Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Bu adam felsefe anlatmıyor dostlar felsefeyi yaşamın içinden çekip alıyor, soyut sandıklarınızını somut bir sopaya dönüştürüp sizi bir güzel dövüyor. Ali Şeriati’nin dediği gibi; huzurunumuzu kaçırmaya gelmiş.
Pembe dünyanın kapılarını aralayıp gerçeklikten uzak, börtü böcek, aşk meşk romanlarını sevenler; siz okumayın boş verin. Bu kitapta
Çürüme-Cem Kalender
En az üç kuşak aynı yerde yaşayanlar yerleşiktir,ancak onların bir kütüphanesi,bir kültürü olur.
.
Yazardan daha önce hiç kitap okumadığımı fark ettim .İlk okuduğum kitabı oldu Çürüme .
İlk romanı "Klan" 2007'de Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat Ödülü'nü almış.
En kısa zamanda onuda okuyacağım.
.
Gelelim Çürümenin konusuna
Olaylar Başüstü mahallesinde geçmektedir.
Mahallenin imamı İsmailin yanına Seyfi gelir ve ailesinden olan olayları anlatıp Sıddık ile ilgili yardım ister.
İmamın verdiği akılla gidip konuşmak ister ama canından olur .
Bu olaydan sonra ismail cinayeti kimin işlediğini öğrenmeye karar verir.
Sıddık tüm mahalleliyi tesiri altına almıştı.
Artık Ongun Apartmanında işlenen suçları günahları,cinayetler,istismarları öğrenme vakti gelmiştir.
İsmail gerçekleri ortaya çıkarabilecek mi?
Sıddık yaptıklarının bedelini ödeyecek mi?
Sonu sürpriz oldu benim için.
Oldukça sade bir dille yazılmış ismindende anlaşılacağı gibi çürümenin toplumsal boyutlarını okudukça sinir olucaksınız.
Yazarımız bu kitabı tv dede uzun süre gündem olmuş olan Palu ailesinden yola çıkarak yazmış.Bir ara oldukça gündem olmuştu tv lerde.Günümüzde yaşanan olaylar olması bakımından oldukça etkileyici bir kitap.
Thomas Bernhard gerçekten enteresan adam.Paragraf yok.Girizgah yok.Noktalamalar desen hak getire ama inanın soluksuz okudum.Üsluptan konuşalım istedim önce çünkü yazar öyle bir dil kullanmış ki...Sanki bir dedikodu silsilesi gibi -miş'li geçmiş cümleler,bilmem kime dediğine göre... diye devam eden kulaktan dolma anlatılar şeklinde ilerliyor.Düşünme esnasındaki dalgalanmalar gibi cümle(cümle de diyemeyeceğim gerçi)sizi alıp bir o yana bir bu yana çekiştiriyor.Adam ciddi ciddi tehlikeli.Beni hipnotize etti diyeyim de siz anlayın.Sıkıldım diyecekken,kitaptan kafamı kaldırıp "Ne diyor bu?!" diye yere fırlatacakken kalemi...Tam o "emaaaannnn" anımda bir vurucu cümle.Vazgeçecekken bir yargı dağıtmalar.Bol alıntı çizmeceli.Beyni yanıyor yazarın,bize de "Yandım anam!" demek düşüyor.
Konuya gelelim.Kahramanımız Konrad,yürüme engelli eşini de kendiyle beraber bir kireç ocağına hapseder ve burada işitme temalı bir başyapıt kaleme almaya çalışır.Kitabın ana konusu "ideal zamanı beklemek" diyebilirim.Kitap boyunca hep bir dikkat dağınıklığından yakınmalar,eşin isteklerinden yılmalar,kağıda dökülemeyen uzuuun bir araştırma hüküm sürüyor.Bekliyoruz bir şeylerin zamanını...Ama ideal zaman derken,ideal tek bir an var mıdır?İnsan o ideal zamanı mı bekler yoksa bir işi hayata geçirme karşısındaki korkusu mudur işi ötelemeye iten?
Bence Konrad nasıl karısı üzerinde usandırıcı bir deney yapıyorsa kitap boyunca,yazarımız da okuyucusu üzerinde bir deney yapıyor.Kağıda dökmüş en azından.İyiki okudum.Kafam çok sakindi zaten sınavlardı,evraklardı.Dümdük oldu düşüncelerim.Mersi Bernhard
KEREM KARADAĞLI // AĞLATI YILLARINDA AŞK
Merhaba kitap okumayı seven değerli arkadaşlarım. ️ Bugün size bir aşk hikayesini anlatıyor gibi görünen, asıl konusu Srebrenitsa Katliamı olan bir kitapla geldim. Bosna Hersek’te yaşanan bu insanlık dışı olayı hiç duydunuz ? Öncelikle bir Türk vatandaşı olarak, bu meseleye ülkemizde ses getiren
Arda 7 yaşında geçirdiği trafik kazası sonucu ne yazıkki yürüme yetisini kaybetmiştir. Başlarda içine kapanan Arda zamanla bu durumu kabullenerek sevdikleri sayesinde tekrardan hayata tutunur. Aynı apartmanda oturdukları Duru ile çok yakın arkadaşlardır. Arda ailesinin yeni aldığı eve taşınırken Duruya onu unutmayacağına dair söz verir. Yeni evlerinde emekli öğretmen Meral Hanım ile tanışırlar. Meral hanım onların yeni taşındığı semti Ardaya daha iyi tanıtmak için bir teklifte bulunur.
Meral Hanım, Arda ve Duru gezintiye çıkarak Kadıköyün gezmedik yerini bırakmazlar.
Kadıköyde harika bir gezintiye var mısınız? Boğa heykelinden tarihi mekanlara sanki oradaymışsınız gibi gezebileceğiniz bir kitap. Hem dostluğu hem de bir öğretmenin güzel kalpliliğine şahit oluyoruz. Çocuklar için harika bir öneri.
Bir adam varmış başına gelmeyen kalmamis sonra bu adam hayatı,hayatını,adaleti,iyiyi, kötüyü...sorgulamis diye devam etmeyeceğim çünkü bu kitabı böyle anlatamam peki anlatilabilir mi ?Evet ama yetmez.Kitabin kapağını kapatınca size verdiği duygulari, sorgulamaları,sarsıntıyı anlatamaz...
Hani bazı kitaplar vardır çok seversiniz,çok etkilenirsiniz ama anlatamazsiniz o duyguları cümleye dökemezsiniz ya işte öyle bir kitap.
Ben daha duygularımı yoruma dökemezken yazar kelimelerle dans etmiş, eşikte olan insanlari eserine davet etmiş .
Yazarın her kitabını okuyan biri olarak diyorum ki üstüne katlaya katlaya gidiyor...