Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
340 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
DEMOKRASİ ÜZERİNE BİR DENEME
Bu kitaba inceleme yazıp yazmamakta tereddütte kaldım. Umarım yazdığıma da pişman olmam. Aslında kitabın içeriğinden çok yazmak istememe rağmen neden tereddütte kaldığım ekseninde bir şeyler karalamak istiyorum. Bu yazıyı okuyacak çoğunluğun benden, milliyetçi bir tepkisellikle soykırım iddialarını yalanlamamı, kitabı ve yazarı lanetlememi
‘Ermeni Meselesi Hallolunmuştur’
‘Ermeni Meselesi Hallolunmuştur’Taner Akçam · İletişim Yayıncılık · 201418 okunma
672 syf.
·
Puan vermedi
·
34 günde okudu
"NE TARAFA BAKSAM GÜÇ İSTENCİNİ GÖRÜYORUM!"
Bu incelemede salt Nietzsche'nin üzerinde en çok tartışma yaratan bu eserini ele almayacağım. Tabiki, bu eserden de tamamen kopuk bir yazı olmayacak. Şunu belirtmeliyim ilk önce: Nietzsche'nin fikirleri yer yer açık yer yer ise muğlaktır. Bunun sonucunda Nazi Almanya'sında onun eserlerinden faydalanılmıştır. Nazi Almanya'sının ordusunun
Güç İstenci
Güç İstenciFriedrich Nietzsche · Say Yayınları · 2010509 okunma
Reklam
Eşitliğe farkı bir bakış
Eşitliğin değeri şu noktaya kadar düşünülmüştür: Kadınlar eşittir, çünkü onlar artık erkeklerden farklı değillerdir. Aydınlanma felsefesinin önermesi olan «Varna na pas de sexe,» (ruhun cinselliği yoktur) genel bir alışkanlık haline gelmiştir. Yitmekte olan cinsel kutuplaşmayla birlikte bu kutuplaşma temeline oturan cinsel aşk da yitiyor» Karşıt kutupların eşitliği yerine erkek kadın aynılaşıyor.
Aydınlanmanın getirmiş olduğu felsefedeki (ruhun cinsiyeti yoktur) önermesi her yerde geçerli olmaya başlamıştır. Cinsler arasındaki kutuplaşma yitmekte, bu kutuplaşmaya dayalı cinsel sevgi de ortadan kalkmaktadır. (...) Erkeklerle kadınların ayrı cinslerden eşit kişiler olmaları gerekirken, birbirinin aynı olmaktadırlar. Bireyselliği yok eden bu eşitlik düşüncesi, çağdaş toplumda yayılmaktadır. Çünkü sürçmeden, takılmadan, kütle olarak çalışacak, birbirinin benzeri atom insanlar aranmaktadır. Bu insanların tümü aynı buyruklara uyar, oysa herkes, kendi gönlünce davrandığını sanır. Kütle üretimi çağımızda, eşyalarını nasıl tipleştiriyorsa, toplumsal akış da insanların tipleşmesini ister, bu tipleşmeye "eşitlik" denmektedir.
giriş
Bu kitap Dion Fortune’un ilk eserlerinden biridir. Esas itibarıyla kitap cinsellik değil de ilişki ağırlıklı bir kitaptır. Bir cinsel büyü veya seks maji kitabı da değildir. Esas konusu çiftler arasında kutuplaşma ve dengedir. Bu açıdan Uzakdoğu’nun Tantrik ve Taocu görüşlerine yatkındır ve içsel enerji döngüleri konusunda çarpıcı bilgiler içerir. Yedi katmanlı evren görüşü ve diğer ezoterik kavramlar kitabın başında açıklanmaktdır. Bu kavramlar fantastik görülse de, günümüzde fizikçilerin geliştirdikleri ve yaklaşık olarak aynı şeyi açıklayan paralel evren teorileri açısından, yazıldığı tarihe kıyasla daha olasıklı bir duruma gelmiştir.
Hermes YayınlarıKitabı okudu
Cinsel kutuplaşma insanı özgün bir yola, karşı cinsle birleşmeyi aramaya iter. Erkek ve dişi kutuplaşması her erkeğin ve kadının içinde vardır. Fizyolojik olarak kadın ve erkek, her ikisi de karşı cinsin hormonlarına sahiptir.
Reklam
Yitmekte olan cinsel kutuplaşmayla birlikte bu kutuplaşma temeline oturan cinsel aşkta yitiyor. Karşıt kutupların eşitliği yerine, erkek kadın aynılaşıyor.
