Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
280 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
OKUYUN...Mutlaka okuyun. Hele de 15 Temmuz gibi bir felaketin eşığinden döndüğümüz şu günlerde nelerden kurtulmuş olduğumuzu anlamak ve kavramak için mutlaka okuyun. Ama ben bir daha asla okuyamayacağım, yüreğim kaldırmaz çünkü...Asla unutamayacağım, çok yerde geçen bir ifade vardı kitapta "bir ulusu yok etmek istiyorsanız kadınlara ve çocuklara işkence ve tecavüz edin, bunu yapın ki asla normale dönemeyip üreyemesinler, işte o zaman o milletin kökünü kurutursunuz".Bir kadın olarak yıllardır yüreğimi dağlar bu söz. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin. Korusun , kollasın...
Leyla
LeylaAlexandra Cavelius · Pegasus Yayınları · 20167,4bin okunma
621 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zor Kadın ürkasında büyük bir boşluk, damağımda nefis bir tat bırakarak bitti. Daha önce haftada iki gün paylaşımlarla okuduğum, sonrasında pdf’ini kaç defa okuduğumu unuttuğum bir kitabın bitmesine de bu kadar üzüleceğimi doğrusu hiç tahmin etmezdim. Aşka değer vermeyen bir adamın; kalbinin aşk ateşiyle sarıldığını bir türlü kabul etmediği, eski
Zor Kadın
Zor KadınFatih Murat Arsal · Ephesus Yayınları · 2015905 okunma
Reklam
İçimdeki o güzelim neşeli kız çocuğu genç bir kadına dönüşmeden, çok bilmiş bir kadın oldu.çoğu zaman bu bilmiş kadından nefret ettim. Çünkü o neşeli kız çocuğunu her defasında susturmasını bildi o bilmiş kadın.
"Pencerenin önünde, elindeki kitabın sayfalarını dalgın, karıştıran bir kadın. Dışarıda günlerdir bitip tükenmeyen bir ince yağmur.Başını kaldırıyor. Karşısında gülen küçük kız çocuğuna bakıyor. O bakarken geçip gidiyor yıllar. Çocuk büyüyüp bir genç kız oluyor birden. "Yüzüm değişmemeli" diye düşünüyor kadın. Çünkü senin yüzün hiç değişmiyor onun için. Kiralar değişiyor, okul masrafları, dostlar, nizamiye kapıları, mevsimler değişiyor. Nöbetçiler değişiyor, yasalar, giysiler, gazete sayfaları, her şey değişiyor. Değişmeyen tek bir şey var onun için: Senin yüzün. Yüzünün gülünü, senin ağacının sağlam gövdesine dayayarak bitmez tükenmez bir yağmura karşı direniyor."
Neden seni bir çiğ damlası gibi böylesine titrek, böylesine hassas görmeliyim? oysa yorgun kalbim üşürken, şimdi donuk gözlerim acıyı taşıyor.. Sen,hayran olduğum düşsel kadın, bir buz dağı gibi olan kalbin bütün insanlara acı çektirmek için mi böyle, yoksa sadece senin için yaşayanlara mı? Eskiden yaşamayı yürekten severdim, birçokları gibi fırtınalı yaşadım ve şimdi benim için artık hiçbir şey önemli değil, çünkü hayatımı bir bardak su gibi çalkaladın. Günlerim öyle yavaş, öyle sessiz geçiyor ki, sevgilim, ve sen çok uzaklardasın, bir o kadar da yakında, kalbimin yanında, duygularımın derinliğinde. seni tekrar görmeyi, sesini duymayı öyle çok istiyorum ki. ama hiçbir şey değişmeyecek; benden öyle uzaksın ki. 'RATKO' LEYLA için...
296 syf.
3/10 puan verdi
kediler, köpekler, böcekler.. sonra rüzgar sonra bir iki damla yaş filan. he aret hee. kesin öyledir zaten. fazlasıyla yapay ve zorlama. ve biri bu adamı lütfen ikaz etsin. bir yazar bu kadar imla hatası yapmamalı. ve yine biri bu adama ikide bir cümlenin sonuna anlamlı anlamsız üç nokta koymasının yazdığı cümleyi daha etkili hale getirmediğini lütfen söylesin. 15 yaşında değiliz. ve son olarak bu hayatta ne zorluklar yaşayan insanlar var. sanki onlardan biriymişsin gibi davranmayı kes. çünkü öyle değilsin. çünkü samimi değilsin. sürekli ağlayıp zırlayıp kadın gibi davranışlar sergilemen ise kitapta yarattığın o kadının kollarından bu kadının kollarına hikayesi ile homo duygularını ne yazık ki saklamaya yetmemiş. bir yandan itiraf bir yandan kılıf. bence korkaksın. ve yine aynı zamanda yalancısın. bu neden diye soracak olursan, bu da arka fonda kullandığım tek sayfalık süslü ama içini açınca boş çıkan kutuyu iyi pazarladığın içindi.
