Ona göre kozmos iyiyle kötünün çarpıştığı bir savaş meydanıdır ve inananlar günah ve arınma bağlamında ya iyinin ya da kötünün yanında yer alarak bu çarpışmada saflarını belirlerler. Birçok antik tanrı inancında sözgelimi hasatın bereketli olması için kurban sunulurken, Zerdüşt, gerçek inananın sosyal zaaflarını gidermeye çalışması ve yalan söylememesi gerektiğini savunur. Bu prensipler pers hükümdarları hakkında yazılmış metinlerdede sık sık vurgulanır. Aynı zamanda gerçek inananların, kurban hayvanlarına gaddarca davranılmasınında karşısında durulmasını öğütler. İnsan ateşten bir gömlek giymiştir, ya bahşedilen cennetin güzelliklerine kavuşacaktır ya da yaşamını gerektiğince sürdürememiş ise cehenneme uzanan zorlu yolu kat edecektir.
İskender ve adamlarının Hindikuş Dağlarını aşarak yaptıkları zorlu yolculuğun, Makedonların en büyük askeri başarılarından biri olduğunu kabul etmek şüphesiz abartı olmayacaktır.
TURAN
Nabızlarımda vuran duygular ki, tarihin
Birer derin sesidir, ben sahifelerde değil,
Guzide, şanlı, necip ırkımın uzak ve yakın
Bütün zaferlerini kalbimin tanininde,
Nabızlarımda okur, anlar, eylerim tebcil.
Sahifelerde değil, çünkü Attila, Cengiz,
Zaferle ırkımı tetvic eden bu nâsiyeler,
O tozlu çerçevelerde, o iftiramiz
Muhit içinde görünmekte kirli, şermende;
Fakat şerefle numayan Sezar ve İskender!
Nabızlarımda evet, çünkü ilm için müphem
Kalan Oğuz Han'ı kalbim tarur tamamıyla,
Damarlarımda yaşar şan ve ihtişamıyla
Oğuz Han, işte budur gönlümü eden mülhem:
Vatan ne Türkiye'dir Türklere, ne Türkistan;
Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir. Turan...
Yavuz Selim Yeniçerilere dayanarak harekete geçti Babasını tahtı bırakmaya zorladı. Tumanbay'a gönderdiği mektupta, kendisinin Büyük İskender gibi '' şarkın ve garbın hakimi'' olacağını yazdı.
isminiz ölü bulundu diye bir telefon gelirse birdenbire benden
yanlış numara deyip kapat yüzüme ne varsa güzel yaşadığımız
yağmur delil bırakmadan yağıp kaybolacaktır
hayat hepimizde uzun zamandır ucuz ve firari zaten
yaş sınırlandırması olan bir sokak kavgasına karışmışsak
ben senin için artık büyük masrafsam
beni düşündükçe koşup polise sığınıyorsan
her gün ayıldığımızda evin bütünü kanla badanalanmışsa
terör ve tecavüz artmışsa
bir federasyon bile kuramadığım birlikteliğimizde
yatakta pusula yardımıyla ulaşabiliyorsak birbirimizin bedenine
yanlış peygamber deyip tükür yüzüme ne varsa sahi yaşadığımız
size bir kitap indirildi diye bir tebliğ gelirse birdenbire benden
yaz başlıyor, ne fenalık / kar yağması yasak
metruk bir gecede otobüse biniyorum / büyük cesaret
yağ sızıyor ellerime zayıf ilahlardan / önemli teferruat
yanından geçtiğimiz ilk kadında ineceğim / çok zarif karar
o her kimse söylediklerimi yorumlayıp duruyor / olur o kadar
tohumgünüm diye değiştirilsin mayıs / ağlanılacak tek komedi
kar da yağmıyor / evet, evet, yaz başlayacak
cesaret gösterdim, ona gideceğim / tehlikeli saatlerde yolcu kaçak
söyleyeceklerimi ezberledim / oysa otobüs kurşun yağmuruna tutulacak
son kararım bu, yapacak bir şey yok / kadınlar seni hep unutacak
olacak o kadar, umarım ölmez / benim yorumladıklarımsa aramızda
herkesin trajedisi mevsimsizdir / sus artık, mayıs huylanacak
hangi omzu gaz pedalı, hangisi fren - bilmeden yasladım başımı
/
şoförü tanımıyoruz ama, bu gidişle ikimiz de müsait bir yerde vuracak
Aslında muhakkak bu haberi İstanbul'da almışsınızdır lakin gene de yazacağım. Çanakkale Cephesi'ndeki en ferahlatıcı, yürek coşturucu haber daha evvelki mektuplarımda mütaaddit defalar kendisinden bahsettiğim 19. Tümen Komutanı Miralay (Albay) Mustafa Kemal Bey'le ilgilidir. Mustafa Kemal Bey, Üsküplü İskender'in