Bundan sonra Nadir Şah’ın bütün millete karşı çıkardığı (fermân-ı âlî) okundu ki, Türkçesi şöyledir: Fermân-ı Şahî Önce Allahu Teala’ya sığınırım. Biliniz ki, Şah İsmail-i Safevî, 1501 senesinde zuhur etti. Câhil halktan bir kısmını yanında topladı. Bu alçak dünyayı ve nefsinin isteklerini ele geçirmek için Müslümanlar arasına fitne ve fesad
Sayfa 253 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Hz. Ebu Bekr-i Sıddık (r.a.) Efendimiz methedildiği zaman; "Ya Rabbi! Bunlar beni, benim kadar bilmiyorlar, ben de kendimi,senin kadar tanımıyorum, kusurlarımı bilselerdi böyle konuşmazlardı. Onların bilmediği kusurlarımı affet" diye dua ederdi..
Reklam
Bedir Gazvesi Ramazân’ın 17. Gününde Vuku Bulmuştur
İki ordunun buluşup da hakla bâtılın birbirinden ayrıldığı, furkan niteliğini hâiz olan Bedir Gazvesi de Ramazân-ı Şerîf ayının on yedinci gününde gerçekleşmiştir. Abdullah ibnü Mes‘ûd, Ali ibnü Ebî Tâlib, Hasen ibnü Ali, Urve ibnü Zübeyr, Ebû Bekir ibni Abdirrahmân, Âmir ibnü Rabî‘a, Zeyd ibnü Erkam, Zeyd ibnü Sâbit ve Amr ibnü
Hz. Ebubekir vefat ettiğinde, miras olarak; bir cübbe, süt kabı ve yaşlı bir deve bıraktı. Allah'ın rahmeti ilk halife Ebu Bekir'i Sıddık'ın üzerinde olsun.
Cennetle müjdelenmiş on kişidir. Bunlar, hazret-i Ebû Bekr-i Sıddîk, Ömer-ül-Fârûk, Osmân bin Affân, Alî bin Ebû Tâlib, Ebû Ubeyde bin Cerrâh, Talha, Zübeyr bin Avvâm, Sa’d bin Ebî Vakkâs, Sa’îd bin Zeyd, Abdürrahmân bin Avf “rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecma’în.”
Yine Mücadele Suresinin sonundaki: "Allah'a ve ahiret gününe İman eden hiçbir milletin efradı Allah ve Rasulü İle zıtlaşanlar hakkında babaları olsa da, evladları olsa da, kardeşleri olsa da, milletdaşları olsa da muhabbet besleyemez. Cenab-ı Hak imanı ancak böylelerden yakınlık ve münasebetini kesenlerin kalbinde tesbit etti." (Mücadele/22) buyuruluyor. Bu ayet-i kerime, Uhud Muharebesi'nde babasını katleden Aşere-i Mübeşşere'den Ebu Ubeyde bin el-Cerrah ve kardeşini katleden Ubeyd bin Ömer, yahut Bedir Günü'nde dayısını öldüren Ömer b. el-Hattab ile oğlunu mübarezeye davet eden Ebu Bekr-i Sıddık Hazeratı hakkında nazil olmuştur. İslamiyeti ayağının altına alan Türk milletine karşı benim istifa hareketim, ashab-ı kiramın Kur'ân-ı Kerim’de medh ve takdir buyurulan hareketlerine nisbetle çok hafif kalır.Türkiye halkının baskı altında bulunmaları ise istibdat inkılâbına boyun bükmeleri ile kabule şayan bir mazeret olacağını sanmıyorum. Evvelâ, bu zorba gücü, önünde durulmaz bir hale getirmek derecesinde başına çıkaran milletin kendisidir.
Sayfa 408Kitabı okudu
Reklam
361 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.