Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
448 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
-Sence, bizi kandırmak için dini kullanıyorlar öyle mi?.. -Eğer bir gün dinde ortadan kalkarsa... -Ben sizin inandığınız o acıyan şefkatli Tanrı'dan söz etmiyorum... -Evet, onlar bizim bildiğimiz, inandığımız dini de değiştirdiler!.. Herkese selamlar herkese merhabalar. Fransız ihtilali döneminin ve milliyetçilik akımı üzerine yazılan romanları okumayı severim ama daha önce çarlık Rusya dönemi ile karşınıza gelmemiştim... Bu kitapta aylardır okunmayı bekliyordu ve sonunda okudum... Çarlık Rusya deyince aklımıza ne geliyor. (KPSS öğrencileri daha doğrusu Mehmet Celal hocayı dinleyenlerin aklına Rusya Aba gelebilir.) Çarlık Rusya iki tür halk vardı: zenginler ve fakirler ya da zulüm görenler ve zulm edenler. İnsanlar robotlaşmış bir şekilde fabrikada ağır şartlarda çalışıyor ve değerleri verilmiyor. Herkes fabrika çıkışı evine gelir karısı yemek yapsın ya da yapmasın, yemeği beğensin ya da beğenmesin yedikten sonra biraz karısını paylar ya da tartaklar ve içmeye gider. Gecelere kadar içip eve gelince bir kez daha dayak. İşte "Ana" nın günü böyle geçiyordu. Ta ki eşi ölene kadar. Fazla spoiler vermek istemiyorum. Fransız ihtilali, Bolşevik ihtilali veya diğer ihtilaller aslında hepsi üst kesim ile alt kesimin aynı dili konuşmasına rağmen birbirlerini anlayamamaları ve arada ekonomik, sosyal, kültürel farkın artması. -Neyse buralara fazla girmemek gerekiyor.- Bu farkın, zulmün ve ezilmişliğin normal olmadığını haykıran ise bir avuç genç oluyor. Ve kitap bir hedef uğruna neler çekiliyor, nasıl fedakarlıklar yapılıyor bunları anlatıyor. Ben keyifle okudum umarım sizlerde beğenirsiniz.
Ana
AnaMaksim Gorki · Sosyal Yayınları · 028,6bin okunma
232 syf.
9/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Kitabın konusunun ne olduğuna bakmadan almıştım, arkasını okuduğumda gerçekten şaşırdım çünkü bu tarz kitapları çok göremiyoruz. Amanda, eski adıyla Andrew, lise sona giden trans bir birey. Eski okulunda dayak yedikten sonra intihara kalkıştığı için uzun zaman önce yanlarından ayrılan babasının yanında yeni bir hayat kurmaya gitmesiyle başlıyor kitap. Genel olarak bu türde kitap hiç okumadığım için bana farklı geldi. Yazarın kendisi de trans birey ve bu süreçlerden geçmiş olduğu için Amanda'nın gözünden okumak inanılmaz bir deneyimdi. Tam olarak farkındalık yaratmak için yazılan bir kitap değil, daha çok hikaye doğrultusunda ilerliyor ama bu tarz bir şey yazıp yayınlamak bile cesaret işi gerçekten. Bazı bölümler içim daraldı, bazı cümlelerde gözüm doldu. Amanda gibi bir süreçten geçmesem bile kendisinden belirli bir süre nefret etmesini okumak üzücüydü. Bence şans verilmesi gereken bir kitap.
Eğer Kızın Olsaydım
Eğer Kızın OlsaydımMeredith Russo · Yabancı Yayınları · 2021143 okunma
Reklam
779 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Budala - Fyodor Mihaylovic Dostoyevski Petersburg'a gelen trende iki genç karşılıklı oturmuş sohbet ederken biri sara hastalığı nedeniyle İsviçre'den döndüğünü ama tam iyilesemedigini söyleyerek kendini tanıtan Prens Lev Nikolayevic Mışkin'dir. Karşısında oturmuş sohbet eden esmer genç de Pskov'dan dönen babası ölmüş ve büyük bir mirasa konmuş Parfyon Rogojin'dir. Rogojin evden kaçıp gitmeden Nastasya Filippovna'ya küpe hediye edip babasından dayak yedikten sonra halasina gittiğini anlatıp Prens ile tekrar görüşmek için vedalasirlar. Prens cebinde parası olmadan ailesinden kalan tek akrabasını bulmak icin yollara düşer; bu amacıyla birçok kişiyle tanıştığında tatsız konuşmalar arasında karşısındaki kişiler Prense budala diye hitap eder. Bu hitaptan Prens hiç hoşlanmaz, her zaman ikaz eder ama kimse onu takmadan "Budala" demeye devam eder. Budala yani Prens Mışkin; oldukça saf, gözlemci, analizci, kimsesiz,masum bir delikanlıdır. Bu delikanlının yaşadıklarını ve girdiği ortamlardaki yaşadıklarını uzun uzadıya okuyoruz. Her zaman ki gibi Dostoyevski okurken yan karakterlerin bile analizleri detayli anlatilip aktarılıyor. Budalalık terimi kime göre aptallıkla özdestirildi! Hiç arkasından Budala dediğiniz insanların iç dünyasını düşündünüz mü? Hislerini tahmin ettiniz mi ? Kendinizi onların yerine koydunuz mu ? Soyluların dünyasıyla birlikte insanlığın yozlaşmasını ve iyi kalplilerin Budala olarak görülüp ahlakın bozulmasını , ölümü, insan psikolojisini ve toplumsal bozukluğu derinlemesine aktaran harika bir eser...
