Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kurbağa

Kurbağa
@birkurbagadan
Kafamın içindeki kurbağalar, kitap okurken vıraklamayı kesiyor.
öğrenci
14 okur puanı
Mart 2017 tarihinde katıldı
İnsanın elinde kalan tek hak, canının istediği şekilde ölüp girmektir ve yabancıların yardımından olabildiğince uzak durmaktır.
Sayfa 85
Reklam
Tüm Benliğini Kaybeden Yine Ben
Kısacası dünyada sadece ikimiz kalmış olsak, ki ben böyle hissediyordum, dünyanın temizliği senin sonunla birlikte yok oluyordu ve tüm kir benim üzerime bulaşıyordu. Beni neden buna mahkûm ettiğini anlamamın imkânı yoktu. Tek açıklaması eskiden yaşadığın suçluluk duygusu ve kendini beğenmişliğin olabilirdi. Sonuçta dipten sarsılan, tüm benliğini kaybeden yine ben oluyordum.
96 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Babaya Mektup
Babaya MektupFranz Kafka
7.7/10 · 40,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
133 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Popüler Romeo ve Juliet Tragedyası
William Shakespeare'in 1591 ya da 1595 yılında yazıldığı düşünülen dünyanın dört bir yanına nam salmış, binlerce kez sahnelenmiş eseri. Dürüst olmam gerekirse klişeleşmiş bir aşk hikayesini okuyacak olmanın sıkıcı olacağını düşünmekteydim. Herkes tarafından gereksiz yere abartıldığını düşündüğüm bu kitabı da düşüncelerimi doğrulayıp diğer insanlara gerçekten de abarttıklarını kendimce kanıtlamak adına alıp okuduğum bir kitaptı. Kitaptı diyorum çünkü düşman ailelerin aşık çocukları, ulaşılmaz aşkın beraberinde getirdiği ölüm, görür görmez birbirlerine aşık olan klişe genç çift olaylarını barındırmasına rağmen bir şey beni kitaba çekiyordu. Abartıldığını ve her kültürde muhakkak bulunan ulaşılmaz aşk hikayesi zırvalıklarından olduğunu düşündüğüm bu eser; anlatımıyla, diliyle, şiirselliğiyle beni sarstı. Ön yargılarımı karşıma koyup hepsinden tek tek beni utandırdı. Tüm Romeo ve Juliet aşkının hayranlarından özür dileyerek söylüyorum ki Romeo ve Juliet'in aşkından etkilenmedim. Shakesperare'in tragedyasındaki kaleminin gücüydü beni etkileyen. Orijinalindeki halindeki şiirselliği elbette daha güzel olsa da çevirisini de çok başarılı buldum. Bu noktada aramızdan yaklaşık 2 yıl önce ayrılmış olan Özdemir Nutku'nun payı göz ardı edilemez. Kitabı bitirdiğimde aklımda beliren bir soru vardı: Romeo ve Juliet böylesine iyi yazılmış bir tregadya olmasaydı da sıradan bir hikaye şeklinde yazılsaydı yine de günümüzdeki ve geçmişteki popülerliğine ulaşır mıydı? Kanımca ulaşmazdı.
Romeo ve Juliet
Romeo ve JulietWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202260,2bin okunma
Reklam
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
DÖRT AYAK İYİ, İKİ AYAK KÖTÜ
Zamansız bir başyapıt olarak anılan Hayvan Çiftliği, her dönemdeki siyasetin yüz sayfalık bir özeti aslında. İsyanlar, sözde özgürlük savunan monarşiler, sözde cumhuriyetler, sözde seçimler, liderlerin sözde canı pahasına halkı için her şeyi yapabilecekleri, liderlere zamanla yüklenen üstün özellikler ve zamanla adete Tanrılaştırılarak sorgulanamamaları. Kısıtlamalar, baskılar, haksızlıklar için çiftlik hayvanlarının vermiş olduğu emsalsiz mücadele sonunda edindikleri bağımsızlık ve özgürlüğü, eşitlik üzerine kurdukları düzenin zamanla liderlik yarışının beraberinde gelen çirkin siyaset ile kaybedip nasıl da en başa döndüklerinin hikayesi. Her şey verdikleri mücadelenin ilkelerinden liderlerinin verdikleri tavizler ve değişimlerle başlıyor. Elbette sorgulayan bir halkın olmayışı da cabası. Sorgulamak isteyenlerin sonsuz susturulduğu bir düzende ne kadar cesaret edilebilirse sorguya... Mücadele ruhunu hayvan halkına bağışlayan ama en son sayfada kafatası tekmelenen Yoldaş Üstad'ın sözleriyle yazımı tamamlamak istiyorum: "...Ve her şeyden önemlisi, hiçbir hayvan kendi cinsine asla zorbalık etmemelidir. Zayıf ya da güçlü, akıllı ya da saf, hepimiz kardeşiz. Hiçbir hayvan bir başka hayvanı asla öldürmemeli. Bütün hayvanlar eşittir."
