Her güzel şeyin mutlaka bir sonu vardır demişler. Çok çok beyendiğim bir serinin daha sonuna geldim. Hem ağladım, hem güldüm, hem öfkelendim, hem de sevindim. Ama seriyi bitirmenin buruk bir hüznü var içimde. Karakterler, hikaye, yazarın akıcı anlatımı... Hepsi çok güzeldi. Çok güzeldin Yaralasar. İyi ki okumuşum.
Hislere inanır mısınız? Ben hep inandım çünkü bu hayatta beni yarı yolda bırakmayan tek şey, sadece hislerim olmuştur. Hangi konuda ne hissettiysem hep yaşamışımdır. Bu benim için ödül mü yoksa lanet mi, hiç bilemedim.
Sedef Arda'nı öldürerek kalan tüm yarasaların hayatını kurtarmıştı. Alaz'dan da intikamını alarak kendince bir işık yakmıştı birlikte olabilmeleri için. Ama tam her şey bitti, tüm sorunlar ortadan kalktığı anda yeni bir engel gelir hayatlarına. Nazlı Sarmaşık. Kim olsa şimdiye kadar çoktan pes etmişti. Ama Sedef etmedi. Şimdi fazlasıyla hakkettiği mutluluğu yaşama zamanı. Eşi, çocuğu, arkadaşları ve ailesiyle birlikte.
Bizimkisi deli dolu, çılgın, çocuk ruhlu bir kadın ile kontrolcü bir adamın çetrefilli öyküsüydü. Kendi yaralarını sarmaya alışkın olan yaralasar bir kadın ve onun yaralarını sarmaya gönüllü olan bir adamın öyküsüydü. Bu bizim alışagelmişin dışındaki masalımızdı.
Ve şimdi masalın, "Sonsuza dek mutlu yaşamışlar," diye biten sonu bizim başlangıcımızdı. Çünkü bizim onunla olan masalımız asıl şimdi başlıyordu.