Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Uzak çağlardan zamanımıza kadar, günler kum gibi aktı; sayısız geceler ve dönüşsüz tören alayları geçip gittiler; yıllar, yüzyıllar, kervanlar gibi uzak ufuklara gidip kayboldular. Sonra biz onların izlerini bulduk. O çağlardan beri nice nice insanlar yaşadı bu dünyada! Kuşkusuz yeryüzündeki taşlar kadar, belki daha çok... Bunların arasında ünlüler vardı, silik olanlar vardı. İyiler vardı, kötüler vardı. Bazdan dağlar kadar güçlü idiler, bazıları da kaplan kadar cesur, kahraman... Her şeyi bilen bilgeler vardı; üstün yeteneklerle donanmış sanat dâhileri vardı. Nice milletler nice zamanlardan beri yok olup gittiler ve onların adları kaldı."
"Dün var olan bugün yoktur. Bu dünyada insanlar doğar ve ölür. Yalnız yıldızlar ölümsüzdür. En eski zamanlardan beri doğudan doğan güneş ölümsüzdür. Ve hiç yerini değiştirmeyen kara yerküre ölümsüzdür. Ama dünyada, insan hafızası zamana meydan okur. İnsanın kendi hayatı, göz açıp kapayıncaya kadar geçen zaman kadar kısadır. Ölümsüz olan düşüncedir, fikirdir. Ve bu fikirler insandan insana geçer."
Reklam
"Sis, hastaymış da daha yukarılara çıkmaya gücü yetmiyormuş gibi, solgun bir beyazlık içinde vadiler üzerinde tarazlanıp kalmıştı."
İnsan birini seviyorsa, bu sevginin gerçek boyutu ancak ayrılık sırasında anlaşılır.
Nemli, çok soğuk ve koyu lacivert gecede, Ohotsk Denizinin bütün kıyıları boyunca, karayı denizden ayıran bütün cephelerde, iki doğa gücünün yüzyıllardan beri süregelen amansız savaşı vardı; kara, denizin saldırılarına karşı koyuyor, deniz ise bıkıp usanmadan saldırıyor, karayı hırpalıyordu.
Sayfa 77 - Ötüken Neşriyat
Ne hasta bekler sabahı, Ne taze ölüyü mezar, Ne de şeytan bir günahı, Seni beklediğim kadar... ...
Reklam
Japonlar kendi alfabeleri ile 3000 yıl önce yazılmış bir kitabı okuyabiliyorlar. İngilizler kendi alfabeleri ile 1200 yıl önce yazılmış olan bir kitabı okuyabiliyorlar. Bizler 100 sene önce ceddimizin yazdığı bir kitabı okuyamıyoruz ! Neden acaba bunu bize kim neden yaptı ?
Sevdiğini belli et; gizlemek başkalarına fırsat vermektir.
Ey Tengri, şu korkulu felaket günlerinde, düşmanımız Oyratlara karşı dayanma gücü ver bize. Bu atalar yurdunu, dağlarında verdikleriyle ya- şayan, hayvanlarını orada otlatıp besleyen Kırgızları koru! Oyrat atları toprağımızı çiğnemesin, ocağımızı söndürmesin. Savaşta bizi zafere ulaştır! Orada, şu dağların ardındaki Taiçuy vadisinde neler oluyor? Me oldu? Hiç haber yok! Savaş alanından tek haberci gelmedi. Ufuklara baka baka gözlerimiz karardı, üzüntüden kalplerimiz yoruldu. Meler oluyor orada? Yarınımız ne olacak? Onları koru ey Tengri, savaşa gidenleri koru. Evlatlarımızı eyerlerinin üzerinde oturur görelim, onları bize develerin üzerine yatırılmış olarak gösterme! "Duamı kabul et ey Tengri, üç oğul anası olan benim dualarımı kabul et!..." Yıldırım Sesli Manascı
''Ne büyük bir felaketti gönlün hiç yaşlanmaması! Çünkü, gönül yaşlanmayınca, düşleri, düşünceleri de değişmiyordu. Ve insan ancak rüyada, düşüncelerde hür ve ölümsüzdü. Düşleriyle o, gökyüzüne çıkıyor, denizlerin dibine inebiliyordu, insanın yüceliği, ölünceye kadar hayatla ilgili düşünüp düşleme-sindedir. Ama ölüm buna hiç aldırmaz, hiç bırakmaz insanın peşini, insanın yaşaması, düş ve düşüncelerinin çok yüce, zekasının çok parlak olması umurunda değildir ölümün. O, bütün bunlarla alay eder ve insanı bırakmaz. Niçin böyledir? Dünya niçin böyle kurulmuş? Deniz Kızı bir rüya imiş, hayalmiş... Varsın olsun, ama devam etsin, bu dünyada olduğu gibi öbür dünyada da devam etsin, sonsuza kadar sürüp gitsin...'' Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek
Reklam
‘’Manas'ı anlatmaya başladığı zaman, her defasında Manasçı oğlunun saklandığı yeri söylemediği için işgalciler tarafından öldürülmüş olan annesini, göl başında dua ederken canlandıracaktı gözünde. Ve yine her defasında Manas'ı anlatmak onun için hem bir teselli olacak hem de o, milletinin ölmezlik ruhunu simgeleyen, ululayan bu atalar mirası
"Düşleriyle o, gökyüzüne çıkıyor, denizlerin dibine inebiliyordu. İnsanın yüceliği, ölünceye kadar hayatla ilgili düşünüp düşlemesindedir."
Ötüken Yayıncılık
"İşte bu yüzden insan, yaşadıkça, deniz kadar, gökyüzünün sonsuzluğu kadar yüce ve güçlü olacaktır. Çünkü düşünceler sonsuzdur. O öldüğü zaman, bir başka insan onun düşüncelerini daha ileriye, sonra bir başkası ondan da ileriye götürecek ve bu, sonsuza kadar böyle sürüp gidecektir."
Ötüken Yayıncılık
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.