Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
ANNEYİ ÖLDÜRMEK SURETİYLE KARISINA DERS VERMEK
Qingshan komününde dört kişilik bir aile yaşıyordu: Anne Wang, oğul Wang, karısı Tarçın Çiçeği ve küçük oğulları. Bay Wang, bölgenin tarım makineleri fabrikasında çalışıyordu. Anne Wang ile gelini Tarçın çiçeği arasındaki ilişkiler, havadaki pozitif ve negatif elektrik yükleri arasındaki ilişkiye benziyordu. Bir araya geldiklerinde şimşekler
Reklam
Üç Gözlü Kuzgun
"Sen gerçekten bir karga mısın?" diye soru Bran. Ya sen gerçekten düşüyor musun? diye sordu karga "Bu yalnızca bir rüya," dedi Bran. Rüya mı? diye sordu karga. "Yere çarptığında uyanacağım" dedi Bran, kuşa. Yere çarptığında öleceksin, dedi karga. Gözlerini kapadı ve ağlamaya başladı. Sana söyledim. Tek çözüm uçmak, ağlamak değil. Hem ne kadar zor olabilir ki? Ben yapabiliyorum. "Senin kanatların var," Belki seninde vardır, bazı kanatların farklı biçimleri vardır. "Düşüyorum" Her uçuş, düşüşle başlar, dedi karga. Aşağı bak. "Korkuyorum..." AŞAĞI BAK! Bran aşağı baktı. Artık biliyorsun, dedi omzuna oturan karga. Neden yaşamak zorunda olduğunu artık biliyorsun. Bran, "Neden?" dedi anlamayarak. Düşüyordu. Çünkü kış geliyor. "Bir adam korkusuna rağmen cesur olamaz mı?" dediğini duydu kendi sesinin. Ve babası cevap verdi. " Bir adamın gerçekten cesur olabileceği tek andır korktuğu an. " Şimdi Bran, dedi karga aceleyle. Seçimini yap. Uç ya da öl. Ölüm çığlıklar atarak ona doğru geliyordu Bran kollarını açtı ve UÇTU.
Askerlikte herkese verilen klasik bir öğüttü, önden gitme alnına vururlar, arkadan gitme sırtına vururlar. Bir de buna benzer bir ata sözü de vardır, yukarda yatma yel alır, aşağıda yatma sel alır. Bu nedenle insanlar, ortada olmayı seçecek şekilde evrimleşmişlerdir. Bu da büyük çoğunluk demektir. Yani bir tür sürü güvenliği. Toplumda ise en
Onu sekiz geçtiğinde
Pardon saat kaç diye sordum yanımda otobüs bekleyen kadına. Onu on geçiyor dedi. Teşekkürler dedim.  Arkamı dönüp omzuma çapraz olarak taktığım çantamdan telefonumu çıkarıp çaktırmadan saate baktım. Hayır onu on geçmiyordu. Onu sekiz geçiyordu. On demek sekiz demekten daha mı kolaydı? Neden hep sayıları yuvarlayarak söyleriz ki? Altı geçseydi beş
Ayağı Karıncalı
Yalnız bir kadın sanmıştım önce Oysa kocasını aldatan biri Irmağın orda buluştuk Gece, Santiago gecesi, Işıklar sönüp birer birer Yanmaya durunca ateşböcekleri. Son birikintisinde şehrin Dokundum uykulu memelerine
Reklam
"Dilimize yapışıp kalmış, insanlıktan söz ederken hep insanoğlu diyoruz. Böylelikle dünya nüfusunun bir kısmını yani erkekleri kastediyoruz aslında. Ama bu kullanım zaman zaman işe yaramıyor değil. Mesela savaştan söz edilirken "insanoğlu"ndan doğru söz olamaz. Çünkü savaşları insanoğlu yapıyor, insankızı değil. Amazonlar söylencesini saymazsak tarih boyunca milyonlarca erkek birbirine giriyor, dönemin silahlarıyla birbirini parçalıyor. İnsan kızları ise çocuk doğuruyor, besleyip büyütür. Tarih genelde erkeğin yıkıcılığına ve saldırganlığına, kadınınsa yapıcılığına ve şefkatine sahne oluyor yani."
Kalb-i Sürur
İnsan bu dünyada neyi arar diye düşündüm ve çok fazla verilebilecek cevap geldi aklıma. Her insanın aradığı farklıydı belki de bundandır sebebi. Ama en temel cevap sürur, mutluluk değil midir? Medar-ı sürur arayışı içindeyiz hepimiz ama elde ediş yollarımız farklı, benim mutlu olacağım belki bir başkasını üzer, bir başkasının mutluluğu beni. Ama özümüzde hepimizin amacı mutlu olmaktır bir ömrü bunun için yaşarız. Doğru yaşadıkça sürura erer insan ama herkesin doğrusu da farklıdır. Mesela bir mümin yalnız başına mutlu olamaz çünkü ümmet bilinci olan insan için bir olmanın verdiği huzur başkadır. Hak yolda ilerledikçe, rabbinin emirlerine yasaklarına uydukça mutluluk kaplar içini. İnsanın varoluş amacının, fıtratına uygun yaşamın içinde olmanın verdiği bir mutluluktur bu. Elbette dünyalık şeyler de mutlu eder bunun peşinde de koşar, nefis bunu da arzular ama dengeyi korumak bize düşüyor. Dünya mutluluğu değil ahiret mutluluğunun gerçek olduğunu unutmamak gerekir. Zaten insan yaşarken tam anlamıyla kalbi sürura eremez. Arayış ömür boyu devam eder hep eksik gelir o mutluluk, sanki aradığı tam olarak bu değildir. Son nefesini verene kadar arar. İşte bunun sebebi esas arayışın vuslata ermek olmasıdır. O'na kavuşunca, cenneti kazanınca artık kalp mutmain olur, sürura erer. Allahım senin yolunda sevinçlerle dolu, mükafatında. Bizi başka yola saptırmadan dosdoğru sana ulaşmayı nasip et 🤲🏻 (Öyleyse mutluluğu bulmak için dua eder dua beklerim ✨)
Edep; Müridin kendi nefsine, ihvanına, mürşidine ve Allah’a karşı uyması gereken kurallardır. Bu kurallara uymak vuslat vesilesidir. Edebe uymayanlar lütuftan mahrum olurlar. Ne güzel söylemiş büyüklerimiz “Edeple gelen lütufla gider” diye. Pirimiz Abdülkadir Geylani Hz.leri “Bir edep için, binlerce derviş feda olsun. Edep gittiğinde onu geri
Umut
“Her insan bir ada” diyordu Çanlar Kimin İçin Çalıyor adlı romanında Ernest Hemingway. Hep önemli bir sembol oldu zaten ada insanlık hallerini anlatmak için sinemada da edebiyatta da. Tıpkı Güney Kore Sineması’nın nadide örneklerinden “Kim’in Adası” filminde olduğu gibi. Modern dünyanın parçalanmış ve kaotik dünyasından bir kaçış noktası,
Reklam
Sana güvenmeyi tercih etmiştim ama güvenimi böyle kıracağını bilemedim.. Bu kadar kusursuz olamaz biri demiştim doğru demişim kusursuz olduğun kadar altında yatan şeyler de varmış. Keşke güvenimle bıraksaydın beni yeniden incinecek kadar gücüm yoktu aslında yaptığının altında eziliyorum…
Bilimin teleolojiyi ortadan kaldırdığı fikri bence yanıltıcı. Modern bilimsel dünya görüşünden söz eden pek çok insanın “rastgele” ve “tesadüfi” gibi kelimeleri kullanması ilginçtir. Bu da bizim yalnızca kozmosun yüzündeki tesadüfi bir çarpma olduğumuz izlenimini bırakıyor. Elbette bu da tamamen doğru olamaz. dusunbil.com/ruhunu-aramakta...
Aslında din diye bir şey yok. Sistem var... Zaten Diyn sistem demektir... Ve Muhammed-i Frekans sistemi, arınmak için muhtelif teklifler getirmiştir... Ne saçma sapan tarikat liderleri nede başkası, bir başkasına kesinlikle kefil olamaz, şefaat edemez... Çünkü şefaatin ne olduğu dahi yanlış anlaşılmış, yanlış değerlendirilmiştir... Eğer Allah
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.