Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Ne kadar az gönül yapıyorsun?” Ara ara sor kendine: “Bir haftada kaç gönül yaptım?” Çek kendini hesaba, “Kaç gönül yıktım.” “Bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil.” Centilmence bir davranış, bir yol veriş, gönül yapmaktır. İşe tebessümle başlamak, bir selamı esirgememek dosttan, gönül yapmaktır. Geçiyor ömür. Durmuyor. Mizana çıkarılmadan önce, kırdığın gönülleri, yaptığın gönülleri dünyadayken teraziye koy. Tart. Sait Köşk
... lafını esirgememek istemişti, çünkü insanlar laflarını esirgiyordu, yeter artık demiyordu, çünkü kimse kendi kanaatini belirtmiyordu, ama dünyanın boka sarmasına hiç itirazları olmaksızın öylesine takılıyorlardı, çünkü insanlar başkalarını memnun etmekten, hayır demenin sonrasında çıkacak tatsızlıklardan kaçınmak için deveye hendek atlatıyorlardı, dünya bu yüzden boka sarmıştı, artık bunun bir parçası olmak niyetinde değildi.
Sayfa 126Kitabı okudu
Reklam
Başkaları için kendini esirgememek hoş bir şey!
Sayfa 99 - Engin yayıncılıkKitabı okudu
Eğer bir aydın, düşünmenin cefasını biliyorsa, bu cefayı şimdiye dek kıkırdayıp durmuş, yemiş içmiş, salak fıkralar anlatmış ve yaşamın güzelliğini bunda görmüş olan diğerlerinden de esirgememek gerekir.
Sayfa 22 - MonoKL YayınlarıKitabı okudu
"Üç şeyi her kim bir araya getirebilirse, hakiki imanı elde etmiş olur." Nedir bunlar? 1- Kendi aleyhinde de olsa insafı elden bırakmamak 2- Selamı hiç kimseden esirgememek 3- Yoklukta da varlıkta da sadaka vermek, infak etmek.
Ammâr b. Yasir (r.a)Kitabı okudu
“En iyi kalpli insanlar bile arada bir çok insafsız oluyor. Hayatımızı size bağlamak, yalnız sizi düşünmek, refahınızı hazırlamak, zevklerimizi keyfinize feda etmek, karşınızda el pençe divan durmak, sizden kanımızı bile esirğememek, demek bütün bunlar hava öyle mi ?”
Reklam
İnsanının bilgi seviyesini azlığı nedeniyle olan yorumlama eksikliği ve hataları sonucu, insan resmi çizme ve heykel yapma sanatlarının yasaklanmış olması ve halen bu düşüncede olan kişilerin varlığı oldukça üzüntü vericidir. Müzik ve nağmeli sesleri alıp insan ruhuna duygusal etki oluşturmak üzere hizmet etmek için yaratılmış olan müzik merkezindeki sinir hücrelerinin bu görevlerini ve insan ruhuna olacak etkilerini esirgememek, aynı zamanda yaratılışa uygun davranmak demektir. Çünkü müzik merkezinin insan beyninde olmasındaki amaç ve hikmet, kişinin duygusal yönünün gelişmesinde bir araç olarak kullanılması ve kişinin duygu yapısının, dolayısıyla olumluluğunun gelişmesine katkı sağlanmasıdır. Tersine, insanı bu duygudan mahrum bırakmak ise Şeytan taraftarlığına hizmet etmek demektir. Çünkü Şeytan'ın insanı Allah'a yakınlaştırmamak için kullandığı yöntemlerden biri de kişinin duygusuzluğu, katı oluşu ve merhametsizliğidir. Müzik ile ilgili sinir hücreleri gibi ayrıca resim ve heykel gibi güzel sanatlarla ilgili sinir hücreleri, uyarıldıklarında hemen duygusal beyni de uyarır ve kişinin huzur ve rahatlık duygusu hissetmesini sağlarlar. Dolayısıyla "Müzik ruhun gıdasıdır" deyimi bizce eksiktir ve bu deyimin "Müzik gibi güzel sanatların her türlüsü ruhun gıdasıdır" şeklinde olması daha doğru olacaktır.
Sayfa 41
"Bu yolda hiçbir şeyi ve gayreti esirgememek, artık üzerine bir farz olmuştur. Ne iyilik ve yardım yaparsan Allah için yap ve saklı tut!"
" Üç şeyi her kim bir araya getirebilirse, hakiki imanı elde etmiş olur: 1- Kendi aleyhine de olsa insafı elden bırakmamak 2- Selamı hiç kimseden esirgememek 3- Yoklukta da varlıkta da sadaka vermek,infak etmek "
Sayfa 509Kitabı okudu
Cennetin özlediği sahabi Ammar b. Yasir (ra)
Söz kişinin aynasıdır ya, bu sözünün üzerinden Ammar'ın nasıl bir şahsiyetini olduğunu da anlarız. Der ki:Üç şeyi her kim bir araya getirebilirse, hakiki imanı elde etmiş olur. "Nedir bunlar? 1-Kendi aleyhine de olsa insafı elden bırakmamak. 2-Selamı hiç kimseden esirgememek. 3-Yoklukya da varlıkta da sadaka vermek, infak etmek.
164 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.