Bir Babaya Haykırış ancak bu kadar güzel tasvir edilebilirdi…!!!
“Kimi gün dünya haritasını gözümün önüne getiriyorum,sonra da üzerine seni uzatıp düşünüyorum :Bu dünyada benim ayakta kalabileceğim alanlar senin haritada vücudunun örtemediği yerler…”
Sanki güzel bir ölü gövdeyle öç almak istediğim insanlar var. Karşı çıkmak istediğim evler, koltuklar, halılar, müzikler, öğretmenler var. Karşı çıkmak istediğim kurallar var. Bir haykırış! Küçük dünyanız sizin olsun...
Karşı çıkmak istediğim evler, koltuklar, halılar, müzikler, öğretmenler var. Karşı çıkmak istediğim kurallar var. Bir haykırış! Küçük dünyanız sizin olsun. Bir haykırış!
~
❝
Bir denge isterken bir mucize tuttu dünyayı tutan avuçlarımdan. Aşk neydi? Bir duygu, bir fikir, bir oluştan öte, bu zalim dünyaya bir başkaldırış, bir haykırış, bir direniş..
❞
~
Aşk neydi?
Bir duygu, bir fikir, bir oluştan öte, bu zalim dünyaya bir başkaldırış, bir haykırış, bir direniş. Var olduğumuzu bilimsel metotlarla ve vazgeçilmez bir kesinlikle ispatlayan tek heceydi. Formülünü çıkartabilirdim başka bir şey düşünebilseydim. Çünkü aşk bilimseldi. İspatlanabilir gerçeklikti. Aşk hayattan alabileceğimiz en büyük intikamdı. Bana yaptıklarının bedelini ancak yeni bir oluşla yeniden ve başka bir ben olarak ödetebilirdim hayata. O zamanlar bir kalbim vardı. Zulüm ne henüz bilmiyordum. Bilmediğim için vardı bir kalbim.