Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
120 syf.
·
Puan vermedi
Bulama Taşları
‘’Öyle bir sızı ki bu, anlatmam lazım birine.’’ Cümlesini okuduğum incelemesi ile başladı kimdir bunun yazarı merakım? Sızı duygusunun ifadesi ve Ayfer Tunç hayranlığım sebebiyle nerede bu kelimelerle karşılaşsam tüm dikkatimi cezbediyor. Neden mi bu girizgah? Birkaç sene önce, herkes herkesi rahat rahat, tesadüflere gerek kalmadan, heyecanla
Taş Sektirme Ustası
Taş Sektirme UstasıResul Bulama · 0152 okunma
Bilmem dikkatinizi çekiyor mu; artık oturulan evleri, apartmanları, siteleri de çok gözalıcı renkler ile boyamaya başladılar. Koca bir bina bir kilometre öteden cart-kırmızı rengi ile bayrak çekiyor, ben burdayım diyor. Acı yeşil, başak sarısı, portakal rengi, çingene pembesi aklınıza ne gelirse. Hadi yerini belli etsin, afişe olsun, her yerden görülsün diye bir otel, çarşı, iş merkezi, dükkân vb. bunu yaptı neyse; peki evlere, sitelere ne oluyor. Moda mı? Eskiden tam tersine evler açık kahve, kirli sarı, gri, kurşunî, limon küfü vb. gibi gösterişe kaçmayan pastel renkler ile boyanırdı. Demek ki, hayat artık bütün cepheleri ile bir alış-veriş sahası haline geliyor. Öyle ya, böylesi bir gösteriş "vitrin" olma istidadındadır. Ve günümüzde "vitrinde olmak" bir nevi statü haline geldi.
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Sadizm’in isim babası olan Marquis De Sade’in başyapıtı sayılan eseri. Kitabın kurgusu, 15 yaşındaki bir kıza libertenlik eğitimi verilmesi üzerine inşa edilmiş. Hem pratik, hem teorik olarak ele alınan bir eğitim sürecini içeriyor. Pratik ve teorik eğitim süreçlerini ayrı ayrı incelemek gerek, çünkü hiçbir bağlantısı yok. Konu, kurgu ve
Yatak Odasında Felsefe
Yatak Odasında FelsefeMarquis de Sade · İthaki Yayınları · 20192,118 okunma
Çünkü bilirsiniz daima bi şeyler mutsuz eder insanı.. Yaşadığımız coğrafya asırlardır bizlerin hakimiyeti altında. Türk yurdu yaparken de burayı muhafaza ederken de hep şehit haberleri düştü evlere. Kimi zaman ne yaptığını bilmeyen liderler kimi zaman yanlışı doğruyu karıştıran insanlar yüzünden hep bi kargaşa ve neyin ne olduğunu bilmezlik hakimdi bu topraklara. Yeri geldi Yeryüzünün en büyük devleti kuruldu, yeri geldi tek bir şehri dahi kuşatma altında olmayan bir bölge oldu. Biri gitti biri geldi. Biri çaldı biri çalmak isteyip çalamadı. Biri surlar kaleler inşaa etti, laler düzdü bahçesine; biri saraylar dikti, hanlar hamamlar kurdu. Biri geldi konuşmadı, milyonları götürdü; biri geldi tek menfaati olan söz söylemeyip liderlik etti. Sonuçta bugün birileri atasının toprağını bırakıp buralara geldi yapılmadık hizmet kalmadı, biri kaldı toprağını dahi sulayamadı. Arabasına mazotunu benzinini koyamadı. Birileri diploma bile almadı, birileriyse okuyup okuyup hep kaçmak zorunda bırakıldı. Velhasıl mutlu şimdi birileri, varsın olsunlar. 5lisi 15lisi kaçlısı bilmem ama Allah var yukarda onu bilirim ben.. UNUTMAYIN! HER VAZGEÇTİĞİNİZ ZAMAN AKLINIZA GELSİN BU TOPRAK IÇIN CAN VERENLER. VE HER ÜMİDİNİZİ YİTİRDIĞİNİZDE BEN NEDEN BİRİLERINİN ÜMİDİ OLAMAYAYIM DİYE SORUN KENDİNİZE. Kahraman şehitlerimiz adına el fatiha..
Bir mezarlık anım
Belediye Mezarlığında bir yakınımızı defnetmiştik.Defin tamamlanıp ayrılmak üzereyken, boş duran mezara bir cenaze daha geldi. Biz dua ederken yeni gelenin defin işlemi başladı.Tam mezara konacakken geriden bir tabut daha göründü.Onu dördüncüsü ve beşincisi takip etti. Cenazelerin cemaatleri,toprakları,duaları iç içe girdi,birbirine
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.