Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şeyda Öztürk

Şeyda Öztürk
@birhissikablelvuku
“Ma solitude, mon hermitage, mon repos”
Tarih Öğretmeni
Marmara Üniversitesi-Kocaeli Üniversitesi YL
İstanbul
791 okur puanı
Şubat 2019 tarihinde katıldı
Kimse ihtiyarlığında yalnız olmamalı, diye düşündü. Ama bu kaçınılmaz.
Reklam
Ben seni alamam ah Holofira azığım tamtakır binitim nalsız bir belde geçerim kalacağım yok dostlarım bîvefa düşmanım yalsız
Nasıl bir uçurum kusursuzluğuna ulaşmışım ki düşecek yerim bile kalmamış?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
yüzüme değince saçların mümkün, bir delilik etmek, aşktan gebermek
Küçük ayakların, başka ne olsun kalbimin üstünde tıpırtıları
Reklam
…dünyadan kaçmak ve aynı hareketle gırtlağına kadar onun içine gömülmek…
Rab bu nasıl denizdir yüzme bilen kuşu yok içimde acır bir şey bu göğsüme ne kattın
Boşluk'ta soluk soluğa kalan avareler, tek faaliyetleri sonunda var olmayacağını düşünmeye indirgenebilen dikey leşler...
İçinde sadece bu karmaşık ve denetimden çıkmış, alabildiğine yuvarlanıp giden olaylardan kurtulmak, huzurlu bir yaşama, kitaplarına kavuşmak özlemini duyuyordu. Ruhu sanki içinde gün yüzüne çıkmaya ça- balayan tohumları barındıran kara toprak gibiydi.
Reklam
Can taşıdığımız sürece tasaya ve sevince muhatap olacağız. Hakikat bizim işimize bu ikisinden birini yok etmemiz için yarıyor değildir. Yaşadığımız sürece sevinç de tasa da olacak hayatımızda. Bu oluşlar içinde hakikatin işimize yaradığı yer tasamızın ve sevincimizin ne için olduğunun bize açıklandığı yerdir. Ne zaman ki, bu açıklamadan mahrum kalıp da kullanım değeri olan nesne ve fikirlere hakikat izafe ederiz, işte o zaman ya kendimiz ya da bir başkası için ıstırap üreten bir makinayı harekete geçirmiş oluruz. Hakikat bize saadet üreten bir makina temin etmez, ama ıstırap üreten makinayı işlemez hale getirir, bozar.
Esasen dünyada düşünme tarzıyla olduğu kadar kaba kuvvetiyle (piyasa dolayısıyla elde ettiği üstünlükle) de hakimiyet kuran "sistem" kendinin içinde kısılı kaldığı hapishaneyi boyunduruk altında tuttuğu toplumlara model olarak sunmaktadır.
Yaşanan hayat ile hissedilen, sezinlenen, uzaktan görülen hayat arasında dar bir kapı gibi dikilmiş olan görünmez bir sınır vardır. Buradan geçebilmek için, yaşanmış olan olayların imgeleri büzülüp ufalır, insanın içine sığacak boyutlara gelirler.
2.256 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.