Yaptığı sistem eleştirisi ile zamanında yasaklanmış olan kitap o kadar doğru yerlere ince ince temas etmiş ki ilk bakışta anlaşılmasa da sonradan görülebiliyor yasak edilmek istenen. Özellikle en sondaki "sırça köşk" masalı devlet oluşumuna eleştirisi ile en vurucu kısım. Bunun dışında benim en ilgimi çeken, aslında kitapla ilgili hiç bahsini duymadığım bir kısım oldu. "Masallar" içerisinde yer alan bu kısım kitabın genel havasından, ve hatta yazarın tanıdık tarzından da bütünüyle farklı bir kısım. "Devlerin ölümü" masalında "ne kadar büyüklenirsen büyüklen eninde sonunda hayata yenileceğin gün gelir" mesajı, dinazorların hüküm sürdüğü dönemden alegorik biçimde bahseden bir masal ile verilmiş. Dinazorların ardından dünya hükmünü, güç veya devasalık ile değil aklı ile devralan insanın, memelilerden peyda olup zaman içinde aklen gelişimine değinilerek evrim teorisine atıfta bulunmuş. Dönemin zihniyeti düşünüldüğü zaman bu kısmın da epey tepki almış olabileceğini düşündüm. Edebiyatımıza yön veren yazarların bilimsel konular üzerinde de düşünmüş olmaları fakat yaşam ve sistem şartlarından dolayı bunlara belki de düşünecek vakit bile bulamamaları benim için salt dönemin talihsizliğiyle açıklanabilir.
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202057,1bin okunma
( Nuh’un büyükbabası Enok )
_Meleklerin Düşüşü ve Masonluk_
_İnsanoğulları çoğalınca, güzel ve alımlı kızları oldu. Melekler, göklerin çocukları onları görüp şehvet hissettiler. Birbirlerine dediler ki: “Gelin insanların arasından kendimize eşler seçelim ve onlardan çocuklarımız olsun.” Liderleri Semyaza onlara dedi ki: “büyük bir günahın cezasını
_Agarta, tanrısal üstün ırk Aryanların yaşadığı iddia edilen yer altı imparatorluğudur. Başkenti ise Şambala’dır. Agarta iyiliği, Şambala kötülüğü temsil eder. Dünyada yaşanan tüm olayların Agarta-Şambala mücadelesinden ibaret olduğu iddia edilir. Agarta, teozofik ve ezoterik kaynaklara göre önceki devrenin sonlarına doğru Mu ve Atlantis' ten