Kalvenci anlayışa göre insanın dünyamızda başı dik ve vicdanı temiz olarak dolaşmaya asla hakkı yoktur; sürekli, umarsız yetersizliğinin yarattığı eziklik duygusu içinde boynu eğik, nadim ve "Tanrı korkusu" içinde olmak zorundadır.
Kalvenci anlayışa göre insanın dünyamızda başı dik ve vicdanı temiz olarak dolaşmaya asla hakkı yoktur; sürekli, umarsız yetersizliğinin yarattığı eziklik duygusu içinde boynu eğik, nadim ve “Tanrı korkusu” içinde olmak zorundadır. Calvin’in püriten ahlak anlayışı, daha işin başında, bir şeyleri keyifle ve serbestçe varmayı “günah”la bir tutar. Ve her şeyi dünyevi varlığımıza renk ve kıvraklık katan ne varsa; ruhumuzu huzur içinde dinlendiren, yücelten, kurtaran ve rahatlatan ne varsa, hepsini –en başta sanat- nafile, can sıkıcı, gereksiz şeyler olarak mekruh görür.
Cenevre yasalarına göre gerçekten de örnek oluşturacak bir şekilde, bir başkasını suç işlemekle itham eden her yurttaş, şikâyet ettiği kişi ile birlikte tutuklanmak, şikâyeti gözle görülür elle tutulur bir biçimde kanıtlanıncaya kadar içeride kalmak zorundadır.
Bilimkurgu Klasikleri'nde okuduğum 8. kitap "Ben, Robot" oldu. Yıllar önce Asimov'dan "Üç Robot Yasası" okumuş ve çok sevmiştim. Ancak bir türlü "Ben, Robot" okumak gelmemişti içimden. E artık İthaki sayesinde türü de iyice benimseyince bir çırpıda okudum eseri.
Bilimkurgu okumayı seven çoğu insanın bildiği Üç Robot
İnsanlığını doyasıya ve keyif içinde yaşamamış olan biri, insanlara karşı daima insanlık dışı davranır. Lakin disiplin ve müsamahasız sertlik, Kalvenci öğreti yapısının esas temelidir. Kalvenci anlayışa göre insanın dünyamızda başı dik ve vicdanı temiz olarak dolaşmaya asla hakkı yoktur; sürekli, umarsız yetersizliğinin yarattığı eziklik duygusu içinde boynu eğik, nadim ve “Tanrı korkusu” içinde olmak zorundadır. Calvin’in püriten ahlak anlayışı, daha işin başında, bir şeyleri keyifle ve serbestçe tadına varmayı “günah”la bir tutar. Ve her şeyi dünyevi varlığımıza renk ve kıvraklık katan ne varsa, ruhumuzu huzur içinde dinlendiren, yücelten, kurtaran ve rahatlatan ne varsa, hepsini -en başta sanat- nafile, can sıkıcı, gereksiz şeyler olarak mekruh görür.
Kitabın üzerine ne kadar düşünürsem puanım o kadar düşecek gibi geliyor. O yüzden hazır hislerim tazeyken yorumumu yapayım dedim.
Bu ay hiç sevmediğim bir şey yapıp dört pdf kitap okudum. Beni inanılmaz yoruyor kitabı elimde tutmamak, sayfaları çevirememek ama zaten okuduklarımın üçünün baskısı yoktu; o yüzden idare ediyorum.
Okuduğum pdfler
Bağımsız düşünmenin yüceltilmesine katlanmaktansa, yakarak ve kılıçtan geçirerek insanın kökünü kurutmak yeğdir, "Herkesin anlayışına göre davranmasındansa, ne kadar gaddar olursa olsunbşr tiran olmalı başında.
Zira bu dindar diktatör, ileri sürdüğü dayanılmaz aşırı talepleriyle, insanlardan, doğru yaşamalarının, yani Tanrının isteği ve kurallarına göre yaşamalarının dışında başka bir şey talep etmediği görüşündedir.