Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

kayovski

demirkubuzvari
Onun için en iyi tavsiye yine de her şeye katlanmak, insan kendini bir üfürmeyle uçurulmuş, sürükleniyor hissetse de, ağır kütle gibi davranmak, ayartıya kapılıp gereksiz bir adım bile atmamak, ötekine hayvan bakışıyla bakmak, pişmanlık hissetmemek, kısacası, hortlak olarak yaşanan hayattan geriye ne kalmışsa kendi eliyle bastırıp ezmek, yani o son, mezar sessizliğini daha da çoğaltmak ve ondan başka hiçbir şeyin varlığına izin vermemek.
Reklam
On iki yıldır içimdeki ateş, yakacak hiçbir şey bulamayınca kapalı kaldı, kendi zindanını yaktı ve söndü. On iki yıl geçti, sevgili Andrey; artık bu uykudan uyanmak isteğini bile duymaz oldum.
Sayfa 227Kitabı okudu
Romanın son, Orhan Pamuk'un ağzından yazılan bölümünden
Hiçbirşeymutluetmiyorduinsanıhayattaaşktanbaşkaneyazdığıromanlarnegördüğüşehirlerçokyalnızımhayatta

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
En sevdiğim alıntı
"Bu devir," diye başladı, "sıradan insanın en parlak zamanı; duygusuzluğun, bilgisizliğin, tembelliğin, yeteneksizliğin, hazıra konmak isteyen bir kuşağın devridir. Kimse bir şeyin üzerinde durup düşünmüyor. Kendisine bir ülkü edinen çok az, Rusya'nın ormanları tüketiliyor. Bakımsızlıktan yurdumuz çöle dönüyor. Kalmıklara hazırlıyorlar. Umutlu birisi cıkıp iki ağaç dikse herkes gülüyor: 'Yahu bu ağaç büyüyünceye kadar yaşayacak mısın sen?' Öte yandan iyilik isteyenler, insanlığın bin yıl sonraki geleceğini kendilerine dert ediniyorlar. İnsanları birbirine bağlayan ülkü tümden yitti, kayıplara karıştı. Herkes, yarın sabah çekip gidecekleri bir handaymış gibi yaşıyor Rusya'da. Herkes kendini düşünüyor. Kendisi kapabileceği kadar kapsın, geride kalanlar isterse açlıktan, soğuktan olsün, vız geliyor..."
İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
yaşama sevgisi
Üç canım olsa gene az gelir.
Sayfa 123 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Reklam
Ben
Sanırım on iki yaşımdan, yani içimde bilincim doğmaya başladığı günden beri insanları sevmemeye başladım. Buna sevmemek de diyeceğim. Ağır geliyorlardı bana. Bazen durup dururken en yakınlarıma bile içimi dökemediğime, yani isteseydim de dökemeyeceğime, bunu asla istemediğime, nedense kendimi hep geri çektiğime, kuşkucu, tasalı, insanlardan kaçar olduğuma üzülüyordum.
Sayfa 138 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Hayalperestlerin Sorunu
İnsan değişmeyen, sürekli bir düşünceye saplanınca, kafasını yalnızca ona yorunca, dünyadan, insanlardan uzaklaşmış, bir manastıra çekilmiş gibi oluyor. Çevresinde olup biten her şeyi bu düşünce süzgecinden geçirerek benimsiyor.
Sayfa 148 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
'herşeybirsimülasyonmu?'
"Çevrende öteye beriye koşuşan, kendilerini paralayan sürüyle insan görüyorsun. Nereden bileceksin, belki birer düştür hepsi. Belki gerçek tek insan, tek olay yoktur? Birden uyanacaksın uykudan, her şey yitip gidecek."
Sayfa 193 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Ben;
Bir huyum var, içimde gizlediğim şeylere başkasının dokunmasını sevmiyorum...
Sayfa 259 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Elli yıldır yaşıyorum, yaşamakla iyi mi ediyorum, kötü mü, hala bilmiyorum. Küşkusuz, seviyorum yaşamayı, bu gerçeğin kendisinden çıkıyor.
Sayfa 273 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Reklam
Dostoyevski'den Özgüvensizlere Tavsiye
Birazcık aklı olan bir insanın, yaşadığı sürece kendisini aşağı, hor görmesi olanaksızdır.
Sayfa 278 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Şaşkınlıklar olmasa yaşam çekilmez olur...
Sayfa 330 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
İşyerindeyken Ben
Yabancı olduğum bir kalabalık içinde yalnızdım.
Sayfa 352 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Dostoyevski'den Her Eleştiriyi Takmamak Üzerine Bir Tavsiye
İnsanların dili zehir saçar, ama değersizdir bu zehir, önemi yoktur...
Sayfa 389 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
Evet, önemli olan, "Ne gerekliydi benim için?" sorusuydu. O zaman bu soruyu kendi kendime sorabiliyordum ama, bence en güç olan, ona bir yanıt bulmaktı.
Sayfa 400 - İletişim Yayınları - Ergin Altay ÇevirisiKitabı okudu
97 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.