Bunları yaşayan ben değilmişim gibi aklımda, yok öyle değil, gerçekten yaşadım, çıldırmış olmalıyım. Yüz yüze bakan iki farklı zaman: Olacak şey değil, çene çeneye duran iki ayrı zaman, çıldırmış olmalıyım, yok öyle değil, aklım başımda.
Öyle değil, sımsıkı sarılınan aklımda, iyi ama neden olağan bir şeymiş gibi aklımda, çıldırmış olmalıyım. Bir düş gibi aceleci ve çelişkisizdi zaman.
Her an her şey aklımda. Çıldırmış olmalıyım.
İçimde bir his, kırmızı pabuçlu dört buçuk yaşında gözlüklü bir kız gibi ayaklarını sallıyor. Mutlu. Çıldırmış olmalıyım.
Sayfa 128Kitabı okudu
İçimde bir his, kırmızı pabuçlu dört buçuk yaşında gözlüklü bir kız gibi ayaklarını sallıyor. Mutlu. Çıldırmış olmalıyım.
Sayfa 130 - i.kKitabı okudu
Çılgınlık iyidir be:)
"Çılgınlık! Ben çıldırmış olmalıyım" diye kendi kendine söyleniyordu.
Sayfa 34 - Venedik yayınlarıKitabı okudu
İntikam almaya karar verdiğim gün yüreğimi söküp atmadığıma göre çıldırmış olmalıyım...
Sayfa 444Kitabı okudu
Başıma gelen bunca şeyden sonra insanların herhangi bir yargısını benimseme ve başkalarının inançlarına katılmak için çıldırmış olmalıyım.
Çıldırmış olmalı düşüncelerini yitirmiş olmalıyım seni bu kadar çok sevmişken...
Hangi din eski Mısırlılarınki kadar saçmadır, hangi din adamları onlarınki kadar bilgilidir?.. Hayır, şu soğana tapınamam, onun öteki sebzelere ne üstünlüğü var? Beslenmeme yarayan nesnelere saygılarımı sunmam için düpedüz çıldırmış olmalıyım!
Sayfa 40 - De YayıneviKitabı okudu
