Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biz buğdayı evcilleştirmedik, buğday bizi evcilleştirdi. Evcilleştirmek (domestikasyon) Latincedeki domuş(ev) kelimesinden türemiştir. Evde yaşayan ise buğday değil, Sapiens'tir.
Kadın her zaman erkeğin özünü bulmak, onu evcilleştirmek, yoğurmak ister; bilge erkek özünü asla göstermez. Ona bir ışık patlaması sunar, sonra kapanır, kendine döner yine.
Reklam
Evet bazı insanlardan emin olunmaz gerçekten. Tıpkı bazı hayvanlardan olamayacağın gibi. Bir aslanı yada fili evcilleştirmek, hatta onlara güvenmek mümkün ama. Ama bir leopar a asla güvenemezsin.236
Sayfa 236Kitabı okudu
Biz buğdayı evcilleştirmedik, buğday bizi evcilleştirdi. Evcilleştirmek (domestikasyon) Latincedeki domus (ev) kelimesinden türemiştir. Evde yaşayan ise buğday değil, Sapiens'tir.
Dahası, bu yeni tarımsal işler o kadar çok zaman almaktaydı ki, insanlar buğday tarlalarının yakınına kalıcı yerleşimler kurmak zorunda kaldılar. Bu onların yaşamını tamamen değiştirmişti. Biz buğdayı evcilleştirmedik, buğday bizi evcilleştirdi. Evcilleştirmek (domestikasyon) Latincedeki domus (ev) kelimesinden türemiştir. Evde yaşayan ise buğday değil, Sapiens'tir.
Tarım Tuzağı
Biz buğdayı değil, buğday bizi evcilleştirdi. Avcı toplayıcı olarak binlerce yıldır ayak basmadığımız toprak bırakmadan, dünyada ki her vitamin deposundan arzusunca yiyebilen insan tarımla bir yere hapsolup kaldı ve zamanla evrimin(ya da tanrının) ona bahşettiği en büyük özellik olan adaptasyonu icra etmeyi unuttu. Evcilleştirmek(domestikasyon) Latincede ki domus(ev) kelimesinden türemiştir. Özgürlüğünü bırakıp eve hapsolan ise buğday değil insandır.
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İngilizce öğretmenimiz Küçük Prens’i okuyacağımızı söylediğinde onun bir çocuk kitabı olduğunu, çocukların okuması gerektiğini, yaptığı şeyin çok saçma olduğunu düşünmüştüm. Yetişkince davranmışım. Okuduktan ve öğretmenimle kitap üzerine tartıştıktan sonra Küçük Prens’in aslında ne denli önemli, değerli bir eser olduğunu anladım. Kitap genel hatlarıyla yetişkinler ve çocuklar arasındaki farkı konu alıyor olsa da “baobab” ağaçları ile bize çok daha farklı bir mesaj vermek istemiş, yazar. Baobab ağaçları, 28 ve üstü metreye kadar uzayabilen, 30 metreye kadar genişleyebilen oldukça köklü ağaçlardır. Yazarın kitabı yazarken 2. Dünya Savaşı’ndan etkilenmiş olabileceği düşüncesiyle baobab ağaçlarını faşizmin simgesi olarak kullandığını düşünüyorum. Çünkü faşizm kitabın yazıldığı dönemlerde yeni yeni ortaya çıkmaya başlamış, henüz kök salmıştı. Küçük Prens ise burada yazarın kendisini simgeliyor ve koyun ise faşizme karşı çıkabilecek nitelikteki insanlar. Küçük Prens, koyunu baobab ağaçlarını gezegeninden kaldırması, onları yok etmesi için istemişti. Yani bir bakıma yazar koyuna ne olduğunu anlamamız için önümüze fırsatlar sunmuş. Kitapta bir diğer dikkat çekilen nokta ise “evcilleştirmek”. Küçük Prens’e göre cins/tür olan varlıkları özel yapmak için onu sahiplenmek, ona kendinden bir parça vermekti, evcilleştirmek. Tıpkı günümüz dünyasında olduğu gibi. Bir köpek edinirsin, ona isim verirsin, onunla vakit geçirir, en önemlisi de ona değer verirsin. İşte o zaman o senin ‘evcil hayvan’ın oluverir bir anda. Küçük Prens’in gülü gibi, tilkisi gibi
Küçük Prens
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Can Çocuk Yayınları · 2015234,7bin okunma
Open City
Kadın her zaman erkeğin özünü bulmak, onu evcilleştirmek, yoğurmak ister; bilge erkek kadına özünü asla göstermez. Ona bir ışık patlaması sunar, sonra kapanır, kendine döner yine. Kadın çocuk yetiştirmeye önce erkeği evcilleştirerek başlar. Aşk bencilliğin bir biçimidir. Aşk korkakların pes etme mazeretidir.
Parantez Yayıncılık
Evcilleştirmek ne demek? ''Çoktan unutulmuş bir şey,'' dedi tilki. ''Bir anlamda, 'bağ oluşturmak' diyebiliriz buna...'' ''Bağ oluşturmak mı?'' ''Kesinlikle,''dedi tilki. ''Sen benim için, diğer yüz bin küçük oğlan çocuğuna benzeyen bir oğlan çocuğundan başka bir şey değilsin şimdilik. Sana ihtiyacım yok. Senin de bana ihtiyacın yok. Ben de senin için, diğer yüz bin tilki gibi bir tilkiyim yalnızca. Ama, beni evcilleştirirsen, birbirimize ihtiyaç duyarız. Sen benim için dünyada bir tanecik olursun. Ben de senin için dünyada bir tanecik olurum...''
"İnsanların "insanileştirilemediği" bir dünyada hayvanları evcilleştirmek trajik bir eylemdir." Elif
Reklam
Bazı insanlardan emin olunmaz gerçekten. Tıpkı bazı hayvanlardan olamayacağın gibi. Bir aslanı ya da bir fili evcilleştirmek hatta onlara güvenmek mümkün. Ama bir leopara asla güvenemezsin...
Sayfa 236 - Martı Yayıncılık/ JohnnyKitabı okudu
Biz buğdayı evcilleştirmedik, buğday bizi evcilleştirdi. Evcilleştirmek (domestikasyon) Latincedeki domus (ev) kelimesinden türemiştir. Evde yaşayan ise buğday değil, Sapiens'tir.
112 syf.
·
Puan vermedi
Kalbimizle bağlantımızı kaybettiğimiz şu zamanda bizi kalbimizle buluşturmaya, insanlığımıza kavuşturmaya, boğulan-daralan ruhumuza nefes aldırmaya çalışan bir kitap, satırlardan kalplere köprüler kuruluyor, insanlığımıza ilk yardım hizmeti gibi... :) “-İnsan susuzluktan ölecek olsa bile bir dostu olması içini serinletiyor...” “-Gece yıldızlara
Küçük Prens
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Can Çocuk Yayınları · 2015234,7bin okunma
1.068 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.