Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
240 syf.
10/10 puan verdi
Bir çok çocuk gelişim kitabını unutturan kitap. Yazar hiç kimsenin deginmedigi bir çok alana deginerek çok farklı bir metod uyguluyor. Keşke anne olmadan önce okusaydım dediğim eser. Yanlış anne baba tutumlarını ebeveynin psikolojisinj bozmadan ele almış. Karşılaştığımız bir çok olayı tek bir eserde çok makul bir fiyata bulabileceğimi hiç dusunmemistim. Kitaptan hiç alıntı paylasmadim çünkü eserin tümünü paylaşmış olurdum... Yazar on kitapta bulamadığımız bilgileri tek kitaba sigdirarak dünya tarihinde yeni bir Doğan Cüceloğlu imajı çizmiş... Ama en kötü yanı ülkem insanı yazarı tanımıyor... Kesinlikle ebeveyn olmadan önce ve olduktan sonra okuyun... Ve her şeyden önemlisi eseri okuduktan sonra asla ödünç vermeyin bir başvuru eseri olarak kitapliğinizda kalmalı...
Merhabalar,
Eğer hayatını, ilişkilerini, düşüncelerini yoluna koymaya çalışan biriyseniz bugüne kadar en az bir kişisel gelişim kitabı okumuşsunuzdur. Biraz büyük bir genelleme olacak belki ama hepsinden geriye kalan "Kendinize değer verin vs." gibi cümleler benim için.
Bu kitaptan geriye ne kaldığını sorarsanız, ilk aklıma gelen cümle:
"Hayat bir ekip işidir."
Evde, okulda, iş yerinde... Ekibi benimsediğiniz ve ekibe katıldığınız zaman akışa dahil olmuş oluyorsunuz. Ekip hep insan mıdır Elif derseniz, bir dağ başında ya da ıssız adada değilseniz evet maalesef.
Doğan Cüceloğlu her konuya çok ümitvar yaklaşmış, benim aksime. Kitap boyunca karşımda sakin gülümsemesiyle konuşan birisi varmış gibi hissettim. Hocam bu kadar da olmaz dediğim kısımlar da oldu; haklısınız dediklerim de.
Kitap genel olarak hoşuma gitti; soru-cevap biçiminde, sade ve anlaşılır diliyle herkese önerebileceğim kitaplar arasına girdi.
Son olarak aklımda kalan bir diğer alıntı: "Kötü insanlar değiliz ama her türlü kötülük beklenebilir bizden." diyor Türkiye için, daha haklı bir cümle var mıdır bilmem.
İyi okumalar dilerim.
Altın Kalpli Çocuk
Enrico,ilkokul üçüncü sınıfa giden bir çocuk. Ve kitapta,onun günlüğünden alıntı yapılarak yazılan başarılı bir eser.
Kitabı okurken aklıma hep rahmetli Doğan Cüceloğlu'nun:
"Mükemmel değil,
Merhametli çocuklar yetiştirin.
Karıncaların ezmeyen,
Ağaç dallarını kırmayan,
Çiçekleri ezip geçmeyen,
Sevgiyi hissetmeyi ve
Hissettirmeyi bilen çocuklar."
Sözü geldi aklıma.Enrico merhametli,dürüst,paylaşmayı bilen,arkadaş canlısı,empati kurabilen, yardımsever,büyüklerine saygılı,küçüklerini seven bir çocuk.Anne babası onu çok güzel yetiştirmiş.Eğitim evde başlar sözünü ispatlarcasına .Enrico çok sanslıymış.
Çocuk kitabı deyip geçmeyin okuyun,çocuklarınıza da okutun derim.Şimdiden iyi okumalar.
Doğan Cüceloğlu'nun "Savaşçı" adlı kitabı, insanın içsel çatışmalarını anlama ve çözme yolculuğunu derinlemesine ele alan bir başyapıt olarak öne çıkıyor. Kitap, 1999 yılında yayımlandığından beri psikoloji ve kişisel gelişim alanında geniş bir okuyucu kitlesi tarafından ilgiyle okunmuş ve tartışılmıştır. Kitap, özellikle bir
Yaşamında kendisi olarak var olmamış biri duygu, düşünce ve davranışlarıyla yaşamı özgürce kucaklayabilir mi?
Üniversite öğrencisi Timur ile emekli profesör Yakup Bey tesadüfen tanışırlar. Yakup bey, Timur’un gözlerinde duygu, düşünce ve davranışlarıyla yaşamı özgürce kucaklayamayan, özüne ulaşamamış bir gencin iç yalnızlığını ve burukluğunu görür. Timur, o karşılamadan sonra Yakup Bey’le yaptığı sohbetlerle, kültür robotluğundan şahsiyet olmaya giden bir özgürlük yolculuğuna çıkıyor.