Sayfa 36
“ Cinsler arasındaki kutuplaşma yok olmakta, bu kutuplaşmaya dayanan cinsel sevgi de ortadan kalkmaktadır. Ayrı cinslerden eşit Kişiler olmaları gerekirken erkeklerle kadınlar birbirinin aynı olmaktadırlar. ... Çağımızda seri imalat nasıl eşyaları tek-tip olmasını gerektiriyorsa , toplumsal süreç de insanların tek tip olmasını ister ve bu tek tip olmaya da eşitlik adı verilir.”
Sayfa 24 - payel
Cinsel kutuplaşma insanı özgün bir yola, karşı cinsle birleşmeyi aramaya iter.
Cinsel kutuplaşma, insanı özel yani diğer cinsle olan bir birleşmeye zorlar. Erkek ve dişiye özgü ilkeler arasındaki zıtlık, her kadın ve her erkeğin içinde mevcuttur. Nasıl fizyolojik bakımdan erkekte de kadında da karşı cinsin hormonları varsa psikolojik bağlamda da kadın ve erkek iki cinsiyetlidir. Her ikisinin içinde de alma ve nüfuz etme, madde ve ruh 'o'zellikleri vardır. Hem kadın hem erkek kendi içindeki bütünlüğe ancak içindeki dişi ve erkek kutupların birleşmesiyle ulaşabilir. Bu kutuplaşma her türlü yaratıcılığın temelini oluşturur.
Reklam
Günümüzde eşitlik, 'bir olmak' tan çok 'aynı olmak' anlamına gelmektedir. ... Eşitliğin pahası şu olmuştur: Kadınlar erkeklerle eşittir, çünkü onlardan farklı değillerdir. Aydınlanma'nın getirdiği felsefedeki "lame n'a pas de sexe" (ruhun cinselliği yoktur) önermesi her yerde geçerli olmaya başlamıştır. Cinsler arasındaki kutuplaşma yok olmakta, bu kutuplaşmaya dayanan cinsel sevgi de ortadan kalkmaktadır. Ayrı cinsten eşit kişiler olmaları gerekirken, erkeklerle kadınlar birbirinin aynı olup çıkmaktadır.
Sayfa 23
Cinsel kutuplaşma çiftlerin arasındaki büyük farklılıkları gösterir ki bunu "Erkekler Mars'tan, kadınlar Venüs'ten"tabiriyle özetleriz.
Sayfa 172Kitabı okudu
Cinsel kutuplaşma insana özgün bir yola, karşı cinsle birleşmeyi aramaya iter. Erkek ve dişi kutuplaşması her erkeğin ve her kadının içinde vardır. Fizyolojik olarak kadın ve erkek, her ikisi de karşı cinsin hormonlarına sahiptir. Ruhbilimsel olarak da kadın ve erkek iki cinsiyetlidir, içlerinde alma ve nüfuz etme, nesne ve ruh unsurlarını taşırlar. Erkek ya da kadın, kendi içinde birliğe ancak içindeki erkek ve dişi kutupları birleştirilerek ulaşabilir. Kutuplaşma tüm yaratıcılığın kaynağıdır.
Sayfa 53 - 54, SayKitabı okudu
Yitmekte olan cinsel kutuplaşmayla birlikte bu kutuplaşma temeline oturtulan cinsel aşk da yitiyor. Karşıt kutuplarını eşitliği yerine erkek kadın aynılaşıyor. Çağdaş toplum, bireysel olmayan eşitlik fikrini öğütleyip yayıyor. Çünkü sürtüşüp pürüz çıkarmadan kalabalık topluluk içinde çalışabilecek, birbirinin eşi, çekirdek insanlara gereksinim duyuyor toplum. Bu insanların hepsi verilen emirlere uymaktadırlar ama yine de kendi isteklerini yaptıklarına inandırılmışlardır.
Adem-Havva-Elma
Efsanenin anlamı yeteri ka­dar açıktır. Cinsel kutuplaşma, insanı özgün bir yola, karşı cinsle birleşmeyi aramaya iter. Erkek ve dişinin kutuplaşması her erkeğin ve her kadının içinde vardır. Fizyolojik olarak kadın ve erkek, her ikisi de kar­şı cinsin hormonlarına sahiptirler. Ruhbilimsel olarak da kadın ve erkek iki cinsiyetlîdir. İçlerinde alma ve nüfuz etme, nesne ve ruh unsurlarını taşırlar. Erkek ya da kadın kendi içinde birliğe, ancak içindeki erkek ve dişi kutupları birleştirerek ulaşabilir. Kutuplaşma tüm yaratıcılığın kaynağıdır.
77 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.