Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Düşünmek , bazen acı verir insana. Çünkü düşündükçe anlarsın bazı şeyleri, farkına varırsın acı gerçeklerin. Çok tehlikelidir de aslında. İpleri elden kaçırınca durduramazsın içindekileri. Ağırlık olmaya başlar zihninin içinde , taşınmaz hale gelir başın. Bu durumun sonu ise yakın. İpler elinden kaçmışsa, düşüncelerini ve seni toplum da dışlar . Hastalık kabul eder bu düşünce biçimini . Deli derler sorgusuzca Ama düşünmezler hiç deli dediğinin içinde olup biteni. Belki dışlandığı toplumdan daha zekiydi kendisi ya da önemsenmemişti ona zulm eden düşünceleri , dinlememişti kimse , boşverilmişti işte . Her şeyin fazlası zarar derler , daha fazlasını istememize sebebiyet verenler. İpi bizden alanlar aynı kişiler , bizi düşünmeye itenler . Düşündükçe iğrenirsin etrafında dönen sahteliklerden . Düşündükçe soğursun bu zalim insanlıktan , pisletilen dünyadan. Peki hiç düşünür müsün deli dediğinin düşünce dünyasını? Her şeyin olayını çözmüş biri de olabilir deli diye hitab ettiğin, hayattan çıkarabileceği tüm dersleri eksiksiz tamamlamış biri de . Biraz düşününce bizler de öyle değil miyiz? Yaşananlardan ders çıkartmaz mıyız ? Hep bir arayış içinde bulunmaz mıyız? Yani herkeste vardır biraz delilik. Ama asıl delilik düşünmeyi hiç denememiş , bilinmezlik dünyasına adım atmamış eksikliklerinde boğulanlardır . Bizim deli dediklerimizse çoktan tamamlanmışlardır. (“ Kafamın içi ,cam kırıklarıyla dolu doktor. Bu nedenle beynimin her hareketinde, düşüncelerim acıyor. Anlıyor musun?”~Oğuz Atay~)
terk edilmişliği hazmedemedim. gururumu ezip geçen o yüzün hatırasını uzunca bir zaman silmeye çalışmıştım. kim bilir şimdi ne yapıyordur diye aklımdan geçiyordu hâlâ. belki uyuyordur, belki de uyanmak üzeredir, üzerinde tatlı bir uyku mahmurluğu vardır... beni esiri eden o yüzü hatırlamakta güçlük çekmek de zamanın acımasız yanıydı. yine de eskiyordu işte yüzü. yerini başka bir yüze bırakarak.
Sayfa 66
Reklam
"O sana bir gelecek istemen için bir neden veriyor," diye ekliyor sessizce. "Ve onun sayesinde, kaybettiğini düşündüğün bir parçanı buldun. Bu bana da bir gün gelecek için umut verdi, Lana. Belki de Marcus haklıydı. Kader taş kalpli bir sürtüktür ama her şeyin bir amacı vardır."
368 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
Altın Değerinde Tavsiyeler Veya Savaş Uçakları da Kaosun Ejderhası Sayılır Mı ? İyi bir okuyucu olduğunu düşünen insanların büyük bir kısmına sorsak kişisel gelişim kitaplarına burun kıvırırlar. Bunların kitap satışını arttırmak için okuyucuyu pozitif duygulara boğan, pohpohlayan kitaplar olduğunu söyleyeceklerdir. Hele o evrene mesaj göndermeli
Düzenin Ötesinde
Düzenin ÖtesindeJordan B. Peterson · Butik Yayıncılık · 202251 okunma
351 syf.
·
Puan vermedi
·
53 günde okudu
Çağlar’ın travma dolu bir geçmişi, parçalanmış bir ailesi ve delicesine bağlı olduğu bir kardeşi vardır. Fakat ne yaparsa yapsın hep işin sonu yanlışlıklara çıkmaktadır. Hani bazen bizde de olur. Çok temiz duygularla bişeyler yapmak istersiniz fakat karşı tarafın niyetinden mi diyelim yoksa evrenin oyunundan mı diyelim yaptığımız şeyin sonucu düşündüğümüz gibi olmaz bambaşka yerlere çıkar ve kimsenin bizi anlamadığını düşünürüz. İşte tam olarak böyle duygular barındıran bir kitap. Gezi parkı olaylarına da yer verilmiş. O günlere gittim. Yaşadığımız belki de büyük olaylardan biri. Emrah Serbes benim için kalemi yumuşak ve bir o kadar da derin olan bir yazar. Fakat bu kitabından biraz sıkılmadım diyemem. Bunun nedeni de konuştuğu gibi düşündüğü gibi yazması. Uzun sürede okudum yine güzel bir kitaptı diyebiliyorum.
