“Herkes ne zaman ölür
Elbet gülünün solduğu akşam.”
Turgut Uyar’ın müthiş derecede hüzün kokan mısralarının bu kitaba ad olmasının manidarlığını böylece okuyan/okumayı düşünen/okumayan herkes anlamıştır ya da anlayacaktır.
Yazar ÖZ “Anı, belge, anlatı karışımı bu kitabı dilerseniz bir roman gibi okuyun; yeter ki sizde bıraktığı hüzün kalıcı olsun.” diyor. İnanın hüzün baki kalıyor. Henüz yeni bitirdim kitabı ama içeriği öyle derin hazırlanmış ki hüznü hep içinizde kalır cinsten.
6 Mayıs 1972 gecesi 3 Fidan’ın ölüme gözü kara, bacakları bile titremeden giden yiğitlikleri bir bir gözler önüne seriliyor.
6 Mayıs 1972 öncesi yaşanan 12 Mart Askerî Darbesi, ’68 Kuşağı’ diye anılan direnişte yer alan onlarca gencin neler yaşadıklarını kitapla sınırlı kalmayarak daha ayrıntılı öğrenmek isteyeceksiniz. Bir yandan okudum bir yandan araştırdım. Yeteri kadar kaynak olmasa da kendi zihnimde detaylandırdım.
Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan, Hüseyin İnan ve diğer devrimcilerin hayatlarının belli kesitlerini merak edenler için ve özellikle Deniz Gezmiş’in Erdal Öz’den yaşadıklarını romanlaştırmasını rica etmesi üzerine yazarın gayet anlaşılır, açıklayıcı ve akıcı bir üslupla kaleme aldığı müthiş hüzün dolu anlatısı…
Üstelik anlatının devamını da Defterimde Kuş Sesleri adlı kitabında bulabilirsiniz.
Gülünün Solduğu Akşam isimli romanlaştirilmiş kitaptan bilirler. 68 kuşağının devrimci liderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan ve diğerlerinin tanıklıklarinda yazılmış bu olağanüstü romanı ile. Bu kitap bizzat Deniz 'in isteği ile yazılmıştı. " Bizi sen yazacaksın" demişti, Deniz, Erdal Öz'e. Erdal
Defterimde Kuş Sesleri kitabında da rastlayınca alıp okuyayım dediğim ilginç kitaplardan birisiydi. Bu kitabın devamı olan 
Banko kitabını da aldım okuma listeme de ekledim. Güzel bir
