Nutuk'da Hilafetin kaldırılması üzerine,
"Bilginize sunmalıyım ki, Şükrü Efendi Hoca ve onu ve imzasını ileri süren politikacılar, sultan veya padişah unvanını taşıyan bir hükümdar yerine, unvanı halife olan bir hükümdar koyarak konuşmuşlar ve iddialarda bulunmuşlardı. Şu farkla ki, herhangi bir ülke ve ulusun hükümdarı yerine dünyanın değişik yerlerinde topluluklar halinde yaşayan,
Kücüklügümden beri hep, ibni Sina, Cabir Endülüs İslam medeniyeti konuşur olduk onlarla büyüdüm, hep övünerek kırk yıl geçti İslam âlemi bir zırnık ileriye gitmedi... Almanya ikinci dünya savaşında yani 1945 te yenilmiş paramparça olmuş bir ülke... 1975 dünyanın en gelişmiş süper gücü, arada 30 yıl geçti kısa sürede... Aklım almıyor
Çağ, Yok Oluş, Benlik, İslam, Roşa
_TARİH ÖNCESİ DEVİRLER_
_İnsanoğlunun ortaya çıkışıyla başlayıp, yazının icadına kadar geçen dönemdir. Taş ve Maden Devri olarak ikiye ayrılır.
_1-Taş devri_
_a)- Eski Taş – Paleolitik devir: (M.Ö.2,5 milyon - M.Ö. 12.000) (avcı ve toplayıcı). Karain, Beldibi ve Belbaşı. Paleolitik Döneme ait ilk izlere İspanya’daki Altamira, Fransa’da Laskö
Atatürk, ulusal siyaset hakkında konuşuyor:
"Bildiğiniz gibi, Osmanlılar devrinde çeşitli siyasi görüşler izlenmişti ve izleniyordu. Ben bu siyasi görüşlerin hiçbirinin yeni Türkiye'nin siyasi oluşumunun görüşü olamayacağına inanmıştım. Bunu Meclis'e anlatmaya çalıştım. Bu nokta üzerinde daha sonra da çalışmaya devam edilmiştir. Bu konuyla ilgili, öteden beri yapmış olduğum
İbn Rüşd'ün hayatı
Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd. İslâm âleminde yetişmiş olan en büyük filozoflardan biridir. Batı'da "Averroes" unvanı ile bilinmekte olan İbn Rüşd 520/1126'da, dedesinin vefat ettiği yılda Endülüs'ün Kurtuba şehrinde doğmuş, 9 Safer 595/1198'de şemsî sene ile 72, kamerî sene ile 75 yaşında iken Fas'ın merkezi Merakeş'te vefat etmiştir. Babasının ismi Ahmed, dedesi- ninki Muhammed'dir. Her ikisi de fıkıh âlimi olup Kurtuba kadılığı yapmışlardı. Ameldeki mezhepleri Mâlikî, akaitteki mezhepleri Eş'arî idi. Filozof İbn Rüşd, dedesi de "İbn Rüşd Kebir" diye meşhur olduğu için ekseriye İbn Rüşd Hafid (torun İbn Rüşd) diye anılır. Dede İbn Rüşdün el-Beyan ve't-tahsil ile el-Mukaddimat isimli eserleri meşhurdur. Büyük bir fakih, yüksek bir âlim olan İbn Rüşd Kebir'in oğlu, İbn Rüşd Hafid'in babası olma Ahmed b. Rüşd için bir şerefti. İbn Rüşd, fıkıhla meşgul olan bir aileye, fakihler ve kadılar yetiştiren bir ocağa mensubtur. Bu ailenin, İbn Bacce ve İbn Tufeyl'in aileleri gibi Endülüs kabilelerine nisbeti meşhur olmadığı için hasımları ve muhalifleri, İbn Rüşdü Musevī saymışlardı.
