Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Isciler de gelis-gidis saatleri hesaba katilmazsa on bes saat sureyle fabrikaya aitti. Boylece dinlenme saatleri, delikanlilari meyhaneye, kizlari kerhaneye surukleyen zoraki tembellik saatleri haline geliyordu.
Paristeki haziran ayaklanmasiyla bu ayaklanmanin kanlı bir bicimde bastirilmasi, kita avrupasinda oldugu kadar Íngilterede de egemen siniflarin butun fraksiyonlarini, toprak agalari ile kapitalistleri, borsa kurtlari ile dukkancilari, himayecilerle serbest ticaretcileri, hukumetle muhalefeti, rahiplerle zındıkları, genc orospularla yaşlı rahibeleri, mulkiyetin, dinin, ailenin ve toplumun kurtarilmasi ortak feryadinda birlestirdi.
Reklam
Kapitalizmde kadın, ev kölesidir; yatak odasına, çocuk odasına, mutfağa hapsedilmiş köledir.
Gece KitaplığıKitabı okudu
Dakikalarin aşırılması, bir kaç dakikanin tırtıklanması diye adlandirildiklari gibi, iscilerin kullandiklari teknik terim de, yemek zamanlarinin kemirilmesidir.
Normal bir iş gunu istiyorum. Cunku ben de diger butun saticilar gibi malimin degerini talep ediyorum.
Emek gucunun kullanilmasiyla, yagma edilmesi birbirinden cok farkli seylerdir.
Reklam
idea adı altında bağımsız bir özneye bile dönüştürdüğü düşünme süreci, bu sürecin sadece dış görünüşünü oluşturan gerçekliğin demiurgosudur (yaratıcı, var eden) ... Bendeyse, tam tersine, düşünsel olan (das Idealle), maddi olanın insan kafasına yerleş­ tirilmiş ve tercüme edilmiş biçiminden başka bir şey değildir.
siz ne sanıyordunuz?
İslam elbette komünizmden farklıdır; dünyayı yöneten insanüstü düzeni kadiri mutlak bir tanrının yarattığına inanır. Oysa Sovyet Komünizmi tanrılara inanmaz. Öte yandan tanrılarla pek alakası olmayan Budizmi ise din olarak sınıflıyoruz. Budistler gibi komünistler de insanın eylemlerini yönlendirmesi gereken, doğal ve engellenemez yasalara dayanan bir insanüstü düzene inanıyorlardı. Budistler bu yasaların Siddhartha Gautama tarafından keşfedildiğine inanırken, komünistler Karl Marx, Friedrich Engels ve Vladimir İlyiç Lenin'in saptadığına inanıyorlardı. Benzerlikler bu kadarla da kalmıyor. Diğer dinler gibi komünizmin de kendi kutsal metinleri ve kitapları vardı. Örneğin Marx'ın yazdığı ve tarihin yakın bir zamanda proletaryanın kaçınılmaz zaferiyle sonuçlanacağını ileri süren Das Kapital. Komünizmin Bir Mayıs İşçi Bayramı ve Ekim Devrimi'nin yıldönümü gibi kutlamaları ve bayramları vardı. Marksist diyalektik uzmanı ilahiyatçıları ve her Sovyet ordusunun komiser adı verilen, askerlerin ve subayların bağlılığını denetleyen görevlileri de vardı. Komünizmin de şehitleri, kutsal savaşları, ayrıca Troçkizm gibi sapkın akımları vardı; Sovyet Komünizmi fanatik ve tebliğci bir dindi, inançlı bir komünist Müslüman veya Budist olamazdı, ve gerekirse hayatı pahasına, Marx ve Lenin'in öğretisini yayması beklenirdi.
Para yığma hırsı doğası gereği doymak bilmez.
Reklam
Yakisikli insan olmak talih işidir. Ama okuma-yazma dogadan gelir.
“İnsanların varlığını belirleyen onların bilinci değil, tersine onların bilincini belirleyen onların toplumsal varlığıdır.”
Marx Efendi'miz, diyorum, eğer Neșet'in șu sözünü duymuş olsaydı, Das Kapital'i yazacağım diye, on yıl perişan olmazdı. Bir gazeteci masum bir merakla birikimini sorar; bunca yıl, bunca türkü, bunca konser... Büyük Abdalın büyük hayat bilgisi, büyük adalet duygusu șudur: Efendim ben öldüğümde evimden bir çuval un çıkarsa, ben suç işlemişim demektir; beni mezara koymadan dağıtın onu.
“Filozoflar dünyayı yalnızca çeşitli şekillerde yorumlamışlardır; oysa sorun onu değiştirmektir.”
Filozoflar dünyayı sadece çeşitli şekillerde yorumlamıştır, önemli olan onu değiştirmektir
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.