De Quincey, insan beyninin elyazması bir müsvedde olduğunu ileri sürer. Her yeni yazı öncekini örter ve bir sonraki tarafından örtülür, buna karşın sınırsız gücü olan bellek, yeterli uyarının sağlanması halinde, ne kadar anlık olursa olsun, herhangi bir izlenimi kazıp, gömüldüğü yerden çıkarabilir.
Sayfa 339Kitabı okudu
Bir yazar öyküsü
Jorge Luis Borges, 1899 yılında Arjantin'in Buenos Aires şehrinde dünyaya geldi. Borges, edebiyata olan büyük ilgisiyle erken yaşlarda tanınmaya başladı. Babası, Arjantin'de tanınmış bir edebiyat eleştirmeni ve şair olan Jorge Guillermo Borges'ti. Bu sayede küçük yaşlardan itibaren edebiyat dünyasıyla iç içe büyüdü.
Borges, çok
Bir anıyı geri getirdiğimizde, sadece bir film gibi izlemeyiz; eski bir anıyı yeniden yaşadığımız her durumda, ilk halinden farklılaşan bir yeniden kurgu yaratırız. Bilinçsiz bir şekilde bazı olguları unutmaya, bazılarını da uydurmaya meylederiz, böylece anı daha hoş ve bütünlüklü (dolayısıyla da hatırlaması daha kolay) hale gelir. Bu yeniden kurguları bile, hatırlama sürecinde işlediğimiz başka bilgilere dayanarak zenginleştirip düzeltiriz.
Sayfa 114Kitabı okudu
Önceki bölümlerden birinde yeniden pekiştirme sü- recini ele almıştık: Anılar (özellikle de uykudayken) tekrar tekrar geri gelir ve bu tekrar yoluyla serebral kortekste yer edinir. Ama beynimiz bilinçdışında çeşitli dalavereler ya- parak sonumuzun Jill Price gibi olmasının önüne geçer. Bunun nedeni, yeniden pekiştirmenin, yerleşik anıların salt bir özet tekrarının çok ötesine geçen etkin bir süreç olmasıdır. Bir anıyı geri getirdiğimizde, sadece bir film gibi izlemeyiz; eski bir anıyı yeniden yaşadığımız her durumda, ilk halinden farklılaşan bir yeniden kurgu yaratırız. Bilinç siz bir şekilde bazı olguları unutmaya, bazılarını da uy- durmaya meylederiz, böylece anı daha hoş ve bütünlüklü (dolayısıyla da hatırlaması daha kolay) hale gelir. Bu yeniden kurguları bile, hatırlama sürecinde işlediğimiz başka bilgilere dayanarak zenginleştirip düzeltiriz.
Sayfa 114Kitabı okudu
Bir Okur
Varsın başkaları yazdıkları sayfalarla övünsün; Ben okuduklarımla gurur duyuyorum.¹
Sayfa 31Kitabı okudu
Bir heykel, heykeli oluşturan mermer yoksa heykel değildir, ama aynı zamanda temsil ettiği biçim yoksa da heykel değildir.
Sayfa 79Kitabı okudu
Gördüğünüz şey gerçekte orada olan değil, beyninizin orada olduğuna inandığıdır.
Sayfa 125Kitabı okudu
Anladım ki insan ruhunun üç yetisi, bellek, anlayış ve istenç, Skolastiklerin uydurması değil.
Sayfa 143 - İletişim
Bellek insanlığımızla yakından bağlantılıdır ama seçici olması gerekir; aşırı etkin ve canlı bir bellek bir lanete -üstelik sadece Funes gibi dâhiler için değil- dönüşebilir. Bellek kaybıyla vira etmiş yüzlerce hastanın yanında, elinde olsa acı veren anılarını seve seve unutacak onlarca kişi tanıdım. Unutmak da hatırlamak kadar önemli olabilir. "Gerçek şu ki," der sonuçta Borges'in anlatıcısı, “hepimiz geride bırakarak yaşarız."
Sayfa 229 - Domingo YayıneviKitabı okudu
"Geçmiş,bizim gözümüzde,bir zamanlar şimdi olan ve bugün belleğimiz ya da tarih aracılığıyla az çok anımsayabildiğimiz bir zaman dilimi ya da bir dizi zaman dilimidir.Bu zaman dilimlerini şimdinin bir parçası yapan,kuşkusuz,bellek ve tarihtir."
Sayfa 182Kitabı okudu
