Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Melih Cevdet Anday
📚 Şair, roman, deneme ve makale yazarı, çevirmen Anday, 13 Mart 1915'te İstanbul'da dünyaya geldi. Kadıköy Ortaokulunu 1931'de bitiren usta kalem, 1936'da Ankara Gazi Lisesi'nden mezun oldu, ardından önce hukuk fakültesine, daha sonra dil ve tarih-coğrafya fakültesine girdi ancak şiir sevdasından dolayı üniversiteyi
Bugün Orhan Veli’nin ölüm yıl dönümü…
‘İşim gücüm budur benim, Gökyüzünü boyarım her sabah, Hepiniz uykudayken. Uyanır bakarsınız ki mavi…’ 📌Cumhuriyet sonrası Türk Edebiyatı tarihine şiir türünde farklı bir soluk ve yeni bir bakış açısı kazandıran Orhan Veli, ‘Garip Akımı’na öncülük etmiştir. 📌Edebiyata olan tutkusu ilkokul sıralarında başlayan ünlü şairin, lisenin ilk yıllarında
Reklam
Yeni Başlayanlara Özel: Garip Akımı
👉Detaylar: konumuzkitap.com/2023/07/yeni-ba... Garip Akımı (Birinci Yeniciler) 1940 yılına kadar gelen bütün şiir anlayışına karşı çıkarak edebiyatımıza yeni bir soluk getiren topluluğun adıdır. Bu toplulukta, özellikle de şiirlerini ağzımızdan hiç düşürmediğimiz Orhan Veli Kanık, Oktay Rıfat Horozcu ve Melih Cevdet Anday vardır. Bu üç isim de devrin en önemli sanatçılarından birisidir. Biz Konumuz Kitap ekibi olarak yeni başlayanlara özel Garip Akımı'na bağlı olan sanatçılardan kitap önerilerini sizlere derledik. Şimdiden keyifli okumalar dileriz. 😇
Bütün Şiirleri
Bütün Şiirleri
-
Orhan Veli Kanık
Orhan Veli Kanık
İsa'nın Güncesi
İsa'nın Güncesi
-
Melih Cevdet Anday
Melih Cevdet Anday
Kolları Bağlı Odysseus
Kolları Bağlı Odysseus
-
Melih Cevdet Anday
Melih Cevdet Anday
Bay Lear
Bay Lear
-
Oktay Rifat
Oktay Rifat
Elleri Var Özgürlüğün
Elleri Var Özgürlüğün
-
Oktay Rifat
Oktay Rifat
Peki Garip Akımı hakkında neler biliyorsunuz? Edebiyat derslerinde gördüğümüz "OMO" (Orhan Veli, Melih Cevdet, Oktay Rifat) hangi eserlerini daha önce okumuş muydunuz? Yorumlarda buluşalım! 👇😅
🍀🍀 Garip Akımı 🍀🍀 ° Selamlar 🥳. Orhan Veli'yi ne kadar çok sevdiğimi biliyorsunuz. Orhan Veli ve arkadaşları Garip Akımı'nı çıkardıkları zaman şiirde bambaşka bir boyuta geçmiş olduk. Bugün biraz bu akımdan ve şairlerden bahsetmek istiyorum. Ayrıca yakın zamanda
Yıldız
Yıldız
ile birlikte Orhan Veli'nin "Garip"
Oktay Rıfat hep içimi acıtmıştır benim. Şiir tarihimizin en yetenekli isimlerinden biri olmasına rağmen hakettiği ilgiyi bir türlü göremedi, gölgede kaldı hep. Orhan Veli ve Melih Cevdet ikilisin ardından anıldı adı. 'Garip' şiirinin en afili abisiydi oysa.
Oktay Rifat'ın Soyadı
Güne Garip akımı şairlerinden Oktay Rifat'ın soyadının Horozcu olmadığını, bu soyadın şaire nasıl yapıştığının tam bir kanıtı bulunamadığını öğrenerek başladım. Düşünsenize, size ait olmayan bir soyadı size yapışıveriyor. İlginç. Bu da kaynak: malumatfurus.org/oktay-rifat-soy...
Reklam
Şair, romancı, tiyatro yazarı, denemeci... 70 yıla sığmış, sayısını bilmediğim kadar kitap. Yazmak hep yazmak. Durmadan yazmak. Kolay iş değildir bu ülkede yazar olmak. Hele hele bir de aydınlık bir ülke için yazıyor, çabalıyorsan... Savaşların gölgesinde doğmuş büyümüş zaman zaman o savaşlardan beslenmiştir Anday. Yapıtlarını savaşın getirdiği kıyımlarla, umutla, umutsuzlukla, ölümle ve yaşamla yoğurmuştur. Orhan Veli ve Oktay Rifat'la başlatmış oldukları Garip akımıyla beraber şiirde yaptıkları devrim kendi deyimiyle Türkiye şiirinde bir tür temizlik işlevi görmüştür. Her ne kadar çok sürmeden bu şiir çizgisini bıraksa da o hep Garip'le anılan bir şair olarak kalmıştır. Daha iyi olanı bulmak için sürekli bir değişim içinde yeniliği arayan ve o yeniliği de sürekli arkasında bırakarak daha iyiye ve yeniye yönelen bir yazar elbette Garip'e sığamazdı. Kendi deyimiyle; "Araştırma yolunu hep açık tuttum önümde. Bence şiir ne yerdedir, ne göktedir, biz onu bulmayız, her sefer yeniden yaratırız. Şiir araştırmasından söz edişimin nedeni bu." 19 yıl önce sessizce aramızdan ayrılan garipliğini üzerinden atacağı zamanı bekleyen Melih Cevdet Anday iyi ki geçtin dünyamızdan...
youtu.be/6AAqLDZXiJY Hava iyi olunca, Küllük denilen Eminefendi kahvesi toplantı yerimizdi. Şimdi Beyazıt meydanında oturulup bir çay içilebilecek tek yer olan caminin arkasındaki çınarlı kahveye kimseler rağbet etmezdi eskiden. Eminefendi kahvesine yalnız öğrenciler değil; ressamlar, yazarlar, şairler de gelirdi. Ankara’da olmadıkları zaman, Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile orada buluşurduk. Orhan Veli’nin bacakları öyle ince ve öyle uzundu ki, alçak tahta iskemlesinin üstünde otururken, herkes gibi bacak bacak üstüne atmaz, bacaklarını birbirine dolardı. Abidin Dino’nunki kadar biçimli olan elini, delik deşik izlenimini veren yanağına koyar, bir türkü söylerdi ara sıra: Cihan da bilir benim sana yandığım, Yandığım aman. Ellerim koynumda garip kaldığım, Kaldığım aman. Böylesine çatlak bir sesle bu kadar güzel türkü söyleyeni ömrümde duymadım. (Mina Urgan- Bir Dinozorun Anıları)
bir garip orhan veli geçti..
Evvela adamım, yani Sirk hayvanı falan değilim. Burnum var, kulağım var, Pek biçimli olmamakla beraber. Bir evde otururum, Bir işte çalışırım. Ne başımda bulut gezdiririm, Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.