" Hepimize 'Büyüyünce ne yapmak istiyorsun?, Büyüyünce kim yada ne olmak istiyorsun?' diye sorulmuştur. Hayat zaten büyümek ve değişmek demektir. Durağan değildir. Mesele varılacak nokta değildir. Mesele soruyu bir kere ve sonsuza kadar cevaplayıp işi halletmek değildir. Hiç kimse ne olmak istediğini bilmez. Doktor, mühendis yada hukukçu olmak için bir kutucuğa çarpı atmış olanlar bile.. İnsanların ihtiyacı olan şey, ne istediklerini, büyüyünce kim olmak istediklerini anlamak için bir süreçtir, bir tasarım sürecidir.
Yaşamınız bir nesne değil, bir deneyimdir ve işin eğlencesi de bu deneyimi tasarlamak ve tadını çıkarmaktır."
Çocukluğumuz…
Hani o okula ilk başladığımız zamanlar…
Öğretmen derste bize bir şeyler anlatmaya çalışırken pencereye kayan gözlerimiz ve ders vakti bomboş gözüken bahçede oynayan hayallerimiz… Teneffüs zili çaldığında kalabalığa yakalanmamak için depar atan bacaklarımız… Düştüğümüzde kanayan dizimize rağmen pes etmeyen inatçılığımız…