''Felaketlerde aşk daha yüce, daha soylu olur.'
Nasıl bir aşk ve tutkudur ki yarım yüz yıl boyunca çıkmaz insanın aklından. Tamı tamına 53 yıl 7 ay 11 gün özlemini kurduğu günü iple çeker.
Gabriel Garcia’nın ‘’Yüz Yıllık Yalnızlık’’ kitabından sonra en önemli eseri diye gösterilen bu kitap genç yaşlarda sevdiği bir kadını ömrünün sonuna kadar
Ne yaparsak yapalım ya da ne olursak olalım, dünümüz hep bir nefes yakınlığında. Bu artık "Armut dibine düşercilerin" mi yoksa "Ağacı çek köküne bakcıların" mı kabahati bilmem ama hem armut hem de ağaç simgeleriyle nitelenen "ailelerimiz" bir şekilde etkiliyor yarınlarımızı. En azından çoğumuzun yarınlarını...
Tarihler 11 Eylül 1973'ü gösterdiğinde, General Pinochet yönetimindeki silahlı kuvvetler, faşişt bir askeri darbe sonucu Şili'de yönetime el koydu.Harekat ilk önce, Şili hava kuvvetlerinin,başkanlık sarayı La Moneda'yı bombalaması ile başgösterdi, ardından ise kara birlikleri saraya girdi ve ortalığı yerle yeksan etti. İlk hedef elbette ki,
Yetmiş yıl, üç kuşak. Clara, Blanca, Alba.
Şili'de seçimle gelip, kanlı bir askeri darbeyle giden Salvador Allende iktidarı , Komünist olduğu halde , komünizme karşı darbe yapan askerlerin tören ve yas tutmalarına izin verdikleri büyük şair Pablo Neruda'nın ölümü, diktatör Pinochet...
Üç kuşak kadınların hayatı, aşkları ve toplumsal mücadeleleri.
Çok beğenerek okudum. Bir türlü okumaya cesaret edemediğim, varlığını unuttuğum bir kitaptı. Bekletilmeyi haketmiyormuş. Geniş bir konu, müthiş sürükleyici bir kalem.
Ruhlar EviIsabel Allende · Can Yayınları · 20181,136 okunma
Okuduğum kitapları burada paylaşırken kullanmaktan çekindiğim bir kelimedir “tavsiye” genelde ama bugün özellikle, tavsiye ediyorum diyebileceğim bir kitabı paylaşıyorum: Ruhlar Evi. Peru doğumlu Şilili yazar Isabel Allende (“Ayend(e)” okunur, vurgu orta hecede) büyülü gerçekçiliğin en okunası kitaplarından birini yazmış bence. Yazarın aynı
Hani kimi kitaplar vardır, okurken sizi sarar ve öyle bir içine çeker ki bitsin istemezsiniz, elinizden bırakmak ve zorunlu başka işler için ara vermek zul gelir. Okurken bir masalın içine açılırsınız; yaşadığınızı, insan olduğunuzu duyumsar, sizden önceki kuşakları hatırlar; hayatın tüm acı-tatlı yönlerine rağmen yaşamaya değer olduğunu, küçük
Önce, Allahım şimdi o kadar karışık ve bir o kadar birbirine benzeyen isimleri nasıl aklımda tutacam da kitabı anlayacam dedim ama öyle olmadı.Bu yönden içiniz rahat olsun
Basit bir ev hayatıyla başlayan, nişanlı kızın çeyiz hazırlıkları ile devam eden kitabın size bu kadar güzel bir yolculuk yaptıracağını tahmin edemezsiniz. Her sayfada heyecan artıyor. Çok fazla ipucu gibi olmasın ama sonlarda bir Erdal Öz romanına toslayıp kalıyorsunuz öyle diyeyim.
Esteban Trueba başlarda beni bolca sinir etse de renkli ve gerçekçi bir karakter. En büyük anne yardımsever Nivea, aşklarını her ne olacaksa olsun korkusuzca yaşayan Blanca ve kızı Alba, 6.hisleriyle olacakları önceden bilen garip Clara, tam bir fedakarlık abidesi Ferula, kitapta en çok üzüldüğüm karakter zavallı Pancha, okurken bile içinize huzur veren yanımda olsa da sarılsam dediğiniz Dadı..Hepiniz muhteşem kadınlarsınız.
Kitapta en sevdiğim ve ölümü beni en çok etkileyen karakter ise Jaime. Onun odasındaki kitap koridorundan geçip yatağına oturup sohbet ettim sanki onunla karşıma çıktığı her sayfada.
Ve tabii ki kitapta seçimler, hileler, darbeler, kötülükler, işkenceler. Hırsın olduğı her yerin olmazsa olmazları.
Olaylar o kadar akici, o kadar anlaşılır ve o kadar sizi içine alacak şekilde anlatilmis ki kitabı elinizden bırakamayacaksınız. Bir de kitaplarda en sevdiğim usluplardan biri olan "bunun daha sonra şöyle şöyle olacağını nerden bilecekti" şeklindeki açıklamalar ve acaba ne olacak nereye bağlanacak heyecanı kitapta birçok yerde karşınıza çıkacak.
Keyifli okumalar diliyorum
Ruhlar EviIsabel Allende · Can Yayınları · 20181,136 okunma