Deliduman
DelidumanEmrah Serbes · İletişim Yayıncılık · 20204,546 okunma
Hz. Ömer adalet yönünden o kadar haSsas davranı- yorduki; oğluna yaptığı had cezası ölümüne sebep oldu.Zeyd b. Eşlem 1 şöyle anlatıyor: «Bir gece Hz. Ömer’in dolaştığını gördüm, arkasın­dan gittim ve size arkadaşlık yapmama müsaade edermi- siniz» dedim «evet» dedi. Medine’nin dışına çıktığımız­da, uzaklarda bir ateş gördük «Belki orada bir
Reklam
464 syf.
6/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Öncelikle uzun zamandır ilk defa çoğu kişinin oldukça yükseldiği bir kitaba karşı ben gayet sakin bir yorum yapacağım. Kitabın konusu, yazarın dili, olayların anlatılışı, karakter gelişimleri, duyguların onlardan bize geçişi… Yani kitap kesinlikle kötü bir kitap değildi. Sıkılmadan ama heyecanlanmadan okudum. Zaten kitabın başında birinin öldüğünü ve birinin de bu suçtan ceza aldığını biliyoruz. Daha sonrasında on yıl geriye gidip tüm olayları yaşandığı gibi okumaya başlıyoruz. Burada sorun beni heyecanlandıracak o bilinmezlik unsurunun biraz çabuk kaybolmasından kaynaklıydı sanırım. Ama yine de sonuna kadar bekledim. Herkes bu kadar etkilendiyse belki hala beklenmedik bir şey vardır diye düşündüm. Ama maalesef beni hayal kırıklığına uğratan asıl olay buydu. Kitap bir ölümün nedenlerini ve sonuçlarını çok güzel işlemiş bence hatta bu elimden bırakmama sebebim olabilir. Sorun her şeyin öngörülebilir olmasında. Tek bir olay hariç her şey zaten mümkün senaryo içindeydi. Bu yüzden o tek şey dışında hiçbir şeye şaşırmadım ve etkilenmedim bu kitaptan. Karakterlerin davranış ve düşüncelerinin nelerle değişip, şekillenip nelere yol açtığını sakince okuduğum, bu anlamda zevkli bir kitaptı. Ama belki biraz abartıldığını söylemem ayıp olmaz diye düşünüyorum. Okunmayacak kötü bir kitap olmadığını tekrar hatırlatmak isterim sadece belki farklı beklentilerle olabilir.
Eğer Kötü Olsaydık
Eğer Kötü OlsaydıkM. L. Rio · Ren Kitap · 2024133 okunma
239 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
38 günde okudu
1917 - Debrecen doğumlu, Macar yazar Magda Szabo'nun romanı... 1949 yılında yazar "Baumgarten" ödülüne layık görülmüştür fakat ödül verildiği gün politik nedenlerden dolayı geri alınmıştır. Daha sonra bakanlıktaki işinde kovulup 1949-1958 yılları arasında sakıncalı yazar olarak bir ilkokulda öğretmenlik yapmaya zorlandı.
Kapı
KapıMagda Szabo · Yapı Kredi Yayınları · 20211,253 okunma
Yosunlar ancak öldükleri zaman suyun yüzüne çıkarlar, özgürlüklerini ilan ederlerdi. Ama neye yarar? Gerçi denizin dibinde çok sağlamdırlar, kuvvetli kökleri vardır, belki de karada yaşayan otlardan daha güvenlidir yaşantıları, ama bu ömür, ne kadar uzun olursa olsun çekilmez bir şeydi. Çünkü denizin dibi daima onlar için karanlıktır. March da yosun gibi olduğuna göre aynı yaşantıyı sürecektir. Yaşadığı sürece suyun yüzüne çıkamayacaktır.
Sayfa 203
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.