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246bin okunma
383 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Madalyonun İçi
Günümüzde yayınlanmakta olan 4 tane dizisiyle insanların tanıdığı Gülseren Budayıcıoğlu'nun Madalyonun İçi kitabı, psikiyatriste gelen insanların sıkıntılarını ve Budayıcıoğlu'nun danışanlarına verdiği tavsiyeleri dinlediğimiz bir kitap. Çevremizdeki insanlardan, kendimizden, ailemizden çıkma bir sürü sorunumuzla bu kitapta yüzleşmek mümkün. Ama danışanların hayatlarının bu şekilde paylaşılıyor oluşu tavip ettiğim bir şey değil. Etik değil.
Madalyonun İçi
Madalyonun İçiGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 202018,1bin okunma
410 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
85 günde okudu
Sosyoloji
Sosyolojiye giriş ile ilgili bir kitap arıyorsanız bu kitabı edinip okumanızı tavsiye ederim. Gerek dili, gerek verdiği bilgiler bakımında sizi okurken sıkmayacak ve sosyolojiyle ilgili size bir ön bilgi kazandıracak bir kitap. Çok güzel hazırlanmış, sosyolojiyle ilgili temel kavramlar anlaşılır şekilde açıklanmış, kullanılan cümlelerin kaynaklarının her sayfada belirtilmesini ise ayrıca çok beğendim. İyi okumalar dilerim :))
Değişen Dünyada Sosyoloji
Değişen Dünyada SosyolojiVeysel Bozkurt · Ekin Yayınevi · 2017224 okunma
336 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Analitik Felsefeye Giriş
Kitap öyle tanımlarla dolu, sıradan bir kitap değil. Felsefeyi düşünerek, sık sık sorular sorarak, örnekler vererek anlatıyor. Beni düşünme ve sorgulama konusunda epey aydınlattığını ve geliştirdiğini düşünüyorum. Özellikle iki kişinin ( bu kitapta A ve B olarak verilmiş) konu üzerinden karşılıklı konuşmalarını çok beğendim. Sorduğum bazı soruların aslında ne kadar yetersiz olduklarını gösterdiler bana. O kadar ince sorular ve o kadar değişik anlamlar var ki... Felsefe koca bir denizmiş gerçekten. Farkındayım ki ben bu denize sadece ayaklarımı soktum. Ama ayaklarımı denizde hissetmek bile bana çok şey kattı. Bize bu kitabı öneren ve bu kitabın aynı zamanda çevirmenliğini yapmış sayın hocamıza da çok teşekkür ederim. Bunu asla görmeyecek olsa da bana felsefeyi sevdirdiği için de teşekkür ederim. Felsefeye karşı ön yargım yoktu aslında ama adım da atamıyordum. Bu kitapla beraber ilgi duymaya başladım ve daha çok araştırmaya başladım. Sorgulayarak öğrenmek istiyorsanız ve yeniyse bu kitabı sizlere de öneririm. :)
Analitik Felsefeye Giriş
Analitik Felsefeye GirişJohn Hospers · Adres Yayınevi · 201723 okunma
512 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
58 günde okudu
İnceleme
İlk olarak şunu söylemeliyim ki çeviriyle alakalı biraz sıkıntılı bir kitap. Ama bu, kitaptan alacağınız verime etkili değil. İstatistik dersime yardımcı olması için aldığım bir kitaptı. Her ne kadar genelde sınavlara yakın okumuş olsam da bana birçok şey kattı diyebilirim. Özellikle anlayamadığınız bilimsel veriler ve terimler üzerine kurulu tanımlardan sonra verdiği örneklerle beraber yeniden tanımı -bu sefer daha anlaşılır bir biçimde- yapması, konuyla alakalı grafiklere , deneylere bolca yer verilmesi kitabı oldukça işlevli hale getirmiş. Yer yer verdikleri alıştırma kısımları ile konunun anlaşılabilmesi artırılmaya çalışılmış ve bu bölümün cevaplarına da bölümün sonunda yer verilmiş. Ayrıca bölüm sonunda bölümle alakalı, konuyu pekiştirecek sorulara da yer verilmiş. Ve yine bölüm sonunda konuyu genel olarak -konunun detaylı anlatıldığı kısma nazaran daha anlaşılır bir dil ve daha anlaşılır kelimeler kullanılarak- özetleyen bir kısım bulunmakla beraber bu kısımda önemli bölüm kelimelerine de yer verilmiş. Sizlere naçizane tavsiyem anlaşılabilirliği kolaylaştırmak adına daha sakin ve odaklı bir kafayla -mümkünse sınava son günler kala değil- okumanız. Üzerinde çokça vakit geçirdiğim ve üzerimde çokça emeği bulunan bir kitaptı. Bu sebeple psikoloji öğrencileri için yararlı olabileceği düşüncesindeyim. :)
Psikolojide Araştırma Yöntemleri
Psikolojide Araştırma YöntemleriJeanne S. Zechmeister · Nobel Akademik Yayıncılık · 202141 okunma
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.