"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Çocukluğumda hayvan sevgisini bana aşılayan La Fontaine'in fabl eserleri sayesinde istisnasız her hayvana karşı içimde aşırı derece bir hassasiyet oluşmuştu. (bir tek fareleri sevemedim, bir de çakalları) Okuduğum her La Fontaine hikayesinden sonra öyle etkilenirdim ki, bazı hayvanlarla konuşmaya çalışır, cevap alamayınca da ''geri zekalı bu
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum.
-Sevgi,
Kilidi olmayan tek hazinedir.-
-Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Aylar önce bana ulaşan fakat ancak yeni okuyabildiğim, yazarının heyecanını paylaşmak için daha önce davranamadığım için bir parça hüzünlü olduğum
Modern Soslu Postmodern Makarna nihayet bitti. Yazdığım 11 sayfa notu derlemek için kolları sıvadım.
Turhan Bey’in elinde, birçok kitabı okumuş olmasının sağladığı
Telli telli telli şu telli turna
Sanma ki yaralı uçmaz bir daha
Takılmış kanadı göçmen buluta
Anlatır eski beni şimdiki bana
Sakın çıkma patika yollara
O dağlara, kırlara, o karlı ovaya
Yenik düşüyor her şey zamana
Biz büyüdük ve kirlendi dünya...🕊🎈
youtu.be/pOTezKP5DIY
Sevmek ve sevilmek ; kitaplarda, şarkılarda, ve ömürlerde anlatıldığı kadar mucizevî bir duygu mu?
İki kalbin birbirini sarmalayacağı bir dünya kalmadı artık.
Duyguların, plastik tek kullanımlık oyuncak misali kullanılıp atıldığı bu devirde birini nasıl sevebilirim, bilemiyorum.
***
Ne zamandan beri kırlarda çiçekler arasında geçirilen bir güne 'prim',
Sevginin kelimelerle işlendiği kitaplara 'boş',
Küçücük bir çocuğun tüm kalbiyle içten gülümsemesine 'yalan' der olduk?
Dünyaya bu yıllarda denk gelmek, boğazımı düğümlüyor.
İnsanın tüm ruhunu beğeni, itibar ve güç için tutsak etmesi, midemi bulandırıyor.
Oysa ben hep, çocukluğumda dizlerimi parçalarcasına koştuğum ve kahkahalar attığım mahallemin sokaklarındaki saflık ve güzellikle yaşayacağım sanmıştım.
Biz büyüdük, dünya kirlendi.
Insanlar, kalpler, zihinler ve ruhlar da...