“Bir gün Resul-i Ekrem (s.a.v) bana, ‘Yâ Âişe! Cennette inciden, yakuttan, altından ve gümüşten saraylar vardır,’ dedi. Ben,
Yâ Resulullah! Bunlar kimin içindir?’ diye sordum. Dedi ki: 'Yâ Âişe, bunlar arefe günü oruç tutanlar içindir. Allah Teâlâ indinde var günlerin en sevimlisi cuma ve arefe günleridir. Bu iki günde çok rahmet vardır. Her kim arefe gününü oruçla geçirirse, Allah Teâlâ onun için otuz hayır kapısı açar ve otuz şer kapısını kapatır. Kişi (arefe günü) orucunu açtığı ve suyunu içtiği zaman, bedeninde ne kadar damar varsa onun bağışlanması için istiğfar ederler ve sabah namazına kadar, ‘Allahım, bu kulunu bağışlar diye dua ederler.’”
( Dürretül vaizin. )
Ben hiçbir şey keşfetmedim. Yalnızca neyi bildiğimi öğrendim. Hayatın bana sadece geçmişte değil, şimdi de verdiği gücü anladın. Aldatmacadan kurtuldum, efendimi tanıdım.