reklam
Bu benim düşüncem sen saygı duyarsin duymasın ben düşünce kızıyım!!
Okulda aşktan falan söz ederdik saçma sapan hayaller işte insanları masum zannediyoruz tabi hoca gelip bu yaşta ne aşkı bilmem ne toplumda ikili ilişkiler hep ötekileştirildi. Sokakta küfür etmek ayıp değil ped almak ayıp görüldü. Bence belli bir olgunluktan sonra eğitim verilmeli nasıl bir insanın gururuna kalbine zarar vermeden sevilir bir kadına nasıl hitap edilir bunlar önemli şeyler. Aşk nedir sevgi nedir bunu bilmedikleri için şuan on altı on yedi yaşındaki çocuklar aşk dedikleri şeyi en hat safhada zevkleriyle yaşıyorlar ailede bilinçsiz oldu mu hele daha kötü. Burda on altı yaşındaki oğlan çocuktan on dört yaşındaki kız çocuğu hamile üç aylık bide. Ben dershane denemlerine giderken kız tıp kazanacakken yirmi beş yaşında birine kaçtı azıcık ilgi gördü diye bir hafta tanıdığı birine bir ömür emanet etti. Okuma kitaplarını koli yapıp verdi sarıldı dedim hayırdır hacca mı gidiyon can evim farklı dedi bak bak ija can evim. Diyeceğim kendi yeğenim olur çocuğum olur ilerde önce işin ahlaki boyutunu aşılamam gerek toplum bunu öğretti bana. O onu buldu şu şunu yaptı derken insanlığın formülünü unuttuk!!!
Peçe Takmanın Hükmü ve Delilleri
يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ قُلْ لِاَزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَٓاءِ الْمُؤْمِن۪ينَ يُدْن۪ينَ عَلَيْهِنَّ مِنْ جَلَاب۪يبِهِنَّۜ ذٰلِكَ اَدْنٰٓى اَنْ يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَۜ وَكَانَ اللّٰهُ غَفُورًا رَح۪يمًا "Ey Nebi! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına de ki: “(Tüm bedenlerini örten) cilbablarını üstlerine giysinler. Bu, onların
“Haydi yukarı Sam evlat!” dedi Frodo. “Şimdi elimi yakala!” “Kurtar beni Bay Frodo!” dedi nefes nefese Sam. “Booldum. Elini göremiyorum.” “İşte burada. Çimdikleme oğlum! Seni bırakmam. Ayaklanm çırp, debelenip durma, yoksa kayığı devireceksin. Tamam işte, yan tarafa tutun sen, ben de küreği kullanayım!” Bir iki kürek darbesiyle Frodo kayığı tekrar kıyıya getirdi, Sam sıçan gibi ıslanmış bir biçimde sudan çıkabildi. Frodo Yüzük’ü çıkartarak tekrar karaya ayak bastı. “Bütün bu karışık belalar içinde sen en beterisin Sam!” dedi. “Ah Bay Frodo, çok insafsızsın!” dedi Sam titreyerek. “Böyle bensiz gitmeye kalkışman içime oturdu. Eğer doğru tahmin etmeyeydim şimdi nerelerde olacaktın?” “Sağ salim yolumda.” “Sağ salimmiş!” dedi Sam. “Tek başına, benim yardımım olmadan ha? Buna dayanamazdım, ölüp kalırdım.” “Asıl benimle gelirsen ölüp gidersin Sam,” dedi Frodo, “buna da ben dayanamam.” “Onungarantisi yok, amaarkanda kalırsam yüzde yüzölürüm,” dedi Sam. “Ama ben Mordor’a gidiyorum.” “Bunu gayet iyi biliyorum Bay Frodo. Elbette ki oraya gidiyorsun. Ve ben de seninle geliyorum.” “Bak Sam,” dedi Frodo, “beni oyalama! Diğerleri her an geri gelebilir. Eğer beni burada yakalarlarsa onlarla tartışıp açıklama yapmak zorunda kalacağım, bir daha ne böyle fırsat nede cesaret bulurum. Halbuki hemen gitmem gerekiyor. Tek yol bu.”
Beyaz Peugeot
Güneşin altında radyo dinleyen çocuk Sen bu dünyaya mı aitsin Hayatın nasıl olduğu değil kimlerle olduğu önemli dersin Göğe ara sıra başını kaldır bak öyleyse Kendine ait bir yıldız bulabilir misin İçinde hiçbir şey olmayan bir dünya özlüyorsun Hadi birkaç şeyi daha atsak boşluğa sevinir misin
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.