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201225bin okunma
180 syf.
7/10 puan verdi
⛧𝟕/𝟏𝟎 Kat (at) olmasa 5/10⛧ Harcanmış bir potansiyel, yanlış anlatılmış bir hikaye. ➤ Spoilerlı inceleme. Zombi salgının ortasında kalmış bir vampiri anlatan bu kitabı bulduğumda çok heyecanlanmıştım. Bana göre post apokaliptik kurgulara yeni bir soluk ve yeni bir bakış açısı getiren değişik bir konuydu. Çok büyük beklentilerle başladım ama
Dead Blood 1
Dead Blood 1Jay Bower · Independently Yayınevi · 20221 okunma
320 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
10 Buçuk Bölümde Dünya tarihi, çağdaş İngiliz edebiyatçısı Julian Barnes ile tanışma kitabımdı. Kitapta Julian Barnes’ın bakış açısıyla, Nuh Tufanıyla başlayan çok farklı türde 10 buçuk öykülü bir dünya tarihi okuyoruz. 1-Kaçak Yolcu: Nuh’un Gemisi’ne kaçak yolcu olarak sızan bir tahtakurdunun anlatımıyla, dini metinlerde anlatılanlardan bambaşka
10,5 Bölümde Dünya Tarihi
10,5 Bölümde Dünya TarihiJulian Barnes · Ayrıntı Yayınları · 2019244 okunma
184 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Şeker Portakalı
Merhaba | ŞEKER PORTAKALI | Günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü Şeker Portakalı, Zeze'nin öyküsü.. 》》 #kitapyorumu Bu ayın kitabı #canyayinlari
José Mauro de Vasconcelos
José Mauro de Vasconcelos
Şeker Portakalı
Şeker Portakalı
Çok yoksul ve kalabalık bir ailenin şanssız çocuğu olarak doğan Zeze; çocukluğunu çocuk gibi yaşayan, yaramaz, hayal gücü kuvvetli, büyük bir kalbi olan 5 yaşında bir çocuk. Yaramaz olduğu için sürekli dayak yiyen bir çocuk. Babasından, ablasından... Hem her zaman yaramaz bir çocuk da değil Zeze, sevildiğini hissettiği insanların yanında uslu bir çocuk. Öz babası yerine koyduğu Portuga'nın yanında mesela... Yanında mutlu olduğu, her şeyden herkesten çok sevdiği Portuga... Zeze'nin iki yönlü bir karakteri vardı aslında; sevdiklerinin ya da sevildiğini hissettiklerinin yanında uslu, kendisini dövenlerin yanında yaramaz. . Zeze babasını öldürmeyi düşünüyordu ama, tabancayla bıçakla değil, onu yüreğinde öldürmeyi düşünüyordu, artık sevmeyerek... . Birgün çok dayak yemişti Zeze, hemde bu defa bir yaramazlık yapmadan suçsuz yere dayak yemişti. Önce ablasından sonra babasından. Karşılık vermeyen, odanın köşesine yuvarlanmış vaziyette sadece dayak yiyen 5 yaşındaki bir çocuk... Sanırım bu sayfalardaydı gözyaşlarım kitaba akmıştı. Dayak yedikten sonra annesi yanına geldiğinde " Anne, benim doğmamam gerekirdi" demişti. . Beklenmedik acı olaylar , haylaz Zeze'yi fena sarsar ve çocuk acıyı keşfeder. Onun için bazen yakın bir dost, bazen sadık bir sırdaş, bazen de bir kovboy atı olan minik şeker portakalı onu bu acı hikayesinde hiç yalnız bırakmaz. . Okumayı ihmal etmeyin
im t u b i s ʚĭɞ
im t u b i s ʚĭɞ
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022229,9bin okunma
Reklam
864 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Değersiz Bir Hayat
“Kulübenin parasına kaç kişi kaldı?” Bu çok uzun bir yazı olacak. Kitap okumak benim için her zaman yeni biriyle tanışmak gibi olmuştur. Karakterlerin hikayelerine kendimi kaptırıp giderim çoğu zaman ama derdiyle dertlendiğim karakter sayısı yok denecek kadar azdır. Akışa kapılırım ama akıştan etkilenmem. Bu kitapla bu durumun dışına çıkıp beni
Değersiz Bir Hayat
Değersiz Bir HayatHanya Yanagihara · Doğan Kitap · 20222,785 okunma
416 syf.
