Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Franz Kafka'nın "Kaç güneş battı o gecede bilmiyorum. Ama bir daha hiç sabah olmayacakmış gibiydi. Bir söz kaç güneş batırir o zaman öğrendim." dediği bir gecede tanıdım ihaneti. Ne ağır ne kalabalık ne gürültülü bir duyguymuş. Elinden tutup aynı yolda yürüdüğün, aynı yastıkta uyuyup uyandığın, hayatına ortak ettiğin insan tüm bunları hiç yaşanmamış sayabiliyormuş. Karnında kelebekler uçuranlar, bir gecede o kelebeklerin tümünü öldürebiliyormuş. İnsan "Eksik olan, yetmeyen neydi?" diye kendini didik didik edebiliyormuş. Yaşadığı acımasızlığın bir rüya olmasını diliyor ve çaresizce o rüyadan uyanmaya çalışıyormuş.
~SON~
R..., mektubu titreyen ellerinden bıraktı. Daha sonra uzun süre düşündü. Kafasında bir komşu çocuğuna ait, bir genç kıza ait, gece kulübündeki bir kadına ait bazı karışık hatıralar belirdi, ama bu, tıpkı akarsuyun zeminindeki bir taşın parıldaması ve herhangi bir biçimden yoksun olarak titremesi gibi, bulanık ve karmakarışık bir hatırlama haliydi. Adam duyguya ait hatıraların varlığını hissediyor, ama onları yine de hatırlayamıyordu. Sanki bütün bu kişileri rüyada görmüş gibiydi, sık sık görmüştü onları, ama sadece bir rüya görme haliydi. O sırada bakışları önünde, yazı masasının üstünde duran mavi vazoya takıldı. Vazo boştu, yıllardan beri bir yaş gününde ilk defa boştu. Korktu: sanki birdenbire bir kapı görünmeksizin açılmıştı ve başka bir dünyadan gelen soğuk bir esinti, sakin odasına akıyordu. R... bir ölümü ve ölümsüz aşkı hissetti: ruhunda sanki böyle kabuk kırıldı ve adam görünmeyeni, uzaklardaki bir müziği hatırlarcasına, cisimsellikten yoksun ve tutkuyla düşündü
Reklam
Hayal etmiştim hep ilk rastlaşmamız böyle olacak diye. Bu ruh hali sonsuz bir uyku gibiydi; böyle bir rüya görebilmek için çok derin bir uykuya dalmak lazımdı ve bu uykunun sükuneti ebedî bir hayatın işaretiydi. Çünkü ezelde de ebette de konuşamazdı insan.
Bütün bunlar başlangıçta kötü bir rüya gibiydi-ama insan her şeye alışır.
496 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
kitap yorumu
İde Balkanlı ailesinin yanında yaşıyordur çünkü İde'nin kardeşinin hastalığı yüzünden yurtdışındadır. Aslan Balkanlı ise evin tek oğludur dışarıdan soğuk ve sert bir adam görünüyor başlarda. Her şey rüyaların büyüsü ile başlıyor. Hatta İde'nin rüyları yüzünden kitapta en sevdiğim karakterlerden Çağrı İde'ye rüya kız diye hitao ediyor. İde ve Aslan'ın arasında güçlü bir çekim vardır tabii Aslan ne kadar uzak durmaya çalışsa bile İde çok cesur hele bazı kısımlarda deyim yerindeyse ağzım açık okudum. Ama çokta hoşuma gitti bu hareketleri Aslan'ı çok şaşırttıyı kesin. Aslan'ın gizemli halleri okurken beni büyüledi. Kitapta güzel bir aşk hikayesi anlatılıyor sadece aşk değil; acı, aile, dostluk ve sevgi var. İde; Aşkı için her şeyi yapababilecek bir kız. Yer yer cesur halleri ile beni çok şaşırttı.(Bazı yerlerdeki utangaçlıkları.) Aslan; Başlarda inatçı olsa da sevince çok güzel seven bir adam. Eski acılarını okurken yüreğim burkuldu. Engin; Kendi sonunu kendisi hazırladı. Arzu; Tam bir baş belası gibiydi yahu okurken beni çok sinir etti. Dilber Sultan; Ah kitabın en tatlı minnoş karakteri tam bir anne şefkati var bu kadında. Firuze Hanım'ı bir türlü sevemedim. Kitapta beni tek rahatsız eden nokta Aslan'ın İde'ye karşı olan tavrı bunu buradan tam olarak söyleyemem şöyle söyleyeyim İde'nin geçmişi ile ilgili Aslan'ın tavrı çok sert buldum okuyanlar ve okuyacaklar ne demek istediğimi anlayacaklardır. Onun haricinde güzel kurgusu güzel bir kitaptı. Beğenerek okudum.
