Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitaba ilk başladığımda bu kadar iyi olduğunu tahmin etmemiştim açıkçası. Yapılan yorumları görünce abartılıyo mu acaba diye düşünmeden edemedim lakin hiç de öyle değilmiş. Kesinlikle abartılmıyormuş . Öyle bile olsa bunu sonuna kadar hak ediyor. Kitaptan çok kısa bahsetmem gerekirse adı üstünde irade terbiyesi. İradenizde zayıf olan yönler
Amerikalı yazar Jared Diamond ,ki ben kitabı okuduğum zaman Game Of Thorenes'un da son sezonunu büyük bir merakla izlediğimden olsa gerek harf benzerliklerinden dolayı Jorah Mormont diye çok okuduğum anlar oldu :) Türkiye’ye özel giriş bölümüyle kitaba başlıyor, ama okurken hep başka ülkelere özel girişinde de neler yazdığını merak ettim.
İnsanın
On Dakika Otuz Sekiz Saniye
Leyla.... Tekila Leyla Van'da başlayıp çöp konteynırında sonlanan hüzünlü hikayesi... Okurken öyle yoğun duygular içerisindeydim ki... İyi ki almışım bu kitabı iyi ki tanımışım Tekila Leyla'yı. İlk başladığımda bir hayat kadınının hikayesini okuyacağımı biliyordum fakat gunun sonunda o kadının beni bu kadar etkileyebileceğini tahmin bile etmemiştim. Kitapta beni en derinden etkileyen sey ise Leyla'nın altı yaşındayken yaşadıkları oldu. Okurken midem bulandı ve hüngür hüngür ağladım. Çünkü maalesef ki bunu yaşayan tek çocuk değil Leyla. Kitaptaki tek keşkem amcasının sonu oldu. Böyle bitmemeliydi amcası cezasız kalmasaydı keşke dedim. Ahh be Tekila Leyla neler yaşadın. Tam mutlu oldu dediğim an hayat sana bir tokat daha attı. Senın için en sevindiğim şey su ailendi. Onlar seni hiç yalnız bırakmadı. Şu an gözlerimi kapatıp karşımda gülümsediğini hayal ediyorum. Sen hep gül Tekila Leyla....
İlk başta gençlik kitabı gibiydi ama sonradan olay bambaşka yerlere gitti. Gerilim kitabı olarak geçiyor ama ilk 200 sayfasında alakası bile yoktu sonradan başlıyor olaylar. Kitabın ortalarında ister istemez sıkılıyosunuz gençlik aşkı, çerezlik kitap diye düşünürken sonuna hayran kaldım. Nası buraya bağladı anlamadım ama ilk sayfasından itibaren gerilim olsaydı daha iyi olurdu. Sonu okuyunca şaşırdım zaten neler oldu böyle diye sorguladım kitabı. Tavsiye ettiğim kitaplar arasına kesinlikle adını yazdırdı.
Keyifli okumalar...
Şimdi konuya nereden başlasam, nasıl başlasam hiç bilmiyorum, işin açık kısmı spoiler vermeden yorum yapmak da oldukça zor.
Vedat bey'in kalemini sevdiğim için çok güzel bir kitap okuyacağım zaten biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum, özellikle kitabın sonlarına dogru o kadar çok şaşırdım ki yani şok üzerine şok yaşadım, bazı yerlerde ne
Kitabı bitirir bitirmez ilk yaptığım şey Schubert “Serenade”i açıp dinlemek oldu. Bir yandan onu dinlerken bir yandan altına yazılmış yorumları okudum. Kitabı bitiren bir çok insanın o yorumlarda buluşmuş olması dikkatimi çekti. Aynı duyguları yaşıyorduk. Kimsenin kimseden haberi yoktu ama dinlediği şeyin altında yatan o hikayeden haberi vardı. Çok garip. Sonra gözlerimi kapattım. Max ile Nadia’nın o muhteşem aşkını hayal ettim. Düz bir yolda yürürken bile yanımızdan geçip giden kim bilir ne hayatlar, ne acılar, ne yaşanmışlar, ne yaşanamamışlar var diye düşündüm. Bu kitap insana ne çok şey katıyordu böyle. Kim bilir tarihimizde bilmediğimiz daha ne acılar var, kim bilir daha neleri ruhumuz duymuyordu.
