onu, sevebileceğinin en yücesiyle sevdin.
titreme daha fazla kalbim.
bağışla kendini artık onu da
bırak gitsin.
bırak gitsin.
o senin ezel gününden kaderin
sen onu nasılsa bin kere daha
Seveceksin…
ey dilbera qâmetmîsal!
way nazika dil î hejar!
te j’xandinè kirim betal
wèrân ez im, malim xirab
-
ey dilber endamın hayalde!
ve ey zavallı gönlüme nazende!
engel oldun okumamın önünde
viran olan benim, evim yıkıldı…
me ne reng ma, ne qamet ma,
me ne xew ma, ne ra’het ma,
me ne bîhn ma, ne sîret ma,
hemî jê çûn, dinê sar e..
-
ne rengimiz kalmış ne endamımız
ne uykumuz kalmış ne rahatımız
ne soluğumuz kalmış ne de tavrımız
hepsi gitti, dünya soğuk durumdadır..
dilo borín ji nîsanè
hewayè wan mehan kanè ?
bûye eylûl li zozanè
ne kanî man ne cûbar è…
ey gönül ! bizden geçti artık nisanlar
hani nerdedir ki o aylardaki havalar ?
artık Eylül ayına girmiş oldu yaylalar
geride ne çeşme ne ırmaklar vardır…
"içimizde şeytan var… can kırıkları var. nefret var, yalanlar var… bir yanımız bizi çoktan terk etmiş, kaçıyor… melankoli ve hüsran var… keşke bazı geceler hiç sabah olmasa..."