8/10 puan verdi
Serseri Prens - L. J. Shen 8/10 Ona buzdan kalbimi verdim, o da alıp önce eritti, sonra ısıttı, sonra yaktı ve en sonunda da hançerledi. Herkese merhaba. Çıktığı günden beri çok merak ettiğim kitabı sonunda bitirdim. Aslında okuyup okumama konusunda çok kararsızdim kitapta toksik ilişki fazlasıyla mevcut bir taraf kırarken diğer tarafın susuyorsa
Serseri Prens
Serseri PrensL. J. Shen · Olimpos Yayınları · 2022436 okunma
328 syf.
10/10 puan verdi
Yazarın okuduğum ilk kitabı olan Başka Dilde Aşk'daki Archer'dan sonra bu kitapta Gabriel’e de aşık oldum... Bu yazar kadın karakterlerini mükemmel yazıyor ama erkek karakterleri de bir başka yazıyor. Çok zarif ve naif yazıyor. Crystal yani gerçek adıyla Eloise'in dediği gibi adam tam bir melek. Kadın bir gece mekanında striptizci ve Gabiel yaşadığı travmadan sonra dokunulmaya ya da dokunmaya bile katlanamadığından bunu artık aşmak için Cyristal'den yardım istiyor. Kadının iste çocukluğundan beri hatta yaptığı meslek yüzünden bile hayat üzerinden geçmiş bildiğin. Erkeklere hep aynı gözle bakıyor. Acımasız, açgözlü adamlar olarak. Bu sebeple Gabriel'i mekanda görür görmez oraya ait olmadığını anlıyor. Bir gün 3 adam tarafından acımasız bir şekilde dayak yedikten sonra kadınla Gabriel ilgilenmeye başlıyor ve aralarındaki bağ bu şekilde güçlenmeye başlıyor ve aşka doğru ilerliyor. Ayrıca bu yazarın karakterlerinin en sonunda kimseye ihtiyaç duymadan kendi başına ayağa kalkması için herkesten -sevdiği kişiden bile uzaklaşıp kendi hayatını kurma şansını vermesi o kadar harika ki. Kadın daha güzel bir işte para kazanıp okuma hayalleri kurup gerçekleştirmesi ve meslek edinmeye çalışması... Her şeyden sonra tekrar sevdiği adama dönmesi. Sonlara doğru kitap bitmesin diye ağladım ama bitti maalesef... Ben kitaba doymadım galiba. Herkese sonsuza kadar okuması için önereceğim bir kitap oldu. Benim için ayrı bir yeri var artık.
Her Şeyden Önce Sen
Her Şeyden Önce SenMia Sheridan · Yabancı Yayınları · 0334 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
tek kelime bile konusmadiginiz, dayak yedikten sonra girdiginiz komadan bir gözünüzü kaybetmis olarak sikip tekrar parklara döndügünüz, annenizi kaybettikten sonra hapiste yatarken babanizi kaybettiginiz oldu mu? Benim oldu. Peki va sonra o yabanci ülkenin dilinde sakir sakir konusup hatta seslendirme yönetmenligi bile yaptiginiz, o ülkedeki filmlerde basrol oynadiginiz, 70 kilo verip filinta gibi oldugunuz, yeni ve mutlu bir hayat kurdugunuz, elinizi attiginiz her isi altin yumurtlayan tavuga cevirdiginiz, her sanivenizi gülümseyerek geçirdiginiz, hayatta istediginiz her seyi elde etmeye basladiginiz oldu mu? Benim oldu. Alıntı
Evrenden Torpilim Var
Evrenden Torpilim VarAykut Oğut · Dharma Yayınları · 20093,215 okunma
Reklam
184 syf.
