"Bu dünyada insanların korktuğu tek şey öğrenmekti. Acıyı, susuzluğu, açlığı ve üzüntüyü öğrenmek onların uykularını kaçırıyor, bu yüzden daha rahat döşeklere, daha leziz yemeklere ve daha neşeli dostlara sığınıyorlardı."
"Uzun İhsan Efendi, dünyanın şahidi olmanın gerçek bir ibadet olduğunu sık sık söylerdi." cümleleriyle dünyayı tanımanın, gerçeklerin peşine düşerken düşlerde kaybolmanın hikayesi bu.
İhsan Oktay Anar, anlatımı eski kelimelerle bezeli olmasına rağmen akıcılığı korumayı başarmış. Yarattığı kurgu ve okuyucuya düşündürdükleri çağının çok ötesinde...
Her dönemin yenisi, her dönemin klasiği ve her dönemin başyapıtı Puslu Kıtalar Atlası.