"Sen iflah olmazsın."
“Ooo! İflah olmaz! Güzel kelime. Tam Bridgerton işi. Hoşuna giden bir şeyse dük rolü yapabilirim."
Arabasının sürücü tarafındaki kapıyı açıp içeri girmesini işaret ettim ama aniden durdu. Nihayet eğlenmiş görünüyordu.
"Bridgerton‘ı biliyor musun?"
“Evet. Boğa rodeosu okulunda bana okumayı bile öğrettiler.”