10/10 puan verdi
Zeze'nin Gözünden
Çocuklar ikiye ayrılır 1) Dayak yedikten sonra ağlayanlar 2) Sevdiğini kaybedince fenalaşanlar Ah zezem senin dünyan çok büyük ve başka dünyada daha mutlu olacaksın. Onunla birlikte olacaksın. Tren sesi olmadan ve mutlu sarılmalarla. :')
Şeker Portakalı
Şeker Portakalı
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022229,9bin okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Var mı sahi kadının bir adı ? Anne olmanın , abla olmanın , kardeş olmanın , orospu olmanın , işçi olmanın , kötü kadın damgasının arkasında var mı bir adı ? Daha çocukken sırf kız oldukları için , oyunları bile yasaklanan çocukların var mı bir adı ? Dayak yedikten sonra var mı kadının bir adı ? Tecavüze uğradıktan sonra ? Doğum yaptıktan sonra var mı bir adı ? . Kitabı okurken bazı yerlerde sicim gibi gözlerimden yaşlar akarken , sordum bu soruları kendime . Günah mı kadın olmak dedim . Günahların en büyüğümü özgürlük bir kadın için . Evlenene kadar dünyaları önüne serdiğiniz kadın için evlendikten sonra bir elinde kumanda , şunu yap bunu yap , yemek hazır mı , çamaşırım yıkandı mı ütülendi mi diye sormak mı kadın olmak . Kadın olan sensin yap demek mi ? . Çocuklarını herşeyden sakınan o erkeğin , başka kadınlara yaptıkları peki ? Hunharca öldürülen bir kadının adı var mı peki ? Namus davası , yan gözle baktı , topuklu ayakkabı giydi , ruj sürdü . Mazeret ararsan var . Ama var mı öldürülen kadının adı . Bence herkesin okuması bir kitap sadece kadınların değil . Empatiyi kadın erkek ayrımı yapmadan yapabilen herkesin okuması gereken bir kitap
Kadının Adı Yok
Kadının Adı YokDuygu Asena · Doğan Kitap · 06,4bin okunma
223 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
35 saatte okudu
Fesliler ile Sarıklıların Savaşı
"Kafaları değiştirmeden idareyi değiştirmek hiçbir işe yaramaz." Sy 57 Yazarın
Acımak
Acımak
kitabını severek okuduktan sonra kitaplığımda hakkında en ufak bir şey bile bilmediğim, yıllarca okunmayı bekleyen bu eseri sonunda okuma fırsatı buldum. Açıkçası 1995 yılı 1. Basım olduğundan açıklamada yazan konusu silinmiş olduğundan acıklı bir aşk
Yeşil Gece
Yeşil GeceReşat Nuri Güntekin · İnkılap Kitabevi · 20163,461 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Antabus kitabındaki Ülker Abla karakterinin hayatını okuyoruz ve ilk kitap kadar etkileyiciydi. Seray Şahiner'in kalemini ve kitaplarındaki edindiği konuyu çok sevdim ve doğru buldum. Konuşulması gereken noktaya parmak basıyor. Kütüphanemdeki okumak istediğim bir kitabı okumadan önce 1000kitaptaki yorumlara bakmayı çok seviyorum. Ülker Abla kitabı için de yorumlara baktım ve kitabın argo konuşmaları bazı kişileri rahatsız etmiş. Saygı duyarım. Fakat ben hiç rahatsız olmadım, hatta rahatladım. Çünkü ben de aynı sözleri sarf ediyordum Ülker Abla'nın kocasına ve babasına. Ülker Abla, baba dayağından kaçmak için koca dayağıyla karşılaşan bir kadın ve oğlu büyüyene kadar boyun eğmek zorun kalmıştır. Daha sonra en son dayak yedikten sonra eve dönmez ve yaşamını hastanedeki kimsesiz kişilerin refakatçisi olarak geçirir. Kısa süreliğine sokakta veya başka evde hayatını idame ettirmeye çalışsa da koca evine asla dönmez ve hastaneye geri döner. Tek istediği başının üstünde bir çatı ve ölmemek için biraz yemek yemek. Bir de dayaktan kurtulmak. Okurken Ülker Abla ile bütünleştim. Kalbim onunlaydı ve acılarını, yaşadığı çaresizliği onunla paylaştım. Ülker Abla hiçbir zaman başını eğmedi dimdik durdu ve asla dönmedi o cehennem eve, o pislik adamın evine. Seray Şahiner'in diğer kitaplarını en yakın zamanda edinip okunmak istiyorum. Kul, Hep Yek, Reklamı Atla, Hanımların Dikkatine ve Gelin Başı diye kitapları var . Aralarında okuduğunuz kitap varsa önerebilirsiniz. Keyifli okumalar.
Ülker Abla
Ülker AblaSeray Şahiner · Everest Yayınları · 20211,907 okunma
30 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.