160 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Farklı zamanlardan farklı insanların aynı konu üzerinde tarihe göre ilerlemesi. Geçmişte IV. Murat zamanında yaşamış bir cellat; şimdi de akıl hastanesine kapatılmış deli bir ressam; gelecekte de bir dedektif taşlı ejderha işlemeli kolyeyle karşılaşır ve hayatları değişir. Aynalı Ejder tarikatı olarak kendilerini adlandıran bir takım insanla kolye uğruna karşı karşıya gelirler. Tarikatin içine giren bir "fevkalbeşer" olur.  Üç karakter verilir ama bu üç karakter birbirleriyle elbette karşılamazlar yani kitap üç ayrı zamanda işlenir. Okuması zevkliydi bu açıdan bence. Üçü de kolye peşinde giderken geri dönülmez günahlar işlerle. Sonunda da tarikat mensuplarıyla karşılaşırlar. Kurgusu düzgün ve tutarlı ilerledi fakat sonu yoktu. Çok havada kaldı olaylar. Efsane okuyup "vay demek öyle" deyip kapamaktan öte gidemedim maalesef kitapta... Vurucu sonlardan hoşlanıyorsanız hayal kırıklığı olabilir bu kitap sizin için.
Fevkalbeşer Sair Bey ve Suskunluğu
Fevkalbeşer Sair Bey ve SuskunluğuÖmer İzgeç · İthaki Yayınları · 202363 okunma
324 syf.
6/10 puan verdi
Bu kitap çok daha fazlasını hak ediyordu. Bütün içtenliğimle, beğenmek için okumaya başladım bu kitabı ama hem çok fazla çeviri hatası vardı hem de açıkçası ana karakter kıza çok sinir oldum. Bilmiyorum, belki bu da çeviri yüzündendir. Öncelikle beğendiğim şeyleri sıralayayım. İlk olarak, zaman kırılmaları çok tatlıydı. Şimdiki zaman ve geçmiş arasında gidip gelmeler kafa karıştırıcı değildi. Her seferinde bir yıl sonraya gelmek ve sadece yazın yaşanan olayları okumak kitaba akıcılık katıyordu. İkinci olarak, karakterlerin birbirlerine zıt iki tip olmalarını beğendim. Güzel bir arkadaşlıkları olduğu okura iyi aktarılıyordu. Beğenmediğim kısımlar: 1. Çeviri dehşet kötü. Yurtdışında nasıl sevilmiş bu kitap diye düşünürken aslında sorunun çevirmende olduğunu fark etmek bende hüsran yarattı. 2. Bazı kısımlar çok "cringe". Yine çeviriden kaynaklanıyor olabilir ama yani bu nasıl bir konuşma üslubudur? Ortaokulda bile daha gerçekçi diyaloglar yazabilirdim. 3. Polly... Tamam en farklı, en deli, en özgür ruhlu kız sensin anladık. Sus artık. Alex'ten ne kadar farklı biri olduğunu göstermek için kızın özelliklerinin fazla abartıldığını düşünüyorum ve bence bu da kitaba çok yapay bi tat katmış. Beğenmedim. Önerir miyim? Kendi dilinde okunacaksa bence kötü bir kitap olmayabilir. Ama Türkçesini hiç mi hiç beğenmedim. Güzelim konuya, güzelim "friends to lovers"a yazık edilmiş. :(
Tatilde Tanıştığımız İnsanlar
Tatilde Tanıştığımız İnsanlarEmily Henry · Epsilon Yayınevi · 2022686 okunma
Reklam
352 syf.
1/10 puan verdi
Büyük bir beklenti içerisinde başlamamış olmama rağmen beni tamamıyla hayal kırıklığından çok, beğenerek okuyan kişinin aksine benim bu kitabı okuyup onların gördüğü neyi görmediğimi düşünüyorum. Romanın türünün dark romantizm olduğunu biliyorum fakat böylesine bir şeyi normalleştirebileceğini düşünmemiştim ya da bu tarz şeyler bana pek hitap
Duygusuz
DuygusuzCelia Aaron · Pukka Yayınları · 2023534 okunma
280 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Beni bir anlasan
Hiç tanımadığınız, görmediğiniz birine sadece yazdığı mektupları okuyarak aşık olabilir misiniz? Üstelik bu mektuplar size yazılmadı... Deli dolu komiser yardımcımız Afşar olursa söz konusu kişi aşık olur hem de sırılsıklam. İçini döküp kendini anlattığı Habibe'nin onu anlayacağından o kadar emin ki gözü kapalı onu sahiplenip himayesine alıyor. Bir yandan işini yapmaya çalışıyor bir yandan da çocukluğundan beri bitiremediği hesaplaşmalarıyla cebelleşiyor. Birbiriyle bağlantılı cinayetlerin sayısı arttıkça Afşar'ın sorunları, sorgulamaları da içinden çıkılması zor hale geliyor. Habibe ise kendi kapalı dünyasında sağlam inancına sığınıp yaşadıklarını kabullenme, onlarla kendince başa çıkmaya çalışan, Afşar'ın etrafındakilerin tabiriyle tırnağına kadar kapalı kızımız. Gerçek anlamda ayrı dünyaların insanları olan karakterlerimizin yolu öyle bir kesişiyor ki okudukça "N'olur sonu tahmin ettiğim gibi bitmesin." dedirtiyor. Aşk, psikolojik gelgitler, macera dolu akıl almaz bir kurgu. Yazarımızın emeğine sağlık.
Sana Kendimi Anlatsam
Sana Kendimi AnlatsamMehtap Soyuduru Çiçek · Yediveren Yayınları · 202349 okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
"Düşmek ise öğrenmenin bir başka yolu. Yara geçer, belki yaranın izi de geçer ama sana öğrettikleri, içinde bir bilge yetiştirir." Düşmez kalkmaz bir Allah'tır diyeceğim... Var, var acının verdiği bir bilgelik gerçekten de var. Bilgelik her şeyi bilmek değil bence; tüm duygularını tanımaktır. Tarifi biraz zor bana göre, ama değişik
Hare
HareŞule Alkış · Destek Yayınları · 2019223 okunma
188 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Hayatı yansıtan, hayat kadar ilginç, kısa ama etkileyici hikayeler...
Açılmaya açılmaya açılmayı unutmuş bir kapı nereye açılır? Yaşamaya yaşamaya yaşamayı unutan insanlar nasıl nefes alır? Peki insan, bir tren istasyonunda yahut bir dağ evinde, ölümden başka neyi bu kadar çok bekleyebilir? Merhaba dostlar. Güray Süngü'nün okuduğum ilk kitabı olan "Deli Gömleği"nin incelemesiyle karşınızdayım.
Deli Gömleği
Deli GömleğiGüray Süngü · Ketebe Yayınları · 2021961 okunma
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.