Adamı yaksalar bile kimsenin gücü fikirleri yakmaya yetmez.
Kırılan ne varsa tamir ederim yürek dışında.
Özgür olmak istiyorsan önce zihnini özgür bırakmalısın.
Geçmiş, insanın kafasında bir yara gibiydi.
Bana ne kadar acımasızca davrandığını şimdi söylüyorsun işte... Acımasızca ve yapmacık davrandın. Beni neden hor gördün? Kendi kalbine neden ihanet ettin, Cathy? Avutmak için söyleyecek bir tek sözüm yok. Sen bunu hak ettin... kendi kendini öldürdün! Evet, beni öpüp ağlayabilirsin, benden de öpücük, gözyaşı koparabilirsin. Bunlar canını yakacaktır. Seni lanetleyecektir. Beni seviyordun. Peki bırakıp gitmeye ne hakkın vardı? Bana yanıt ver, Edgar’a duyduğun o geçici heves yüzünden beni terk edip gitmeye ne hakkın vardı? Bizi birbirimizden yoksulluk, düşkünlük, hatta Tanrı ya da şeytanın üzerimize yağdıracağı hiçbir şey ayıramayacakken, sen bunu kendi arzunla yaptın. Senin yüreğini ben yaralamadım... kendin yaraladın! Bunu yaparken benimkini de yaraladın. Güçlü olduğum için bu bana daha da kötü geldi. Ben yaşamak istiyor muyum? Bu acaba benim için nasıl bir hayat olur? Senin yokluğun... Ah, Tanrım! Sen, ruhun toprağa gömülü halde yaşamak ister miydin?
• “Sevgim orman yangını gibi yayılıyor ve yeni bir dünyaya giden ve iki yüzyıl sonra uyanan Aurora Jie-Lin O’Malley'nin hikayesini paylaşıyorum.
Bizi yıldızlarda uyurken bulan, bir savaşçının ve gezginin oğlu olan Tyler Jericho Jones'un hikayesini anlatıyoruz kendimize.
Bir savaşçının kızı ve dünyayı görmenin her zaman yeni bir yolunu
“Senin de dediğin gibi, hayalimizdeki canavarlar çoğu zaman
gerçektekilerden daha kötüdür.” Elini benimkinin üzerine koydu. “Onlarla yüzleşene dek nasıl olduklarını bilmemiz mümkün değildir.”