Ama benim kafamı asıl, yarın olacak olan başka bir olay meşgul ediyor. Yarın yedide pek tuhaf bir olay olacak ve dünya ayın üzerine oturacak. Ünlü İngiliz kimyager Wellington da bunun böyle olacağını yazıyor. Ayın o narin, kırılgan yapısı aklıma geldikçe, itiraf ederim ki, müthiş tedirgin oluyorum. Ayı çoğunlukla Hamburg'da yapıyorlar ve fakat berbat mı berbat oluyor yaptıkları ay. İngiltere'nin bu işe kayıtsız kalmasını da aklım almıyor. Topal bir fıçıcıya ay yaptırırsan, bu kadar olur. Aptal herif yapımda zeytinyağlı halat yerine katranlı halat kullandığı için insanın burnunun direğini kıran berbat bir koku kapladı bütün dünyayı. Ayın böylesine nazik, kırılgan bir top olmasından dolayıdır ki, insanlar ayda yaşamıyorlar. Şu anda orada yalnızca burunlar yaşıyor.
Aristo, Fizik'inde "şimdi" dediği tek tek anlar ile Zaman arasında ayırım yapar. Tek tek anlar, tıpkı Aristo'nun atomları gibi bölünmez, parçalanmaz şeylerdir. Zaman ise, bu bölünmez anları birleştiren çizgidir. Zaman'ı, şimdileri birleştiren çizgiyi, Tarık Bey'in "unut" öğüdüne rağmen ne kadar gayret etsek
Sayfa 269 - Yapı Kredi Yayınları, 36.Baskı, Eylül 2023
Reklam
Biraz uzun oldu ama çok eğlenceli bu paragraf
Ama benim kafamı asıl, yarın olacak olan başka bir olay meşgul ediyor. Yarın 7'de pek tuhaf bir olay olacak ve dünya ayın üzerine oturacak. Ünlü İngiliz kimyager Wellington'da bunun böyle olacağını yazıyor. Ayın o narin, kırılgan yapısı aklıma geldikçe, itiraf ederim ki, müthiş tedirgin oluyorum. Ayı çoğunlukla Hamburg'da yapıyorlar ve fakat berbat mı berbat oluyor yaptıkları ay. İngiltere'nin bu işe kayıtsız kalmasını da aklım almıyor. Topal Bir fıçıcıya ay yaptırırsan, bu kadar olur. Aptal herif yapımda zeytinyağlı halat yerine katranlı halat kullandığı için insanın burnunun direğini kıran berbat bir kapladı bütün dünyayı. Ayın böylesine nazik, kırılgan bir top olmasından dolayıdır ki, insanlar ayda yaşamıyorlar. Şu anda orada yalnızca burunlar yaşıyor. Bu yüzdendir ki baktığımız zaman yüzümüzde burnumuzu göremiyoruz, çünkü burunlarımız halde bulunuyorlar. Dünya gibi kocaman, hantal bir kütlenin ayın üzerine oturunca burunlarımızı yamyamsı edeceğini düşününce yüreğim öyle sıkıştı ki, çoraplarımı, ayakkabılarımı giydiğim gibi güvenlik güçlerine bu oturmayı engellemelerini emretmek için doğru devlet konseyi toplantısı onunla koştum.
Sayfa 205Kitabı okudu
"Sıkkınsa canın, sokaklar da sıkkındır. Yağmur ağır, gökyüzü karanlık, hava netamelidir. Şarkılar buhranlı, şiirler yorgundur. İnsanın dünyayı kendi iç âlemine göre algılaması ne tuhaf. Aynı dünyaya sen başka bakıyorsun, bir başkası daha başka." #alıntı
Batı dediğiniz şey neyden ibaret!..
~•~ — Sadece hayret etmekteyiz! İçinde yaşadığımız çağın temsilcileri biz miyiz, onlar mı?. Onlardan öğrendiğimiz çağı, şimdi onların mı inkâr ettiğine şahit olacağız? Yoksa Batı fikir âlemi bizi yarı yolda bırakıp başka bir istikamete mi sapacak?.. Naci bu cevaba güldü: — Ne tuhaf, diye mırıldandı!; şimdi de Doğunun bu müflis kafaları Batının kendilerine ihanet ettiği, önce kendine inandırıp sonra kendinden caydığı iddiasına kadar gidebilirler. Farkında değiller ki, çağ, işte efendilerinin yaşadığı, bu, kendi kendilerine yetemez hâle gelmenin buhranlı demidir. Çağ budur; ve burada çağdan bahsedenler, karaya vurup kokan balıklar misali baştan başa çağ dışıdır. Denizin kumsala attığı kokmuş palamutlar... ~•~
Yarın yedide pek tuhaf bir olay olacak ve dünya ayın üzerine oturacak. Ünlü İngiliz kimyager Wellington da bu­nun böyle olacağını yazıyor. Ayın o narin, kırılgan yapısı ak­lıma geldikçe, itiraf ederim ki, müthiş tedirgin oluyorum. Ayı çoğunlukla Hamburg'da yapıyorlar ve fakat berbat mı berbat oluyor yaptıkları ay. İngiltere'nin bu işe kayıtsız kal­masını da aklım almıyor. Topal bir fıçıcıya ay yaptırırsan, bu kadar olur. Aptal herif yapımda zeytinyağlı halat yerine kat­ranlı halat kullandığı için insanın burnunun direğini kıran berbat bir koku kapladı bütün dünyayı. Ayın böylesine na­zik, kırılgan bir top olmasından dolayıdır ki, insanlar ayda yaşamıyorlar. Şu anda orada yalnızca burunlar yaşıyor. Bu yüzdendir ki baktığımız zaman yüzümüzde burnumuzu gö­remiyoruz, çünkü burunlarımız ayda bulunuyorlar.
Sayfa 205 - Bir Delinin Anı DefteriKitabı okudu
Reklam
19 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.