Bin Yüz Bir İnsan
Bin Yüz Bir İnsanAret Vartanyan · Destek Yayınları · 2017360 okunma
Reklam
"Çünkü bir kadın iyi bilirdi yarası olan erkeği. Uzaktan bile görse tanırdı, bulurdu. Galiba kadınlar, yaralı erkekleri seçerdi hayatlarına ve bir erkeğin hayatındaki yara bandı olmayı tercih ederlerdi. Belki de kadınlardaki bu duygu, bu ilaç olma çabası, ezbere bildikleri pansuman davranışlar, içlerindeki anneliktendi. Her yerlerinden fışkıran şefkatten… Çünkü kadınlar daha çok küçükken başlardı yara sarmaya, oyuncak dünyalarında bile herkesi mutlu etmek zorundaydı, değil ki bu dünyada... Yarası olan bir erkeği mutlu etmek için her şeyi yapabilirdi bir kadın. İyileştirmeyi severdi. Belki de o yüzden kendi elleriyle iyileştirdiği adamı, yine bir başkasının hayatına iten de aynı kadın olabilirdi. Ne var ki yarası olan erkeklerin ihtiyacı kadar, kadınların da yaralı erkeklere ihtiyaçları vardı… Yeryüzünde bilinmeyen başka bir dengeydi bu..."
Sayfa 209 - Senden sonra- Bir kalanin bir de gidenin oykusuKitabı okudu
Açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın En görkemli saatinde yıldız alacasının Gizli bir yılan gibi yuvarlanmış içimde kader Uzak bir telefonda ağlayan yağmurlu genç kadın Rüzgar uzak karanlıklara sürmüş yıldızları Mor kıvılcımlar geçiyor dağınık yalnızlığımdan Onu çok arıyorum onu çok arıyorum Heryerimde vücudumun ağır yanık sızıları Bir
Biz kadınları hiç sevmedik! Saçlarını sevdik, hele bir de sarışınsa daha çok sevdik Ağızlarını sevdik, hele bir de şehvetli ve dolgun ise daha çok sevdik. Göğüslerini sevdik... Bacaklarını sevdik, hele bir de sütun gibiyse bayıldık. Kalçalarını sevdik... Gerçekten güzel vücutlu ve "çıtırsa" daha çok sevdik... Yolda, arabada,
Henry Miller "Benim için kitap insandır ve benim kitabım benim olduğum insandır: aklı karışık, savsak, huzursuz, kösnül, edepsiz, kavgacı, düşünceli, kılı kırk yaran, yalancı, şeytancasına içten ve gerçekçi insan." Alman göçmeni bir ailenin çocuğu olarak 26 Aralık 1891'de New York'ta doğan Henry Miller, Brooklyn sokaklarında büyüdü.
Reklam
416 syf.
10/10 puan verdi
Kitabı okuduğum gibi Yalnızız ile ilgili bir makale okuma ihtiyacı hissettim. Batı ve Doğu sentezini yapabilecek kişinin kadın olduğunu söyler, Peyami Safa bu kitabında. Erkekler ya Doğu'nun bilgeliğindedir ya da Batı'nın sahtekârlığında, insan iki benlikten oluşur. Birincisi maneviyatı, ikincisi insanın içindeki dürtülerin baskın gelmesinden
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,6bin okunma
Bir kadının konuşmasından değil susmasından korkulur. Çünkü susan her kadının içinde dikkatle çalışan bir kum saati işler. Elindeki kum saatini her alt üst edişinde o kadın gelmiş geçmiş hayatını sabırla gözden geçirir. Zira susan kadın, birazdan konuşmaya ve değiştirmeye başlayacaktır. "Yeter" dedi Hatice bir sabah, hiç kızmadan, hiç bağırmadan. "Ben gidiyorum"...
496 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Şu an kelimelerimi toparlayıp bir yorum yazamıyorum bile. Aslan Balkanlı, nam-ı diğer güzel adam. Güzel olduğu kadar da güzel seven adam... Öncelikle yazarı tebrik ediyorum. Çünkü Aslan gibi güçlü, tamamen kişiliği oturmuş bir karakter yaratmak gerçekten yetenek isteyen bir meseledir şahsımca. Çoğu kitapta okuduğum gibi başlarda sert olup sonradan kendi değerlerinden vazgeçebilme noktasına gelen karakter tiplemesi yok. Doğrularıyla yanlışlarıyla kitabın başındaki ve sonundaki Aslan aynıydı. Tek farkı karakterine eklenmiş aşk oldu, bağlılık oldu. İde ise favori kadın karakterim oldu belki de. Ne olursa olsun güçlü durmaya çalışması, güzel adamını ilk günkü ateşiyle sevmesi... Bilmiyorum, bende derin bir iz bırakacak karakter İde. Kitapta gözüme batan sadece bir sorun vardı, o da bir yerde cümlenin yarıda kesilmesi. Ancak kitabın güzelliğinden o soruna takılmıyorum bile. Çünkü yazım olsun, kurgu olsun, içindeki alıntılar olsun... Dört dörtlük bir kitap. Şahmelek kesinlikle kütüphanemde ölene kadar duracak ve zaman zaman alıp tekrar tekrar okuyacağım kitaplardan birisi kesinlikle. Belki de vazgeçemeyeceğim tek kitap oldu Şahmelek. Ne olursa olsun daima Aslan ve İde çifti benimle olacak...
Şahmelek
ŞahmelekMerve Akıncı · Müptela Yayınları · 2014564 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.