Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
IMF ve Dünya Bankası, bugün Türkiye’de, toplumsal yaşamın hemen tümünde, karar süreçlerini belirleyen mutlak egemenler durumuna gelmiştir. Bu egemenlik; Duyunu Umumiye işleyişinden ve 1920 Sevr’inin ekonomik–siyasal koşullarından daha derin ve etkilidir. Aynı onlar gibi, doğrudan Türkiye’deki kamu işleyişinin etkisizleştirilmesine yönelmiştir. Çökertilen ulusal ekonomi, ağır borç yükü ve dış karışmalara açık siyasi–hukuksal varlığıyla, Türkiye bu tür yönelmelere karşı artık direnemez durumdadır.
Sayfa 156Kitabı okudu
70 Cente Muhtaç Duruma Geldik
...Ancak, 1977 yılının ortalarına gelindiğinde büyük miktarlarda kısa vadeli borç birikmiş, kamu kesimi dış borçları ödeyemez duruma gelmişti. Dönemin başbakanı Süleyman Demirel bile "70 cente muhtaç" duruma geldiğimizi söylemekteydi.
Sayfa 244 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Düyun-i Umumi'ye Giden Süreç - Kısaca -
Osmanlılar ilk kez 1852'de Avrupalılardan borç aldılar. Ali Paşa, Abdülmecit'ten ve belki hükumetten de gizli olarak 50 milyon frank tutarındaki ilk borç antlaşmasını imzaladı.83° Kırım Savaşı sırasında ve savaş sonrasında devletin hızla borçlanıl dığını görüyoruz. 1854'ten 1874'e kadar ge çen 20 yıl içinde tam onbeş kez yeni borç antlaşmaları
Sayfa 427Kitabı okudu
Dış yardım ve borçlanmaya direnmenin önündeki en büyük engel yoksulluktur. Bunu borç verenler de alanlar da iyi bilirler. Yapılacak işlerin ve karşılanması gereken gereksinimlerim yarattığı baskı, borçlanma ile bağımsızlık duygusu arasında çelişkiler yaratır. İnsanlar açken, yaşayabilmek için çalışabileceği işi yokken, yöneticilerin dış borca direnmeleri çok zordur.
Toplumsal ve doğal sermayesinin paraya dönüştürülmesine direnen her yönetim baskı görür ve cezalandırılır. Aristide neoliberal politikalara karşı çıkıp 1991’de ve 2004'te darbeyle devrildiginde Haiti’de olan buydu; 2009’da Honduras’ta aynı şey yaşandı; tüm dünyada yüzlerce, yüzlerce kez aynı şey oldu. (Ancak yöntem Küba’da ve daha yakın
ATATÜRK OLMASAYDI BELKİ TÜRKİYE OLMAZDI
Yabancı şirketler ekonomideki yerlerini korumaktadır. Özellikle demiryolları, elektrik ve ulaştırma şirketleri, İstanbul ve İzmir rıhtım işletmeleri yabancı şirketlerin elindedir. Bütün bu olumsuz faktörlere ek olarak genç Cumhuriyet, Düyun-u Umumiyenin 86 milyon liralık dış borcunu devralmıştır. 1930'dan itibaren ödenmesine başlanan bu borç ancak 1954'te kapanabilecektir.
Sayfa 232Kitabı okudu
Geri158
878 öğeden 871 ile 878 arasındakiler gösteriliyor.