“Çünkü bazı hikayeler sonsuza dek yaşar..”
Finalden önceki son kitabı da bitirdim.Harikaydı.Her anını heyecanla okudum.Çoğu kişi 
Susannah'ın Şarkısı nı serinin en zayıf halkası olduğunu düşünse de ben bunu diğerlerinden bi ayrı sevdim.Neden mi?Biraz anlatıyım.
Ne olacak ne bitecek, lütfen birine bir şey olmasın diye gerilerek okurken King’in kendini
Gizli imam nikahlarının hazin sonu..
Bir babanın yaptığı hataların bedelini yıllar sonra birbirinden habersiz iki kardeşin birbirine duyduğu sevgi ile hayatları mahvolan iki gencin hikayesi... Oğlunun şüpheleri ile İzmire gidip babasının başka bir hayatının olduğunu öğrenmesi şokunu atlatamadan sevdiği kızı gelinlikler içinde görmesi yetmiyormuş gibi onun öz kardeşi olduğunu öğrenmesi.. Babasının yıllar önce gizli imam nikahının bedelini yıllar sonra evlatlarının ödemesi... Ozanın bir mektup bırakıp babasının daha da adını bile duymak istemediğini söyleyerek Amerika'ya ilk aşkı Melisanın yanına gitmesi...Babasına yaşarken unutamacağı pişman olacağı bir mektup ile veda etmesi...Mektupta yazanlar :
Kavramlar sahi bu kadar ikiyüzlü müydü? Yoksa, istediğimiz gibi yorumlayışımız mıydı onları özünden koparıp birer karmaşa haline getiren? Bilmiyorum doğrusu. Bildğim tek şey, işimize gelmeyen gerçekleri kendimize uyduruşumuz!...
Maskeler utanç vericidir benim bildiğim. Utançsa, gerçeklerden gocunduğu için doğar suçlu vicdanlarda. Sahi, utandın mı yaptıklarından? Daha şimdiden hayal eder gibiyim, mektubumu okurken neler hissedeceğini... 'Afedersin Hayat!...' diyeceksin kahırlanıp; ama hayat, yaşanmışları affetmez ki!
Evliliklerde ilan gerekir benim bildiğim... Eş, dost, anne, baba... herkesin duyumuna açık bir ilan... Sorumsuz yaşamak mutluluk gibi görünse de başlangıçta, her istediğini yapmak, sonuçlarınıda göze almayı gerektirir; bunu öğrendin mi hiç olmazsa?.
Yine 
Ahmed Günbay Yıldız ın akıcı muhteşem bir eserini okudum.. Tavsiye ederim.. Okuyun okutturun efendim :) Keyifli okumalar...