Şahmelek
ŞahmelekMerve Akıncı · Müptela Yayınları · 2014564 okunma
Üzerinde uzlaşılmış bir İncil “kanonu"1 (resmi listede olmasında anlaşılmış kitaplar) Paul’ün ölümünden yüzyıllarca sonrasına kadar tam olarak saptanamamıştı. Günümüzün (Protestan) Hristiyanları tarafından okunan İncil, Yeni Ahitte 27 kitapçık ve Eski Ahitte 39 kitapçık içerir (Roma Katolikleri ve Ortodoks Hristiyanlar ek birer kitapçık
Sayfa 32 - Kuzey YayınlarıKitabı okudu
Reklam
68 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
.....Sanki bütün bu kişileri rüyada görmüş gibiydi sık sık görmüşdü onları, ama sadece bir rüya görme haliydi o sırada bakışların önünde yazı masasının üstünde duran mavi vazoya takıldı. Vazo boştu yıllardan beri bir yaş gününde ilk defa boştu korktu. Sanki birdenbire bir kapı görünmeksizin açılmıştı, ve başka bir dünyadan gelen soğuk bir esinti odasına akıyordu. R.. bir ölümü ve ölümsüz aşkı hissetti ruhunda, sanki bir kabuk kırıldı ve adam görünmeyeni, uzaklardaki bir müziği hatırlarcasına cisimsellikten yoksun tutkuyla düşündü....
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Stefan Zweig
Stefan Zweig
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,6bin okunma
Şu andan itibaren, dedim içimden, şu andan itibaren... yaşamımda daha önce hiç duymadığım apayrı bir duyguyu, çok değerli bir yere vardığımı, bunu ebediyen istediğimi, ben, ben, ben ve başkası değil, ben, sadece ben olduğumu, kollarımdan geçip giden her ürpertide bana tümüyle yabancı ama kesinlikle alışılmadık olmayan bir şey bulduğumu hissediyorum; bu tümüyle, tüm yaşamım boyunca benim bir parçam olmuş ama ben onu yanlış yere koymuşum da Oliver onu bulmama yardım etmiş gibi. Rüya doğru çıkmıştı... eve dönmek gibi bir şeydi bu, Yaşam boyu neredeydim ben? diye sormak gibiydi ki bu, Sen çocukluğumda neredeydin Oliver? diye sormanın başka bir yoluydu ki bu da, Bunsuz yaşam nedir ki? diye sormanın başka bir yoluydu ki bu yüzden, sonunda, bir kez değil birçok, birçok kez, Durursan öldürürsün beni, durursan öldürürsün beni diye bağıran o değil, bendim, çünkü bu aynı zamanda benim rüyayı ve fanteziyi tümüyle tekrar ettirme tarzımdı, ben ve o, hasreti çekilen sözcükler onun ağzından benim ağzıma, sonra tekrar onun ağzına, ağızdan ağza değiş tokuş edilen sözcükler, ki herhalde ben müstehcen sözcükler kullanmaya başlamış, o da bunları benim ardımdan tekrarlamaya başlamışken, önceleri çok alçak sesle ve sonunda “Adınla çağır beni, ben de seni benimkiyle,” dedi ki hayatım boyunca böyle bir şeyi hiç yapmamıştım ve kendi adımı sanki onun adıymış gibi söyler söylemez, hayatımda daha önce hiç paylaşmadığım ve sonrasında da paylaşmayacağım bir diyara götürdü beni bu.
Sayfa 136Kitabı okudu
Seninle beraberken kendimi bir müziğin içindeki neşeli noktalar gibi hissediyordum Bir nefes kadar yakındın bana, Aynı trende yan yana aynı yöne doğru ilerliyorduk.. Tüm korku ve tedirginliklerimizi atmış bir kenara yolumuza devam ediyorduk ve ben ilk defa böylesi güzel bir yolculuğa çıkmıştım.. Başımı dizine koyup uyumaya çalışıyordum gözlerimi açıp sana bakınca uyumak değilde sadece seni izlemek istiyordum Bakışların bana huzur veriyordu Birlikte yolculuk yapmış, birlikte varmış, Aynı evin kapısından beraber geçmiştik birlikte yemek yemiş, birlikte sohbet etmiş birlikte müzik dinlemiştik sonra birlikte uyumuştuk Yastığımı paylaşmak isterdim seninle fakat yastık sevmediğin için bende yorganımı paylaştım seninle huzur içindeydim yarının ne getireceğini hesaba katmadan o anın güzelliğini yaşamak istiyordum Ve yaşanılan her an öyle güzel ve özeldi ki tüm güzelliğiyle tıpkı bir rüya gibiydi ve biliyor musun keşke ben o rüyada kalsaydım ve hiç uyanmasaydım…
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.