İbn Rüşd'ün hayatı
Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd. İslâm âleminde yetişmiş olan en büyük filozoflardan biridir. Batı'da "Averroes" unvanı ile bilinmekte olan İbn Rüşd 520/1126'da, dedesinin vefat ettiği yılda Endülüs'ün Kurtuba şehrinde doğmuş, 9 Safer 595/1198'de şemsî sene ile 72, kamerî sene ile 75 yaşında iken Fas'ın merkezi Merakeş'te vefat etmiştir. Babasının ismi Ahmed, dedesi- ninki Muhammed'dir. Her ikisi de fıkıh âlimi olup Kurtuba kadılığı yapmışlardı. Ameldeki mezhepleri Mâlikî, akaitteki mezhepleri Eş'arî idi. Filozof İbn Rüşd, dedesi de "İbn Rüşd Kebir" diye meşhur olduğu için ekseriye İbn Rüşd Hafid (torun İbn Rüşd) diye anılır. Dede İbn Rüşdün el-Beyan ve't-tahsil ile el-Mukaddimat isimli eserleri meşhurdur. Büyük bir fakih, yüksek bir âlim olan İbn Rüşd Kebir'in oğlu, İbn Rüşd Hafid'in babası olma Ahmed b. Rüşd için bir şerefti. İbn Rüşd, fıkıhla meşgul olan bir aileye, fakihler ve kadılar yetiştiren bir ocağa mensubtur. Bu ailenin, İbn Bacce ve İbn Tufeyl'in aileleri gibi Endülüs kabilelerine nisbeti meşhur olmadığı için hasımları ve muhalifleri, İbn Rüşdü Musevī saymışlardı.
Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil.
Dünya tarihinin hiçbir döneminde İslam ümmeti böyle bir zillete dûçar olmamıştır. 15 asra yaklaşan İslam tarihinde de elbette Müslümanlar için katliamlar, soykırımlar söz konusu oldu. Doğudan harekete geçen Moğollar bütün Müslüman şehirlerini yakıp yıkarak, yerle bir ederek Anadolu'ya kadar
- Ben Müslümanım..!
●Hristiyan beni Endülüs'te, Çanakkale'de, Bosna'da, Irak'ta, Libya'da öldürdü,
●Budist beni Myanmar'da,
●Yahudiler Filistin'de,
●Hindular Keşmir'de ,
●Ateistler Yeni Zelanda'da öldürdü...
- Bunların hepsi benim
Evimi yuvamı yıktı, toprâğımı işgal etti,
Hastanelerimi, okullarımı yıktı,
Ambulanslarımı bombaladı...
Nice kadim şehirlerimi enkaza medeniyetlerimi harâbeye çevirdi,
Kadın erkek demeden, çoluk cocuk demeden, yaşlı genç demeden öldürdü...
- Fakat hâlâ terörist olan benim (!) öyle mi...?
#Gazze
#Filistin
İsveç'te Kur'an Yakılması Üzerine
Sanırım vakit Heinrich Heine'yi hatırlama vaktidir. 10 Mayıs 1933'de Nasyonal Sosyalist Alman Öğrenci Birliği üyeleri ve halk, o günkü adıyla Opernplatz'da, ateş yeminleri eşliğinde toplu bir histeri ile "sakıncalı" kitapları ateşe atarken aslında 1821 yılında Heinrich Heine'nin ortaya attığı meşum kehaneti hayata
ENDÜLÜS'TE İSLAM /ROGER GARAUDY
Batı dűnyası kendisini kaybetmiştir .Batı'yı çıldırmışçasına taklit eden diğer dünya Ülkeleri de ruhlarını kaybetmek üzeredir.Bu ruhunu kaybediş .Alkah'ını kaybediş,dolayısıyla manevi değerlere sırtınını dönüş ,hem Batı'yı ,hem de Batı ile birlikte bütün dünyayı intihara sürüklemektedir .
Bu intiharı önleyebilecek tek çare ,İslam'ın yeniden kendine gelmesi ,ilk Yüzyıllarındaki atılım ruhuna tekrar kavuşması ,tek kelimeyle dirilmesidir.
Soru: SON DÖNEMDE NEDEN HADİS VE SÜNNETLERE SALDIRIYORLAR?
EL-CEVAP: İslam dini,daha önce gönderilmiş olan Yahudilik ve Hıristiyanlığı nesh etmiş, hükmünü ortadan kaldırmıştır.sahabeler Allah'ın Hidayetini insanlara ulaştırmak için fetihler yaparak ve fethettikleriyerlerde ilim öğreterek ehl-i kitaptan çok sayıda kişinin müslüman olmasına vesile oldular.bir asırdan az bir zaman içinde Kudüs,diyar-ı