Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe Bayram

Pencereden bakarken bir göl almak istediğimi düşündüm. Gölü sadece tanıdığın bir kıza verirdim, gölde yüzsün diye. Böylece minik göl zenginleşir ve mucizevi bir hal alırdı.
Sayfa 25
Reklam
Canım, özlemden kalbim sıkışıyor. Sana yazmak bu hasreti dindiriyor.
Sayfa 24
“Savaş var bizim orada,” dedi. “Çok zenginiz biz aslında. Ama yiyecek ekmek yok. Madenlerimiz var. Hepimiz orada çalışıyoruz. Bazen savaş çıkıyor. Ölüyoruz çokar çokar. Canıma tak,” dedi. “Kaçtın mı?” dedim. Kaldırıp başını bana baktı. “Ölüyoruz çokar çokar,“ dedi yine. “Şimdi savaş mı var?“ dedim. Başını salladı. “Hem de nasıl. Herkes birbirine girdi.” “Kimse bir şey yapmıyor mu?” dedim. “Kimse karışmıyor, herkes dövüşüyor,” dedi. Yanlış bir şey demiş gibi havaya baktı. Düşündü taşındı. “Yok yok,” dedi. “Herkes dövüşüyor da şimdi mesele karışık, öyle hemen anlatılmıyor.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Güzeli kim sever? Herkes sever. Herkesin sevdiğini kim sever? Kimse sevmez. Çünkü kıskanırlar herkesin sevdiğini, eksiğini gediğini ararlar. bulurlarsa hah derler, sevdiğiniz bu işte der gülerler. Bulamazlarsa daha fena. İyice kinlenirler. Gülperi de ondan sevmişler önce, çok güzel diye, durup duru diye, sonra da bu sebeple nefret etmişler ondan, korkmuşlar ondan, çok güzel diye, çok güzel olduğundan herkes sevdi diye.
“Yedigin ekmeğin olsun da… Bir de huzur. Yattığında uyu. Daha ne ister insan” dedi. “Öyle” dedim. Ama öyle mi, değil mi bildiğimden değil. Savaş görmüş, yazık, hak vereyim istedim. Yoksa neler istiyordu içim neler.
Reklam
Ey büyük yazgıcı Neden bütün güzelliklerin Ölüme doğru büyüyor senin.
Çocuksun Siyah bir önlük Boynuna oturmuş Kolalı beyaz bir yaka İçine sığacağın bir tahta çanta.
Seni ne kadar sevdiğimi bilirsin. Sen benimsin, ben seninim, anladık. Fakat acaba birbirimizden öte birbirimizden başka şeylere muhtaç değil miyiz?
Sayfa 182Kitabı okudu
Malım var diye ölünceye kadar mallarının kulu kölesi olarak,evim var diye dört kuru duvarın içine mezara gömülmüş gibi gömülerek yaşayacaklar. Buna yaşamak mı denir, uzun ölüm bu.
Sayfa 174Kitabı okudu
En güzel bir masal bile iki kere dinlenmez, bin kere tekrarlanan kuru lafa ne diyelim?
Sayfa 172Kitabı okudu
Reklam
Ne olacak a canım! Hepimiz ya bir kaza neticesinde ya da kazasız olarak cavlağı çekeceğiz. Fakat ne bileyim, ölmeden önce insan yaşar a. Bu dükkanın içinde sürdüğüm hayata yaşamak mı denir? Bu yaşamak değil, uzun ölüm.
Ben o zaman çocuktum, insanları yaşlarına göre hep babalarım, analarım, kardeşlerim sayardım. Kendimi dünyada bir sığıntı, bir çile çekici değil, beklenen bir misafir, dünyayı da cennet sanırdım. Gördüklerimi aç bir süngerin suyu ictigi gibi, hep içime çektim.
Değerli olan her zaman için gerçeğin yarısı değil, tamamıdır.
Bir şehrin en yüksek ve güvenli yeri, babamın omuzlarıdır.
Sayfa 192Kitabı okudu
Küçükleri iyi çıkmıyor, büyükleri yalnızlığıma fazla. Güzel bir karpuz yiyebilmek için evvela aile olmak lazım.
Sayfa 192Kitabı okudu
108 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.