Kitabı okuduktan sonra kendimi sorgulamaya başladım ve aslında hepimizin bir kültür robotu olarak doğup büyüyüp ve yine kültür robotu olarak öldüğümüzü anladım. Bir şahsiyet olma yolunda bende Timur gibi arayış içerisindeyim..
Kitaptan sevdiğim birkaç alıntı paylaşmak istiyorum.
#235529027
#235274362
#235189100
#235274362
On bir yaşında kör olduğu halde azmini ve zekasını kullanarak hukuk fakültesini bitiren, öğretmenlik yapan Gültekin Yazgan’ın hayat hikayesini anlatan kitapta herkesin kendi hayatı için çıkarım yapıp ders alacağı çok yer var. Tabi daima arkasında duran eşi Tülay Yazgan da ayrı bir ibretlik hikaye. Kör olmasına rağmen daktiloyla yazabilen, ders anlatan, diğer körler için elinden geleni yapmaya çalışan, TÜRGÖK’ü kuran -yazarın deyimiyle bu örnek- “kahraman” hiçbir engeli olmadığı halde hiçbir iş yapmayan, başaramayan insanlara da bambaşka bir ibret vesilesi.
Gültekin Yazgan’ın hayatını anlattığı ve Doğan Cüceloğlu’nun onu tanımasına vesile olan Kör Uçuş adlı kitaptan o kadar çok alıntı var ki o kitabı da okumuş gibi oldum neredeyse. Biyografi olduğu için yazarın diğer kitaplarından daha farklı fakat içindeki mesajlar tamamen yaşanmış ve tecrübe edilmiş. Baştan sona gerçek hayattan örnekler sunan bir kitap.
"ÖĞRETMENLİK YAPMAYINIZ, ÖĞRETMEN OLUNUZ…”
Kitap, birbiriyle bağlantılı konuların ele alındığı yirmi iki bölüme ayrılarak oluşturulmuş. İlk olarak Doğan Cüceloğlu ve İrfan Erdoğan’ın “teşekkür” yazıları ardından da Doğan Cüceloğlu’nun yazmış olduğu “giriş” yazısı bizi karşılıyor. Eğitim, öğretmen ve öğretmenlikle ilgili kavramların çerçevesinde eğitim ve öğretmenliği etkileyen çevresel
Yorum
Evlenmeden önce herkese okunmasını tavsiye ederim. Bazı kısımları çok üstün körü anlatılmış. Daha detaylı bi anlatım daha fazla soru işaretini giderebilirdi
Kitap sohbet havasında olduğu için bir anda okuyup bitirmek istemedim.Bazen hiç okumadığım günler oldu ve nerdeyse bir ay kadar sürede bitirdigimi fark ettim.Fakat buna rağmen ,hayata bakış açıma bir şeyler katan güzel bir kitap oldu .Özellikle Nasıl Biz Oluruz ve Toplum Nasil Dönüşür kısimlari en sevdiğim bölümlerdi.Tavsiye ederim okuyun :) ve en sevdiğim alıntı ile bitireyim
Ne zaman bu toplumun gençleri fütursuzca ekmeğe basmaya baslar,işte o zaman ben yas tutarim.Ulkemin çocukları saygısızca ekmeğe basmaya baslarsa ve kimse bunu umursamazsa,işte ben o zaman umudumu kaybeder,ağıtlar yakarim.İşte o zaman bu toplumun değerlerini kanser sarmis demektir.Cabamiz bunun hiçbir zaman olmaması için .
2024-cü ilin ilk kitabı
Salamlar, əziz kitabsevərlər
Doğan Cüceloğlunun kitablarından alıntılar qarşıma çıxanda çox bəyənirdim və bu sayədə kitablarını oxumağa qərar verdim. "Yaxşı ki, oxumuşam" deyirəm, çünki kitab bu günə kimi oxuduğum ən möhtəşəm və faydalı kitablardan biri oldu.
Kitabı oxuduqca insan olaraq "Həqiqətən özümüzü tanıya bilirikmi? Nə istədiyimizi bilirikmi?" kimi üzərinə düşünməli olduğumuz bir çox sual olduğunu bir daha anladım. Kitabda müxtəlif insanların həyat hekayələrinə yer verilməsi isə məni daha çox düşünməyə məcbur etdi.
Bir sözlə, hər kəsə bu kitabı oxumağı tövsiyə edirəm
Sonluğu kitabdan bir alıntı ilə bitirim:
"Evlilik, bir çiçekçi dükkânı gibi size farklı olanaklar sunar; çiçeklerden nasıl bir buket yaratacağınız size kalmış..."
İnşə Allah hər kəs gözəl bir çiçək buketi yaratmağı bacarar
