* evet tabii ki spoiler içerir
_Okurken bazen kendimden geçtiğim hayretler içerisinde gülümsediğim... Maslow'un tabiriyle doruk deneyimler yaşadığım bir kitaptı
Neden mi? Hemen izah etmeye başlıyorum...
Diyor ya hani Bahtiyar Vahapzade: "Kalbin gözü yanmazsa, görünmez göze Allah"
youtu.be/hWEM9KHWlkA?si=...
Bir
Uzun süre boyunca mutlu kalabilmek zordur. Bir zorlukla karşılaştığımızda ne yapacağımızı şaşırıyor, mutsuz oluyoruz. Hayattaki zorlukları atlatmak için beynimizi olumlu bir şekilde koşullamak okulda öğretilmiyor. Hiç "Nasıl daha mutlu olunabilir?" diye bir ders aldınız mı? Hayır. Harika bir iş çıkartıyoruz, büyük başarılar elde ediyoruz
Erteleme Özete sondan başlayayım; Nihan Kaya, içinizdeki çocuğun görünmemiş acılarına sarılıyorum diyerek bitirmiş kitabı. O kadar çok yerin altını çizdim ki, o kadar farklı bakış açıları kattı ki bana bu kitap. Keşke herkes okusa diyebileceğim; erteleme, anksiyete, depresyon ve bunların arasındaki ilişki, atıf yapılan kitaplar, alıntılanan cümleler ile her şeyiyle beni içine alıp sürükledi.
Buraya kadar bile okuduysanız yorumumu, kendinize bir iyilik yapıp bu kitabı okumanızı rica ediyorum, benim Nihan Kaya’nın okuduğum ilk kitabıydı, diğer kitaplarını okumayı sabırsızlıkla bekliyorum. İlk olarak alacağım kitap ise “Yüzmek, Yaşamak ve Olma Arzusu”.
Kitabın sadece adına bakarak erteleme ile ilgili bir kişisel gelişim kitabı gibi düşünmeyin, Sevgili Nihan Kaya kendi hayatından da örnekler vererek aslında birçok alana değinmiş, rastgele Migros’ta görüp aldığım için kendimi şanslı hissediyorum
İnteraktif bir kitap, kelebek etkisi ile hikayenize kendinizin yön vereceğini düşünmek sizi kitabı almaya itiyor. Buraya kadar her şey tamam.
Sonra kitaba başlayıp sadece 3-4 tercih yaptım ve kitap benim için diğer bölümleri hiç okuyamadan bitti. Üzüldüm çünkü diğer kısımların kalınlığını görüp okuyamadan kendi “son” yazıma ulaşmıştım.
Tekrar denedim ve aslında çok da ben olmayan tercihler yaptım.
Bir kişisel gelişim kitabıymışçasına yorumlamam gerekirse en doğru tercih “ilk” olandır.
Kitap çok aşk kokmuyor bunun için okumayın derim biraz da müstehcen geldi aklınızda bulunsun.
Para için çalışmak yerine parayı kendi adıma çalıştırma konusunda aldığım ilk ders aslında güçle ilgiliydi. Eğer para için çalışırsanız, güç işverendedir. Ama eğer para sizin için çalışırsa, gücü elinizde ve denetim altında tutarsınız.
Paranın bizim için çalışmasından gelen gücü bize öğrettikten sonra, finans kurdu olmamızı önermişti zengin baba.
Yoksa üçkâğıtçılar tarafından sağa sola sürüklenirdik. Yasaları ve sistemin nasıl işlediğini bilmemiz gerekiyordu. Cahilseniz oraya buraya itilmeniz çok kolaydır. Neden söz ettiğinizi bilirseniz, karşı çıkma şansınız olur. Vergi kurnazı muhasebecilere ve avukatlara bol para ödemesi de bundan ileri geliyordu. Bu, devlete para ödemekten daha kârlıydı. Zengin babanın bana öğrettiği ve ömrüm boyunca kullanageldiğim ders şuydu: “Akıllı olursan kimse seni
dilediği yere çekemez.” O yasaları bilirdi, çünkü yasaların dışına çıkmazdı. Yasaları bilirdi, çünkü yasaları bilmemenin bedeli ağırdı. “Haklı olduğunu bilirsen, savaşmaktan korkmazsın.” Karşınızda Robin Hood ve adamları olsa
bile...
Hiç beni bu kadar etkileyebileceğini düşünmemiştim bir kitabın. Çoğu sayfasında altını çize çize okudum. İlaç gibi geldi tabiri caizse...
Kitabın aurasi var evet. İlk sayfadan itibaren içine çekiveriyor sizi.
Kitapla birlikte şunun farkına vardım. Bütün mücadelelerim, bütün hüzülerim, sevinçlerim kendimeymiş. Neye anlam yuklersem o benmişim :) Çoğu zaman kendime dusmanda benmişim, en yakın dostum da ben kendimmişim. Günlük telaşelerden, koşuşturmacalardan, bir şeylere yetişmeye, bir şeyler yapmaya çalışmalardan içimizde bulunan kendimizi, sesimizi unutmuşuz, o kadar unutmuşuz ki iç sesimiz artık çok cılız çıkmaya başlamış, harlamamız lazım onu, güçlendirmemiz, bazen hayattaki trafiği stop deyip kendimizi dinlememiz lazımmış. Daha çok şey yazabilirim buraya, çok şey anlatabilirim fakat; bu kadar yeterli sanıyorum. Hepimiz hayattaki sesleri biraz susturup içimizdeki sesi dinlemeliyiz .
İyi okumalar diliyorum.
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
İsmi sizi fena ters köşe yapacak bir kitap İsmi #zenginkocabenim #para #kadın ve #erkek üçlemesi ile #sonsuzkaynaklar bilimi olan bir kitap ne anlatıyor olabilir Valla içimiz mi fesat bilemedim ama ben ilk etapta zengin koca ve para için olumlamalar yapmamızı sağlayacak bir kişisel gelişim kitabı sandım Neticede son zamanlarda şu öğretildi bize
_Önerme (Görüş, düşünce, fikir)_
_Mantıkta, doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir ifadelere denir. En az iki terimden oluşan, içinde en az bir yargı ve bir doğruluk değeri taşıyan cümlelerdir. Soru ve emir tümceleri önerme olamaz çünkü bir soru ve emir doğruluk ifade etmez. Önermeler bir yargı bildirmelidir.
_Önerme Türleri_
_1- Nitelik bakımından: