Yayınlandığı yıl yasaklanan bu roman, birçok ödüle layık görülmüş ve daha nice ödülleri de hak etmiştir. Gezdiği yerlerde hikayeler anlatıp şiirler, şarkılar derleyen bir ozanın denk geldiği dayanılmaz bir hayat hikayesi. Çin yakın tarihine de tanıklık eden bu hayat hikayesi okuyucuyu sarıp sarmalayan bir duygu yoğunluğuna sahiplik ediyor. Dikkat, bu romanı okuduğunuzda etkisinden kurtulana kadar hayatınıza üzülecek, dertlenecek yeni bir yaşanmışlık katacaksınız!
"Bu bebek doğar doğmaz annesiz kaldı," dedi Jiazhen. "Adı Kugen (acıkök) olsun." işte bu bölüme geldiğinizde artık dayanamayacaksınız. Bu cümleler Fugui isimli bir köylünün dramatik hayat hikayesinin bir özeti olacak. Devrimler, savaşlar, iç karışıklıklar, dikta yönetimler derken Fugui, talihli başladığı hayata, bütün talihsizlikleri yaşadıktan sonra bile veda edemiyor. Yaptığı yanlışların cezası, onun ve ailesinin kötü yazgısı olarak mı kesildi? Ne kadar yanlış yapılırsa yapılsın bir insanın başına onca kötü şey gelir de, hâlâ nasıl hayatta kalabilir, diye sorguluyorsunuz.
Bir kitabı tavsiye ettiğim zaman keyifli okumalar dilerim, ama bu kitabı elinize aldığınızda bir çırpıda bitirmek istemenize rağmen, keyifle okuyabileceğinizi hiç düşünmüyorum. Akıcı, sürükleyici ve duru bir anlatıma sahip olması okuyucu için yüksek bir konfor sağlıyor. Ama duygu yoğunluğu yüreğinizi bu konfor alanından uzakta tutuyor. Okuyun, muhakkak okuyun!