TAŞTIN YİNE DELİ GÖNÜL
Taştın yine deli gönül
Sular gibi çağlar mısın
Aktın yine kanlı yaşım
Yollarımı bağlar mısın
Nidem elim ermez yâre
“Anlatsam hisseder misin bir yerlerde acımı? Soruyorum sadece. Özler miydin sevseydin eğer beni? Anlatamıyorum... Olmuyor... Tek başıma olduğum zamanlarda ağlıyorum sadece. Kimseler sormasın ‘Neden?’ diye. Nefessiz kalana kadar ağlıyorum. Kendimi toparlayınca da resmine bakıyorum uzun uzun. Acaba diyorum, özler mi beni? Gerçekler... İşte özlemezsin. Biliyorum... Acı bu değil mi? İşte deli gibi sevdiğin adamın bir kere bile aklına gelememek. Sen acı çekme diye ben aklımdan çıkartmıyorum seni...”
YASAKLIM sen benim kendimden bile kaçtığım yasaklımsın. Ne benim eller im donuna bilir sana nede senin ellerin bana. . . . Biz imkansızız bilmez/misin sevgili. Ben duyguların en tutku/lusunu sende tattım sende yaşadım ilkleri hayalımde. Düşümde, aldığım her nefeste sen vardın... Seninle kurduğumuz hayallerimizi , ümütlerimizi senden sonra toprağa gömdüm... Seni deli gibi sevsem/de sana seni seviyorum diyemem artık..... Biliyorum ki yüreğimden dökülen her tatlı söz senin kalbine hançer. Benim kalbime zehirli bir ok gibi batacak ,yaralayacak senide benide...! Ahh cann...!!! Bundan sonra biz değilde sen ben olanlar var olacağız.. Gülüm.,,, sevda/lar aşk/lara kapattım yüreğimi.... Ve yokluğunu astım gözlerime baktıkça yok oluyorum gözlerinde sevdiğim
- Fareye demişler ki ... "Şu delikten çık bu deliğe gir, sana bir tulum peynir vereceğiz" demişler. Fare bakmış bakmış da "olmaz" demiş. "Neden yahu! Sen deli misin?" diye şaşmışlar. "Yol yakın, navlun çok. Bunda bir itoğlu itlik var" demiş.
Sayfa 133 - Navlun : 1.
taşımak için gemiye yüklenen eşyanın tümü, yük.
2.
geminin yük taşıma ücreti.Kitabı okudu
Tabii ki bilmiyor, deli misin sen? Bana ne zaman baksa aklına zehirler ve yanan insanlar gelir. Bir erkek karısının yeni bitmiş çimenler gibi olmasını ister, taze ve saf.
Sayfa 175 - MedeiaKitabı okudu
"Ne? Bana bunu söyleyecek kadar küstah mısın? Biraz fazla cesursun. Üstelik benim odamdasın. Deli gibi parmaklarını sürttüğün benim duvarım. Benim odam
benim duvarım! Ayrıca söylediklerin küstah olduğu kadar gülünç de. Yaradılışının seni benimle böyle konuşmaya zorladığını söylüyorsun. Öyle mi? Yaradılışın zorluyor, öyle mi? Senin yaradılışın böyle demek. Yaradılış benim ve sana dostane duygular hissediyorsam sen de başka türlü olmamalısın."
Sayfa 46 - MAVİÇATI - 2.BASIM - Çeviren: Derya Öztürk
