Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bilir misiniz; hakiki sağlık insanın iç uzuvlarının nerelerde olduğunu bilmemesi imiş derler. Midenizin nerede olduğunu hissettiğiniz gün sıhhatiniz bozulmuş, hiç değilse mideniz rahatsızlanmış demektir.
Ne kadar iyi olursanız olun, daha iyi olmanız kabildir.
Reklam
Yalnız sizin, teker teker insanların hayatında değil, milletlerin hayatında bile eşref saatler vardır. O saatler gelmeyegörsün, milletler esaretten kurtulurlar; o saatler gelip çatınca ordular harikalar yaratırlar; insanların kaderleri o saatlerde değişir; talih o saatlerde adamın yüzüne gülmeye başlar.
Eşref saat gündelik yaşamımızda işlerimizin en iyi gittiği, kararlarımızın en isabetli olduğu, hükümlerimizde asla yanılmadığımız saattir. Sabahleyin 9'da mı, öğleyin 12'de mi, akşam 7'de mi gelir; gün ortasında mı, gece yarısında mı teşrif eder, bilinmez, ama o gelince en çetin meselelerimizi tereyağından kıl çeker gibi halleder, en çıkılmaz davaların içinden tüy gibi çıkarsınız.
Sizin için günün hangi saati iyidir, buradan bir şey söyleyemem ama bana sorsalar saatlerin en iyisi ne akşam saatidir, ne öğle saati ne de sabah saati. İnsanlar için en iyi saat muhakkak ki şu nasıl işlediği pek de bilinmeyen adına "eşref saat" dediğimiz saattir.
Reklam
143 syf.
·
Puan vermedi
Şevketrado-eşref saat
ilk okuldan beridir sevdiğim sohbet türünden ve içersinide bolca eleştirinin buluduğu bu kitap yazarımız tarafından radyo programcılı yaptı sırada anlattı hikâyeler ve sohbetlerden bütünleyip derlenmiş bir halde bizlere sunuyor gününüzün en iyi saatlerini ölçmek için eşref saatinizi anlaya bilmek için okuya bilceğiniz içierisinde kişilere ve olaylara bakış açınızı keliştire bilecek bir eser eşref saat...
Eşref Saat
Eşref SaatŞevket Rado · Elips Kitapları · 20052,892 okunma
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
İçinizde "Nedir bu saadet?" diye soranlar bulunur diye söylüyorum: Bu saadet her şeyden önce hayat­ ta olmak ise, ondan hemen sonra da sıhhatte ·ol­ maktır. Elimizin, ayağım'ızın tutmasıdır. Merdivenleri patır patır çıkabilmemiz, sağa, sola istediğimiz gibi seğirtebilmemiz, nefes alıp verdiğimizin farkına var­ mayışımız, kalbimizin, midemizin, böbreğimizin, safra kesemizin vücudumuzun neresinde olduğunu düşünmek lüzumunu bile hissetmeyişimizdir. Ağzı­ mıza iki lokma yemeği alıp zevkle çiğneyebiliyor, dünya nimetlerinin tadını alabiliyor muyuz? Ona bakmalı! Saadet bu yemeğin, dünyanın en usta aş­ çıları tarafından pişirilip gümüş tabaklar içinde önü­ nüze konmasında değil; hizmetçilerin, uşakların et­ rafınızda dört dönmesinde de değil, nasıl hazırlan­ mış olursa olsun, onu keyifle yiyebilmenizdedir.
Sayfa 141Kitabı okudu
Asla aşka ihanet etmeyiniz. Aşk dünyanın en kutsal şeyidir.
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
"Mehmed Âkif'i en iyi anlayan, en fazla seven ve ona en çok yardım eden bu zâttır. Âkif'in adı yaşadıkça, Abbas Halim Paşa da sevgi ve rahmetle anılmalıdır. Paşa'nın son saatlerini ve vefatını büyük üzüntü içinde Eşref Edib'e anlatan Akif Bey, şunları söylüyor: "Oracıkta diz çökerek birkaç saat içinde hatmini tamamladım. Sonra gözlerimi yüzüne diktim. Donmuş kalmıştım. Hiç ağlayamıyordum. Nihayet dayanamadım. Boynuna sarıldım. İşte ondan sonra ağlamaya başladım... O sırada şu kıta bana mülhem oldu: "Hepsi göçmüş, hani yoldaşlarının hiçbiri yok! Sen mi kaldın, yalınız kâfileden böyle uzak? Postu sermekse merâmın yola, serdirmezler; Hadi, gölgenle beraber silinip gitmene bak."
Sayfa 49 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
Zaten gençler, adam yerine konmak için yaşlanmayı, yaşlılar da hayattan zevk alabilmek için gençleşmeyi isterler.
Sözünde durmak
M.Akif bir gün arkadaşlarından Eşref Edip’le öğle yemeğinde buluşmak için sözleşmişlerdi. Eşref Edip Vaniköy’de oturuyordu; kendisi Beylerbeyinde. Öğleden bir saat evvel oraya gidecekti.o gün öyle bir yağmur vardı ki, her taraf sel oldu.Eşref Edip, Mehmet Akif’in böyle bir yağmurda gelmeyeceğini düşünmüştü.Bu sebeple hizmetçiye döneceğini söyleyerek, evden çıkup yakın bir komşuya gitti.Yağmur devam ediyordu.O evden çıktıktan bir süre sonra Mehmet Akif, o yağmura rağmen Eşref Edip’in evine gelmişti. Eşref Edip, evine döndüğünde onun geldiğini hizmetçiden öğrenmişti. Akif sırılsıklam bir halde olmasına rağmen içeriye girmemiş, ‘’selam söyle’’ diyerek yağmura aldırmadan gerisin geriye gitmişti. Eşref Edip ertesi gün kendisini bulmuş durumu anlatarak özür dilemek istemişti. Ama Mehmet Akif bu olaydan dolayı kırılmıştı.Ve Eşref Edip’e şu unutulmayacak cevabı veriyordu. — Bir söz ya ölüm veya ona yakın bir felaketle yerine getirilmezse mazur görülebilir….
80 yaşında bir kadına: "Kadınlar aşkı düşünmekten ne vakit vazgeçerler?" diye sormuşlar. "Daha o yaşa gelmedim, gelince söylerim." diye cevap vermiş.
Sayfa 115Kitabı okudu
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.