Kemal Tahir’in her kitabı, her kitabının her satırı benim için çok değerlidir.
Ve böyle değerli bir yazarlarımızın değerini bilmeyip hapislerde çürüttüğümüz için onun her kitabını okuyuşumda, sanki kendisi bir köşeden beni gözetliyormuşçasına ondan utanır, yüzüm kızarır.
Yazarın ilk kitabı olması hesabıyla, bu kitabında yazarın nereden nereye geldiğini görme fırsatı oluyor.
İlk dört hikâyede Kelleci Mehmet tadında akıcı, okuyucuyu alıp götüren, her cümlesinde adeta bir atasözü barındıran o alıştığımız Kemal Tahir pek ortalarda yok. Fakat özellikle "Kondurma Siyaseti" hikâyesinde bizde devlet işlerinin nasıl görüldüğü, daha doğrusu görülmediği çok güzel anlatılırken, diğer yandan da bize kendini hayran bırakan Kemal Tahir’in ayak sesleri duyuluyor.
"Nam Uğruna"da kabadayılık için kendini feda eden kabadayı mantığı gözler önüne serilirken, "Çoban Ali"de küçük bir kız çocuğu ile tecavüzden bin beter bir “evlilik” yapıldığına şahit oluyoruz.
İyi okumalar.
